Ekonomi

4 HAZİRAN 2008 ÇARŞAMBA

 

Euro artık 15 ülkede resmi para birimi

Avrupa Ortak Para Birlik'ine 1 Ocak 2008'den itibaren yeni iki üye ülke daha katılıyor.

Malta ve Güney Kıbrıs Rum Kesiminin de katılımıyla 27 üyeli Avrupa Birliği'nde, Euro ortak para birimini kullanan ülke sayısı 15'e yükseldi. Avrupa ekonomisi açısından bakıldığında ise katılımın çok fazla etkisi olmayacak. Çünkü Malta ve Güney Kıbrıs Rum Kesiminin toplam yurt içi milli hasılası Avrupa Birliği'nin yüzde 0,2'sine tekabül ediyor. Şu ana kadar Malta'da Malta Lirası, Güney Kıbrıs'ta ise Kıbrıs Pound'u para birimi olarak kullanılıyordu. Malta'nın 400 bin Güney Kıbrıs Rum Kesiminin ise 580 bin nüfusu bulunuyor.


3 HAZİRAN 2008 SALI

 

TÜKETİCİ ENFLASYONU 1 YIL ARADAN SONRA TEKRAR ÇİFT HANELİ

YILLIK TÜFE 10.74'E YÜKSELEREK NİSAN 2007'DEN BU YANA İLK KEZ YENİDEN İKİ HANELİ DEĞERLERİ GÖRDÜ

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs ayında, tüketici fiyatlarının (TÜFE) yüzde 1,49, üretici fiyatlarının ise (ÜFE) yüzde 2.12 arttığını açıkladı.

TÜİK'ten yapılan açıklamaya göre, mayıs ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 10.74, ÜFE'de yüzde 16.53 oldu. Böylece yıllık TÜFE Nisan 2007 tarihinden buyana ilk kez yeniden çift haneli değerleri görmüş oldu.

2008 yılı Mayıs ayında 2003=100 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları Endeksi'nde bir önceki aya göre yüzde 1,49, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 6,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,74 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 8,47 artış gerçekleşti.

Ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artış yüzde 11,99 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşirken, Mayıs ayında endekste yer alan gruplardan ev eşyasında yüzde 2,10, lokanta ve otellerde yüzde 1,66, eğlence ve kültürde yüzde 1,58, ulaştırmada yüzde 1,57, eğitimde yüzde 0,91, konutta yüzde 0,41, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 0,25, sağlıkta yüzde 0,06, alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0,01 artış, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde -0,82, haberleşmede yüzde -0,04 düşüş
gerçekleşti.

Açıklamaya göre, bir önceki yılın aynı ayına göre TÜFE'de en yüksek artış yüzde 15,69 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleşirken, konut yüzde 15,26, lokanta ve oteller ise yüzde 13,67 ile artışın yüksek olduğu diğer harcama grupları olarak sıralandı.

Açklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi: "NUTS2 düzeyinde 26 bölge içinde TÜFE'nin aylık bazda en yüksek artış gösterdiği bölge TR62 (Adana, Mersin) (yüzde 2,13) olmuştur. Aralık ayına göre en yüksek artış TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) (yüzde 8,60) bölgesinde, geçen yılın aynı ayına göre en yüksek artış TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) (yüzde 13,77) bölgesinde ve on iki aylık ortalamalara göre en yüksek artış TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) (yüzde 9,88) bölgesinde gerçekleşmiştir.

2008 yılı Mayıs ayında endekste kapsanan 454 maddeden 96 maddenin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 293 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 65 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşmiştir."

ÜRETİCİ FİYATLARI GERÇEKLEŞMELERİ

2008 yılı Mayıs ayında 2003=100 Temel Yıllı Üretici Fiyat Endeksi'nde bir önceki aya göre yüzde 2,12, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 13,39, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,53 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 7,20 artış gerçekleşti.

Tarım sektörü endeksinde, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 11,27, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19,51 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 13,40 artış gerçekleşti. Sanayi sektörü endeksinde ise Aralık ayına göre yüzde 13,92, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15,83 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 5,79 artış gerçekleşti.
Sanayinin üç sektöründen madencilik ve taşocakçılığında yüzde 2,66, imalat sanayinde yüzde1,87, elektrik, gaz, su sektöründe yüzde 0,60 artış gerçekleşti.

Bir önceki aya göre endekslerin en fazla artış gösterdiği alt sektörler ise; "ham petrol ve doğalgaz çıkarımı (yüzde 9,20), kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri (yüzde 8,27), ana metal sanayi (yüzde 6,60), mobilya imalatı (yüzde 4,12), ağaç ve mantar ürünleri imalatı (yüzde3,20)" olarak sıralandı.

Buna karşılık giyim eşyası imalatı yüzde- 2,36, metal cevheri yüzde -2,11 ve büro makineleri imalatı yüzde -2,03 ile bir ay önceye göre endekslerin en fazla gerilediği alt sektörler oldu.
Geçen yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu sanayi alt sektörleri ise, yüzde 56,67 ile kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri, yüzde 55,46 ile ham petrol ve doğalgaz çıkarımı, 41,95 ile metal cevheri yüzde, yüzde 37,78 ile ve yüzde 21,98 ile ana metal sanayi ve elektrik, gaz üretimi ve dağıtımı oldu.

TÜİK açıklamasına göre, 2008 yılı Mayıs ayında endekste kapsanan 756 maddeden 200 maddenin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 318 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 238 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşti.




2 HAZİRAN 2008 PAZARTESİ


 

PETROL FİYATLARI 1,5 DOLARDAN FAZLA DÜŞTÜ

Uluslararası piyasalarda ham petrol fiyatları ABD Doları'nın değer kazanması ve Irak ham petrolünün yükseleceği tahminleri üzerine 1,5 dolardan fazla düşerek 126 doların altına indi.

ABD ham petrolünün varil fiyatı 1,75 dolar düşerek, 125,60 dolara geriledi. Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 1,78 dolar azalarak 126 dolar oldu.

Petrol fiyatlarının gerilemesinde ABD Doları'nın bugün avro karşısında değer kazanması etkili oldu.

Ayrıca Irak'ın petrol arzının yükseldiği haberleri de petrol fiyatlarının düşmesine yardımcı oldu.

ABD ham petrolünün varil fiyatı 22 Mayıs'ta 135,09 ile tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkmıştı


1 HAZİRAN 2008 PAZAR

4 bin lastik işçisi grevde

Toplu sözleşme görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine Brisa, Pirelli ve Goodyear'ın İzmit ve Adapazarı'ndaki fabrikalarında çalışan yaklaşık 4 bin lastik işçisi greve başladı

Lastik sektöründe işveren ile Lastik İş Sendikası arasında 5 aydan bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması, arabuluculardan da sonuç alınamaması üzerine grev kararı uygulamaya konuldu. Brisa, Pirelli ve Goodyear'ın İzmit ve Adapazarı'ndaki fabrikalarında çalışan yaklaşık 4 bin lastik işçisi bugün öğle saatlerinde greve başladı.

Lastik İş Kocaeli Şubesi'nde basın açıklaması yapan Lastik Sendikası Genel Başkanı Abdullah Karacan, Ocak ayı itibarıyla başlayan toplu sözleşme görüşmelerinde birçok maddelerle ilerlemeler kaydedildiği halde birçok maddenin yanı sıra parasal konularda istenen noktaya gelinemediğini söyledi. Lastik İş Sendikası Genel Başkanı Karacan, “Aslında taleplerde fazla uçurum yoktu. Bu noktaya gelinmemeliydi” derken, grevin yine toplu sözleşme masasında yapılacak görüşmelerle çözülebileceğini bildirdi.


31 MAYIS 2008  CUMARTESİ

 

Migros’un satış süreci tamamlandı

 

KOÇ Holding, 13 Şubat 2008 tarihinde imzalanan satış anlaşması doğrultusunda, Migros’taki yüzde 50.83 nispetindeki Koç Holding hissesinin Moonlight Capital’e satışının tamamlandığını açıkladı.

Koç Holding, 1 milyar 904 milyon YTL’yi aldı. Koç Holding CEO’su Bülent Bulgurlu, içinde bulunulan global dalgalanma ve belirsizlik ortamında Koç Holding’in daha önce öngördüğü zaman zarfında ve tatmin edici bir bedel karşılığında Migros’un satışını tamamlamalarının, kendileri için büyük bir başarı olduğunu; bu satışın yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarına ve potansiyeline olan güveninin de önemli bir göstergesi olarak addedilebileceğini vurguladı.

30 MAYIS 2008 CUMA

Bu ihracat rakamı da TÜİK'ten ve 'kesin': İHRACAT NİSANDA %37 ARTTI

İhracat bu yılın Nisan ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 37 artarak 11 milyar 375 milyon dolar oldu.

İthalat da Nisan'da yüzde 38,3 oranında yükseldi ve 17 milyar 869 milyon dolara ulaştı.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı dış ticaret verilerine göre, aynı dönemde dış ticaret açığı ise yüzde 40,8 oranında artarak 4 milyar 614 milyon dolardan 6 milyar 494 milyon dolara yükseldi.

2007 Nisan ayında yüzde 64,3 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2008 Nisan ayında yüzde 63,7'ye geriledi.


29 MAYIS 2008 PERŞEMBE

 

Türkiye'nin yaz aylarında elektrik üretiminde SIKINTI yaşayacağı kesinleşti... Peki sorun NASIL çözülecek?

ŞÖYLE: İran, Rusya, Bulgaristan'dan elektrik ithalatı için görüşmeler yapılacak. Suriye'ye verilen elektrik miktarı kısılacak.

Milliyet gazetesinden GÜLÇİN ÜSTÜN yazıyor:

Barajlardaki su seviyesinin düşmesi ve artan hava sıcaklıkları nedeniyle yaz aylarında yaşanabilecek elektrik krizinin önüne geçmeyi hedefleyen hükümet enerjide ithalatını artırıp ihracatı kısma kararı aldı.

İran, Rusya, Bulgaristan'dan elektrik ithalatı için görüşmeler sürerken, Nahçivan'a daha önce verilen elektrik yaz aylarında talep edilecek. Suriye'ye verilen elektrik miktarı kısılacak. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın öne çekilmesini kabul etmediği 'otomatik fiyatlandırma' uygulaması da 1 Temmuz'da başlayacak.

Tasarruf genelgesi
Enerjide arz açığı sorunu ve yeni yatırımlar hafta başında Bakanlar Kurulu toplantısında masaya yatırıldı. Erdoğan'ın 'uzun süreli kesinti olmaması için ne gerekiyorsa yapın' talimatı üzerine Türkiye'nin mevcut elektrik tablosu gözden geçirildi.

Önlemlerin önemli ayaklarını enerji diplomasisi, tasarruf ve santral bakımları oluşturuyor. Enerji bürokratları, Türkiye'nin elektrik ithalatını artırmasının enerji faturasını kabartmayacağını savunuyor. Bakanlık, yaz başında tasarrufu teşvik edecek bir genelge yayımlamayı planlıyor.

Genelgede, evlerde ve kamu kurumlarında daha az elektrik tüketen lambaların kullanılması başta olmak üzere çeşitli önerilere yer verilecek. Başbakan Erdoğan'ın elektrikte yüksek oranlı zam yapılmamasını istediği de öğrenildi.

 



   28 MAYIS 2008 ÇARŞAMBA

Borsa endeksi Çarşamba'nın tamamında 804,42 puan geriledi; dolar ise günü 1,2320 YTL'den kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri, günlük bazda ortalama yüzde 2 değer yitirdi. İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 396,60 puan düşerek 39.384,87 puandan kapandı.

Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 1 değer yitirdi.

İlk seanstaki 407,82 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 804,42 puan geriledi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 2 oldu.

KAPANIŞ SAATLERİNDE DOLAR 1,2320 YTL OLDU

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2320 YTL, avronun satış fiyatı 1,9270 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2280 YTL'den alınan dolar 1,2320 YTL'den satılıyor. 1,9230 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,9270 YTL düzeyinde bulunuyor.

Serbest piyasada önceki kapanışta 1,2480 YTL olan dolar güne 1,2450 YTL'den, 1,9590 YTL olan avro 1,9550 YTL'den başlamıştı.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, önceki ve bugün itibarıyla alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:


.
. Salı Çarşamba
-------------- --------------- ---------------
İSTANBUL Alış Satış Alış Satış
-------- ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2440 1,2480 1,2280 1,2320
Avro 1,9560 1,9590 1,9230 1,9270
İng. Sterlini 2,4500 2,4650 2,4150 2,4400
İsviçre Frangı 1,2050 1,2100 1,1750 1,1850

ANKARA Alış Satış Alış Satış
------ ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2420 1,2520 1,2280 1,2380
Avro 1,9520 1,9680 1,9220 1,9380
İng. Sterlini 2,4390 2,4770 2,4100 2,4480


27 MAYIS 2008 SALI

 

Yıldızı parlayan yatırım alanı, otelcilik... HİLTON VE KOSİFLER TÜRKİYE'DE 25 YENİ OTEL YATIRIMI İÇİN ANLAŞTI

Hilton Hotels Corporation'ın Kosifler Grubu ile Türkiye çapında kilit noktalarda yaklaşık 3 bin 500 odadan oluşan 25 yeni Hilton Garden Inn Oteli kurmak için stratejik işbirliği sözleşmesi imzaladığı bildirildi.

Hilton Otelleri Avrupa Başkanı Wolfgang M. Neumann, "Hilton, Türkiye ile 53 yıl önce Hilton İstanbul'u açtığımız günden beri sağlam bir temele oturan uzun vadeli ve başarılı bir ilişki sürdürüyor. Türkiye bugün bizim için dikkat çekici büyüme fırsatları sunmaya devam ediyor. Kosifler Grubu ile kurulan bu birlikteliğin, Hilton Ailesi Otelleri'ne ait yeni markalar yaratarak genişleme planlarımızı hızlandırmamıza yardımcı olacağına inanıyoruz. Bu işbirliğinin Türkiye'de günden güne artan yüksek kalitede
konaklama taleplerini karşılamaya ve tüm bütçelere uygun otel ürünleri sunmamıza olanak tanıyacağına hiç şüphemiz yok" diye konuştu.

Kosifler Grubu Başkanı Hasan Kosif ise, "Türkiye'deki ilk büyük otel girişimimizde Hilton ile birlikte çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. Lider bir otelcilik şirketi olarak Hilton'un global pazardaki konumu ve deneyimleri ile bu birlikteliğin bizi çok büyük bir başarıya taşıyacağına eminiz" dedi.

Sözleşmeye ek olarak taraflar Ekim 2010'un ikinci yarısında Kütahya'da açılması planlanan, iki şirketin ortak ilk oteli121 odalı Hilton Garden Inn için bir yönetim sözleşmesi de imzaladı.
Hilton Garden Inn Marka Yönetimi Başkan Yardımcısı Adrian Kurre, "Bu haber aynı zamanda Hilton Garden Inn markasını geliştirmek için gösterilen global ilgiyi ortaya koymaktadır. Türkiye'deki hem iş hem de tatil amaçlı seyahat eden insanlara ayrıcalıklı ürün standartları sunan ödüllü markamızı tanıtmak için sabırsızlanıyoruz" şeklinde konuştu.

Neumann, "Bu çok otelli sözleşme Türkiye'de otelcilik sektörünün gelişimi için önemli bir potansiyel olduğunun göstergesidir. Bu ortaklık ile beş yıl gibi kısa bir zamanda Türkiye'deki varlığımızı üç katına çıkarabilmeyi ve aynı zamanda Hilton Garden Inn markamız ile yüksek kalitede ekonomik konaklama talebini karşılayabilmeyi umut ediyoruz" dedi.
Hilton, Türkiye'yi, Avrupa'da Hilton Ailesi Otelleri'ni geliştirmeyi planladığı, Rusya, İngiltere, İrlanda, İtalya, İberya Yarımadası, Almanya ve Polonya gibi stratejik bölgeler arasında görüyor. Kosifler Grubu ile başlatılan bu ortaklık Hilton'un Türkiye'de çok otelli anlaşmalara odaklanma stratejisi doğrultusunda lider bir gayrimenkul ortağı ile gerçekleştirdiği ikinci büyük anlaşması. Anlaşma Hilton Garden Inn markasının Avrupa genelinde devam edecek olan gelişiminin de bir yansıması oldu. Hilton
Garden Inn gelecek iki yıl içinde İtalya'da Bari, Lecce ve Bologna; Polonya'da Rzeszow; Almanya'da Frankfurt, Rusya'da Perm ve Türkiye'de Bursa, Manisa, Diyarbakır ve Kütahya olmak üzere on bölgede daha yer almayı planlıyor.

Bu otelle birlikte Hilton Garden Inn son altı ay içerisinde dördüncü yönetim sözleşmesini imzalayarak ülke çapında hızlı genişleme planlarını güçlendirecek bir adım atmış oldu. Geçtiğimiz Aralık ayında imzalanan bir başka Stratejik İşbirliği Sözleşmesi kapsamında Hilton, Bursa, Manisa ve Diyarbakır'daki yeni otellerin yönetimi için yine bir Türk şirketi ile anlaşma yapmıştı



26 MAYIS 2008 PAZARTESİ


Borsa endeksi Pazartesi'nin tamamında 521,64 puan geriledi; Dolar ise günü 1,2450 YTL'den kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) işlem gören hisse senetleri, günlük bazda ortalama yüzde 1,31 değer yitirdi. İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 118,08 puan artarak 39.439,35 puandan kapandı.

Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 0,30 değer kazandı.

İlk seanstaki 639,72 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 521,64 puan geriledi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 1,31 oldu.

KAPANIŞTA DOLAR 1,2450 YTL OLDU

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2450 YTL, avronun satış fiyatı 1,9610 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2430 YTL'den alınan dolar 1,2450 YTL'den satılıyor. 1,9590 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,9610 YTL düzeyinde bulunuyor.

Serbest piyasada önceki kapanışta 1,2450 YTL olan dolar güne 1,2490 YTL'den, 1,9580 YTL olan avro 1,9650 YTL'den başlamıştı.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, önceki ve bugün itibarıyla alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:




25 MAYIS 2008 PAZAR

Üniversiteliye 15 YTL kredi zammı müjdesi: Aylık kredi 175 ila 180 ytl arasında olacak

KREDİ ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Hasan Albayrak, 2008-2009 yükseköğretim döneminde verilecek öğrenim kredi miktarında, geçen yılki artışın üzerinde bir artış yapılacağını bildirdi

Albayrak, öğrenim kredi miktarında artırım ile ilgili çalışmaların sürdüğünü belirtirken, artış miktarının 2008 yılı sonunda belli olacağını belirtti.

Geçen yıl yapılan artışın bir önceki yıla göre yüzde 8 olduğunu anımsatan Albayrak, 2008-2009 dönemi için ise yüzde 8’in üzerinde bir artış yapacaklarını açıkladı.

2004 yılında 90 YTL olan aylık öğrenim kredisi, 2005 yılında 110 YTL’ye,

2006 yılında da 130 YTL’ye yükseldi.

2007 yılında 20 YTL’lik artış ile 150 YTL yapılan aylık öğrenim kredisi,

bu yıl ise 160 YTL’ye çıkarılmıştı.

Öğrenim kredisi miktarının 2009 yılı ocak ayı itibarıyla aylık 175-180 YTL aralığında olması bekleniyor.

 ------------------------------------------------------------------

24 MAYIS 2008 CUMARTESİ

Doktor ve diş hekimlerine POS cihazı zorunluluğu

1 Haziran 2008 tarihinden itibaren, serbest meslek faaliyetinde bulunan doktorlar, diş hekimleri ve veteriner hekimler, işyerlerinde POS (Point of sale) cihazı bulundurmak zorunda olacaklar.

Hürriyet gazetesindeki köşesinde ŞÜKRÜ KIZILOT, bu zorunluluğu şöyle yazıyor:

Bu tarihten itibaren doktorlar ve hekimler, kredi kartı ile yapılacak ödemelerde, POS cihazı kullanacaklar, POS cihazının fişi de "serbest meslek makbuzu" olarak kabul edileceği için, hastalarına ayrıca "serbest meslek makbuzu" düzenlemeyecekler (Bkz. 379 No.lu VUK Tebliği).

POS’lardan her günün sonunda "günlük kapanış raporu" (Z Raporu) alınacak.

1 Haziran 2008 tarihinden itibaren, POS cihazlarını işyerinde bulundurmayanlara, VUK Mükerrer Md. 355/1’e göre 1.490 YTL "Özel Usulsüzlük Cezası" kesilecek. Günlük kapanış raporu almayanlara ise, her tespit için ayrı ayrı olmak üzere 25 YTL "ikinci derece usulsüzlük" cezası kesilecek.

Doktorlar aman dikkat, POS cihazı almayı unutmayın!.. 

-----------------------------------------------------

23 MAYIS 2008 CUMA

 

 

 

 

CARİ AÇIK BEKLENTİSİ 45 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ

Yıl sonu cari işlemler dengesinde meydana gelecek açık beklentisi, 45 milyar 562,7 milyon dolara yükseldi. Cari açık beklentisi, 44 milyar 930,6 milyon dolar düzeyindeydi.

Merkez Bankası tarafından her ay iki kez düzenlenen Beklenti Anketinin Mayıs ayı ikinci dönem sonuçları açıklandı.

Buna göre, iki ay sonrasına ait tüketici fiyatları endeksinde (TÜFE), Mayıs ayının ilk anketinde yüzde 0,24 olan beklenti, yüzde 0,23'e indi.

Dönemler itibarıyla beklentilerde, yüzde 9,55 olan yıl sonu TÜFE yüzde 9,64'e, 12 ay sonrasının yıllık yüzde 7,76 olan TÜFE'si de yüzde 7,88'e çıktı. Yüzde 0,46 düzeyindeki gelecek ayın TÜFE beklentisi ise değişmedi.

Cari ayın TÜFE beklentisi yüzde 1,0'den yüzde 0,97'ye inerken, 24 ay sonrasının yıllık TÜFE beklentisi de yüzde 6,61'den yüzde 6,67'ye yükseldi.

Gelecek 3. ayın altı aylık hazine bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi yüzde 18,40'dan yüzde 18,63'e, gelecek 12. ayın altı aylık hazine bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi de yüzde 16,91'den yüzde 17,07'ye çıktı.

Gelecek 3. ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir sabit kupon ödemeli YTL cinsi tahvil ihalesi bileşik faiz oranı beklentisi yüzde 18,88'den yüzde 18,97'ye, gelecek 12. ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir sabit kupon ödemeli YTL cinsi tahvil ihalesi bileşik faiz oranı beklentisi de yüzde 17,25'den yüzde 17,38'e yükseldi.

Ay sonu dolar kuru beklentisi, Mayıs ayının ikinci anketinde 1,2787 YTL'den 1,2572 YTL'ye, yıl sonu dolar kuru beklentisi de 1,3534 YTL'den 1,3437 YTL'ye indi. Gelecek 12 ay sonunda dolar kuru beklentisi ise 1,3748 YTL'den 1,3676 YTL'ye geriledi.

Mayıs ayının ilk anketinde yüzde 4 olan cari yıl sonu gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) beklentisi yüzde 3,9'a indi. Yüzde 4,5 olan gelecek yıl sonu yıllık GSYH beklentisi ise değişmedi.

2008 ENFLASYON BEKLENTİSİ %9,64'E YÜKSELDİ

Merkez Bankası tarafından düzenlenen beklenti anketine göre, yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 9,64 olarak belirlendi.

Merkez Bankası, Mayıs ayı ikinci dönem beklenti anketi sonuçlarını açıkladı.

Buna göre, yıl sonu enflasyon beklentisi, tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) bazında yüzde 9,64 oldu.

Mayıs ayının ilk dönem anketinde, yıl sonu enflasyon beklentisi 9,55 idi. 

-------------------------------------------------------------

     22 MAYIS 2008 PERŞEMBE
              
 Türkşeker ’in günlük satışı, nisan ayında 2-3 bin tondan 8 bin tona kadar çıktı

Şekere hücum var

Bakliyat, hububat fiyatlarında görülen artıştan sonra şekerde de fiyat artışı beklentisine giren vatandaş, şeker alımlarını artırdı.

Pirinç, mercimek gibi ürünlerde en fazla fiyat artışının yaşandığı Nisan ayında, Türkiye Şeker Fabrikaları’nın (TÜRKŞEKER) günlük satışı, 2-3 bin tondan 8 bin tona kadar çıktı.

Devletin pirinçteki fiyat artışına, Toprak Mahsulleri Ofisine (TMO) 100 bin ton ithalat yetkisi vererek müdahale etmesinden sonra psikolojik olarak rahatlayan vatandaş, alımlarını durdurmasa da yavaşlattı. Halen, günlük şeker satışının 4 bin tonun üzerinde seyrettiği belirtiliyor.

TÜRKŞEKER Genel Müdürü ve Şeker Kurulu Başkanı Azmi Aksu, Türkiye’de şeker üretimi ve satışında herhangi bir sorun bulunmadığını, vatandaşın bu konuda endişeye kapılmasına gerek bulunmadığını söyledi.

Türkişe'nin ihtiyacı rahatlıkla karşılanacak

TÜRKŞEKER’de halen 686 bin ton stok bulunduğunu, sektördeki toplam stoğun da 800 bin ton düzeyinde olduğunu anlatan Aksu, yeni üretim sezonuna kadar Türkiye’nin ihtiyacının rahatlıkla karşılanabileceğini vurguladı.

Bu yıl kuraklık yaşanma riskine karşı, gelecek sezon için üretilecek şekerde sorun olmaması için şekerde pazarlama kotalarının artırıldığını, buna bağlı pancar üretiminin de artacağını anlatan Aksu, "Bu amaçla 2008/09 pazarlama yılı için toplam pancar üretim kotası 18 milyon ton olarak hesaplandı. TÜRKŞEKER’in ürettireceği pancar miktarı da yüzde 11,48 artırılarak 10,2 milyon tona çıktı. kuralık nedeniyle pancar üretimi azalsa bile, Türkiye’nin ihtiyacı olan şeker üretimi sağlayacak şekilde pancar üretilecek" dedi.

Aksu, şekerde üretim maliyetini dikkate alarak fiyat ayarlaması yapıldığını, önceki yıllarda, stok durumu nedeniyle çok uzun süre şekerde fiyat artışı yapılmadığını, şu aşamada da bir fiyat ayarlamasının söz konusu olmadığını söyledi.

Bu yıl pancar ekim alanları genişleyecek

Edinilen bilgiye göre Şeker Kurumu, 2002-2003 pazarlama döneminden itibaren, her pazarlama dönemi için 2 milyon 341 bin ton A şekeri kotası belirledi.

Yasa gereği bunun yüzde 10’u (234 bin ton) NBŞ üretimi ile karşılanırken, kalan 2 milyon 107 bin ton pancar şekerine ayrılıyor. Gıda sektörün talebi ve ihtiyacı nedeniyle, NŞB pazarlama kotası, hemen her yıl, bakanlar kurulu kararı ile yüzde 50 artırılarak 351 bin 150 tona yükseltiliyor. Böylece ülke A şekeri kotası, uygulamada 2 milyon 458 milyon tona çıkmış oluyor.

Bu yıl ise yurt içi satışların artması, kuraklık nedeniyle üretimin ve stokların düşmesi üzerine, 2008/2009 pazarlama dönemi için 2 milyon 666 bin ton A şekeri kotası belirlendi. Bunun yüzde 10’u (266 bin tonu) NŞB üreticileri, 2 milyon 400 bin tonu ise pancar şekeri üreticileri tarafından kullanılacak. Böylece, şeker pazarlama kotaları, ortalama yüzde 14 artırılmış oldu.

Şeker Kurumu verilerine göre, 2008/2009 pazarlama dönemi için 2,4 milyon tonu A şekeri, 120 bin tonu da B şekeri (ülke içi ihtiyat stoku) kapsamında olmak üzere 2 milyon 520 bin ton pancar şekeri kotası belirlendi.

A şekeri kotasının 1 milyon 385 bin tonu TÜRKŞEKER, 411 bin tonu Konya Şeker Fabrikası, 329 bin tonu Kayseri Şeker Fabrikası, 107 bin tonu MB Şeker ve Nişasta San. ve Tic. A.Ş, 73 bin tonu Amasya Şeker Fabrikası, 57 bin tonu Adapazarı Şeker Fabrikası, 38 bin tonu da Kütahya şeker Fabrikası’na tahsis edildi. Pancar şekeri kotalarının artırılması, şirketlerin satışı gerçekleştirebilmek için daha fazla pancar ürettirmeleri anlamına geliyor. Dolayısıyla bu yıl pancar üretim alanları genişleyecek. 

----------------------------------------------------------------
21 MAYIS 2008 ÇARŞAMBA

 

 

Hüsnü Özyeğin tekzip etti: Sabah-Atv ihalesine 'girme' şeklinde kimsenin telkini yok

Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü M. Özyeğin, "Sabah-ATV ihalesine girip girmeme konusunda da grubumuzda fikir jimnastiği yapılmıştır

Stratejik ve mali değerlendirmeler sonucunda bu ihaleye girilmemesine karar verilmiştir. İhale şartnamesini dahi almamış olmamız, ihaleye katılım niyetimizin oluşmadığının göstergesidir. Dolayısıyla tarafımıza hiç kimsenin "ihaleye girme" şeklinde bir telkinde bulunması söz konusu olmamıştır" dedi.

Fiba Holding A.Ş Kurucu ve Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü M. Özyeğin, 21 Mayıs 2008 Çarşamba günü (bugün) medyada yeralan "O işadamı Hüsnü Özyeğin" haberine ilişkin açıklama yaptı.

Özyeğin, 1987 yılında kurmuş olduğu Fiba Grubu'nun, 13 ülkede, 62 şirkette, 46 ulustan 12 bin çalışanı olan, finans ve finans dışı alanlarda faaliyet gösteren bir topluluk olduğunu ifade etti. Özyeğin, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"Grubumuz özellikle Finansbank'ın satışı sonrasında aktif olarak yeni yatırım olanaklarını araştırmaktadır. Şu anda dahi masamın üzerinde onlarca yeni proje ve yatırımcılardan gelen teklifler değerlendirilmeyi beklemektedir.

Sabah - ATV ihalesine girip girmeme konusunda da grubumuzda fikir jimnastiği yapılmıştır. Stratejik ve mali değerlendirmeler sonucunda bu ihaleye girilmemesine karar verilmiştir. İhale şartnamesini dahi almamış olmamız, ihaleye katılım niyetimizin oluşmadığının göstergesidir. Dolayısıyla tarafımıza hiç kimsenin "ihaleye girme" şeklinde bir telkinde bulunması söz konusu olmamıştır.

Ayrıca haberde Sayın Baykal'ın bizzat benimle konuşarak gelen duyumların teyidini aldığı iddia edilmektedir. Bu da tamamen gerçek dışıdır. Zira ben Sayın Baykal ile enson 6 yıl kadar önce 100 kişinin hazır bulunduğu bir dost yemeğinde el sıkıştım ve o günden beri kendisiyle hiç görüşmedik.

Bu arada Türkiye'de en yüksek gelir vergisi ödeyen 2. işadamı olarak yılda bir iki defa Sayın Başbakan ile ülke ekonomisinde ki gelişmeleri istişare etmemi kamuoyunun takdirlerine bırakıyorum." 
------------------------------------------------------------

20 MAYIS 2008 SALI

Borsa endeksi Salı'nın tamamında 1.202,32 puan geriledi; Dolar ise günü 1,2400 YTL'den kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 2,83 değer yitirdi.

İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 967,22 puan düşerek 41.296,50 puandan kapandı.

Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 2,29 değer yitirdi.

İlk seanstaki 235,10 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 1.202,32 puan geriledi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 2,83 oldu.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, geçen Cuma günü ve bugün itibarıyla alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:

.
. Cuma Salı
-------------- --------------- ---------------
İSTANBUL Alış Satış Alış Satış
-------- ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2270 1,2300 1,2360 1,2400
Avro 1,9010 1,9050 1,9350 1,9400
İng. Sterlini 2,3850 2,4000 2,4300 2,4400
İsviçre Frangı 1,1580 1,1680 1,1850 1,1950

ANKARA Alış Satış Alış Satış
------ ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2300 1,2380 1,2360 1,2460
Avro 1,9030 1,9160 1,9300 1,9460
İng. Sterlini 2,3750 2,4150 2,4120 2,4500

KAPANIŞTA DOLAR 1,2400 YTL OLDU

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2400 YTL, avronun satış fiyatı 1,9400 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2360 YTL'den alınan dolar 1,2400 YTL'den satılıyor. 1,9350 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,9400 YTL düzeyinde bulunuyor.

Serbest piyasada geçen Cuma günü kapanışta 1,2300 YTL olan dolar güne 1,2350 YTL'den, 1,9050 YTL olan avro 1,9160 YTL'den başlamıştı.

--------------------------------------------------------------------

19 MAYIS 2008 PAZARTESİ

Kaçak şeker için şöyle bir kılıf bulunmuş: Biz kesme şeker yapıyoruz

Şeker kaçakçılarının, faaliyetlerini kamufle edebilmek, yurt içi piyasaya daha rahat ürün sürebilmek ve karını artırabilmek için, şekeri ''kesme şeker'' olarak işlemeye yöneldiği belirlendi.

''Kesme-küp şeker tesisi'' olarak üretim izni alan firmalar, yurt içindeki fabrikalardan, kaçak şeker işleme faaliyetlerini kamufle etmek için düşük miktarlarda şeker alırken, İran, Irak ve Suriye'den getirdikleri yüksek miktardaki şekeri burada işleyerek, yurt içi piyasaya sürüyor. Firmalar, şeker kaçakçılığı ile vergi kaybına neden olup, haksız rekabet yaratırken, küp-kesme şekere dönüştürdükleri şeker ile karlarını daha da artırıyorlar.

Doğu ve Güneydoğu'da, son aylarda, çok sayıda firmanın ''kesme şeker tesisi''ne üretim izni almak için Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na başvurduğu belirtilirken, bakanlığın görüş sorduğu Şeker Kurumu'nun, ''denetimi zor olduğu'' gerekçesi ile buna olumsuz görüş bildirdiği öğrenildi.

Doğu ve Güneydoğu'dan, emniyet kurumları ve savcılıklar tarafından Şeker Kurumu'na gönderilen çok sayıda şeker örneğinden yüzde 72'sinin, yapılan analiz sonucunda, Türkiye'de üretimi olmayan kamış şekeri olduğu belirlendi.

Şeker Kurumu Başkanı Azmi Aksu, kaçak şekerin Ankara'ya kadar girdiğini bildirerek, Ankara'da Gimat'ta kesme şeker tesislerinde yapılan denetimlerde, birkaç firmanın kaçak şeker kullandığını belirlediklerini açıkladı.

Kaçak şeker ile mücadele sırasında, şeker kaçakçılarının yurt içindeki şeker fabrikalarının ambalajlarını bile taklit ettiği ortaya çıktı.

Bazı kaçakçıların ise kaçak şekeri yerli şeker ile karıştırarak piyasaya sürdüğü belirlenirken, analizlerde pancar ve kamış şekerinin karıştırıldığı ortaya çıktı.

Fiyatının ucuzluğu nedeniyle kaçak yollardan sokulan kamış şekerinin önlenmesi insan sağlığı açısından da önem taşıyor. 


18 MAYIS 2008 PAZAR

Oyak Bank adı 50 gün sonra TARİH olacak... Peki bankanın yeni adı ne olacak ve nasıl okunacak?

Oyak Bank’ta turuncu renkli değişime 50 gün kala Hollandalı ING, web sitesinde 12 soruda kendisini tanıtıyor. İlk sorulardan birisi ise “ING Bank nasıl okunacak ?” Yanıt ise gayet basit: “İ-ne-ge Bank”

Geçen yıl Hollandalı ING Bank’a satılan Oyak Bank, turuncu renkli değişime hazırlanıyor. 7 Temmuz’dan itibaren 363 şubenin tabelaları, turuncu renkli ING Bank logolu yeni tabelalar ile değiştirilecek. Değişim öncesi tanıtım atağına da geçen ING, Oyak Bank’ın web sitesinde bir de 12 soruluk tanıtım dosyası hazırlamış. Finans sektöründe 150 yıllık geçmişe sahip olan banka, Oyak Bank’ın web sitesinde bir pencere açarak bankanın profili ve yeni dönemdeki stratejilerini anlatıyor. Tanıtım dosyasında bütün detaylar düşünülmüş. İlk sorulardan birisi ise, ING Bank’ın okunuşuyla ilgili. Yanıt ise şöyle: “Türkçe İ-Ne-Ge Bank şeklinde okunacak.”

Askere hizmete devam edilecek

OYAK Bank’ı satın alma sürecinde ordu mensuplarından tepki alan ING Bank, bu kesimdeki müşterilerine sunulan avantajların ise aynen devam edeceğini belirtiyor. İlgili sorularda, askeri birlik personeli maaş ödemelerinin protokoller çerçevesinde sürdürüldüğü belirtilerek, “Protokol süreleri bitiminde günün koşullarına göre belirlenecek olan stratejilerimiz çerçevesinde söz konusu maaş ödemelerinin ve uydu şubeler faaliyetlerinin sürdürülmesi öngörülüyor” deniliyor.

2.500 kişiye istihdam

12 soruluk ING Bank’ın tanıtım dosyasından kısa kısa satırbaşları şöyle:

Önümüzdeki 5 yıl içinde Oyak Bank’ın sahip olduğu pazar payını 2 katına çıkararak yüzde 6’ya yükselteceğiz.

Önümüzdeki 3 yılda 150 yeni şube açarak 5 yılda şube sayısını 600’e çıkarmayı planlıyoruz. Bu da yine önümüzdeki 3 yılda 2 bin 500 kişiye ilave istihdam sağlanması ve Türk ekonomisine katkı anlamına geliyor.

Kredi ve ATM kartlarımız bir plan dahilinde yeni logolu kartlarımızla değiştirilecek.

Maximum kart ile ilgili işbirliği ve taksit kart uygulaması devam edecek.

Unvan değişikliğinden sonra cüzdanlarını getiren müşterilerimize yenileri verilecek.

ATM’lerdeki Ortak Nokta üyeliğimiz devam edecek.

 


-----------------------------------------------------------------------------



17 MAYIS 2008 CUMARTESİ

 

 

Bütün fiyatları 1 YTL’ye Fix’ledi marketçi oldu

Pazaristan’ın kurucusu Hüdaverdi Durhan, Dubaili ortakla Fix1im marketlerini kurdu. Fix1im’de gıdadan temizliğe kadar 36 bin çeşit ürün 1 YTL’ye satılıyor

Akşam gazetesinden AYLİN LÖLE'nin haberi:

99 cent mağazaları örnek oldu, Dubaili ortakla gıdadan temizlik ürünlerine kadar her şeyi 1 YTL’ye satışa sundu. Çin’den gelen zücaciye ürünlerini 1 YTL’den satışa sunduğu Pazaristan’la adını duyuran Hüdaverdi Durhan, Dubaili ortakla marketçiliğe soyundu. Mart ayında Küçükçekmece’de Fix1im adlı ilk mağazasını açan Durhan, 12 Nisan’da da Göngören’de ikinci Fix1im mağazasını açtı. 4 bin metrekare büyüklüğe sahip bu mağazada gıda ürünleri ağırlıkta olmak üzere tam 36 bin çeşit ürün satılıyor.

SALAM BİLE 1 LİRAYA

Peynir, zeytin, yoğurt, çay, şeker, bal, reçel, konserve, meyve-sebze, pirinç, bulgur, mercimek, tereyağı, bulaşık deterjanı, çamaşır suyu, şampuan, sucuk, salam, sosis, süt, cola, meyve suyu, çocuk bezi, çorap hatta sutyen bile 1 YTL’ye satılıyor. Satılan markalar arasında ise Maret, Nestle, Filiz, Ülker, Pastavilla, Beşler, Danone bulunuyor.

Pazaristan’ı kurdu, İmaj’la ortak buldu

1990 yılında Safranbolu’da ilk Pazaristan’ı kuran Durhan, İstanbul’dan Denizli’ye kadar bu mağazalardan açtı. Durhan, İmaj Kozmetik adlı firmasıyla da kozmetik sektöründe de faaliyet gösteriyordu. Adı açıklanmayan Dubaili ortağın İmaj Kozmetik’in mal verdiği firmalardan biri olduğu öğrenildi.

 

 

 

 

 

 

 


-----------------------------------------------------------------


16 MAYIS 2008 CUMA

Otomotiv, inşaat ve beyaz eşyaya çelik zammı kapıda

Referans Gazetesi'nin haberine göre, ABD dolarının kan kaybı ile başlayan alternatif yatırım arayışında iyice şişen hammadde fiyatları dev çelik şirketlerinin maliyetlerinin bir anda katlanmasına neden oldu.

Her sene maden şirketleri ile çelik devleri arasında karşılıklı görüşmelerle ayarlanan ve geçen sene yüzde 65 olarak kabul edilen demir cevheri fiyatlarındaki artış bu sene yüzde 71 olarak kabul edildi. Çelik üretiminde demir cevheri dışında kullanılan kok kömürü ve levha çelik fiyatları ise neredeyse ikiye katlandı. Aralarında geçen sene birleşerek dünyanın en büyük çelik şirketi olan ArcelorMittal'in de bulunduğu çelik şirketleri artan maliyetlerinin çaresini müşterilerine yansıtmakta buldu. Hal böyle olunca son 6 ay içinde küresel çelik fiyatları yüzde 40 ila yüzde 50 arasında yükseldi. Çeliğin ton başına fiyatı küresel krizin başlaması sonrası 120 euroya kadar çıkınca ise gemicilikten, petrol ve doğalgaz aramalarına kadar Türkiye'den Çin'e, ABD'den Venezüella'ya dünya çapında bir çok proje bir bir iptal edilmeye başlandı.

Köprü ve ev inşaatları bile iptal ediliyor

Türkiye'de inşaatçılar çelik üreticilerinin fiyatlarında indirime gitmesi için 8 şehirde birden 15 günlük eyleme hazırlanıyor. Hindistan'da ise yüksek çelik maliyetleri yüzünden hükümetin en önemli projelerinden olan bir köprünün inşaatı iptal edildi. Hintli müteahhitler ise ana girdileri olan çeliğin giderek pahalanması karşısında düşük gelirliler için yapılan konut inşaatlarını iptal etmeye ya da ertelemeye başladı. Hintli müteahhitlet hükümetten çelik fiyatlarının önümüzdeki 3 ay içinde dondurulmasını talep ederken, Venezüella'da Chavez hükümeti çelik fiyatlarını kontrol altına alabilmek için ülkenin en büyük çelik üreticisini kamulaştırdı ve çeliğin yurtdışına satışına da sınırlama getirdi. ABD'li petrol şirketleri ise artan çelik fiyatları yüzünden petrol arama çalışmalarının riske girmesinden yakınıyor.

---------------------------------------------------------------


15 MAYIS 2008 PERŞEMBE

HER İKİ YILDA BİR AF VAR... Prim borcunuz mu var? AF GELİYOR

Hükümet IMF'ye rest çekerek SSK ve Bağ-Kur’a olan 42 milyar YTL’lik prim borcunu taksitlendirecek

En son 2006 yılında prim affı getiren hükümet, Sosyal Güvenlik Kurumu’na devredilen SSK ve Bağ-Kur’un prim alacaklarına üçüncü kez af getirmeye hazırlanıyor.

NTV'den Sezer Kılıç'ın haberine göre Çalışma Bakanlığı’nın hazırladığı düzenlemeyle prim borçlarına ödeme kolaylığı sağlanacak. Düzenlemeden Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı’nın önceki gün haberi oldu. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun SSK’lılardan 9 milyar YTL, Bağ-Kur’lulardan 33.1 milyar YTL olmak üzere, toplam 42 milyar YTL prim alacağı bulunuyor.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ile mevcut stand-by anlaşmasını tamamlayan hükümet, verilen niyet mektuplarında kamu alacaklarına af düzenlemesi yapmama taahhüdünde bulunmuştu.

Yeni stand-by görüşmesi öncesinde yapılacak böyle bir düzenlemenin, ilişkileri gerebileceği belirtiyor. IMF’nin ikna edilememesi halinde program sonrası izleme raporlarının da bu düzenlemeden olumsuz etkilenebileceği ifade ediliyor.

İki yıl önce çıkarılan prim affında, SSK ve Bağ-Kur prim borçlarına, gecikme zammı uygulanmıştı. Yeni düzenlemenin de 2006 yılındaki gibi olacağını ve borç anapara tutarının enflasyon oranında güncellendikten sonra taksitlendirileceği belirtiliyor.

UNAKITAN: -"HAZIRLANMIŞ BİR TASARIYI BEN GÖRMEDİM"

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, SSK ve BAĞ-KUR
prim affıyla ilgili hazırlanmış bir tasarı olmadığını belirterek, konuyu
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile görüşeceklerini söyledi.

Unakıtan, TBMM'ye gelişinde gazetecilerin, SSK ve BAĞ-KUR prim affına
ilişkin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, "42 milyar YTL'ye ulaşan
prim borçlarının affedilmesiyle ilgili düzenlenmenin Mecliste bir
tasarıya ekleneceği şeklinde haberler var. Hükümetin bu yönde aldığı bir
karar var mı?" sorusuna karşılık Unakıtan, "Maliye Bakanlığı olarak
ben konuşursam... Çalışma Bakanlığı ile oturup yeniden bu konuyu
konuşmamız icap ediyor. Daha önce kendisiyle, sözlü olarak çok kısa
görüştük. Öyle hazırlanmış bir tasarıyı ben görmedim' dedi.

Bir gazetecinin "Af mı, taksitlendirme mi?" sorusu üzerine Unakıtan,
"Onu Çalışma Bakanına sorun. Bana tasarı gelmemiş diyorum" karşılığını
verirken, "Prensip olarak buna karşı mısınız?" sorusu üzerine ise
"Çalışma Bakanı ile görüşüp ondan sora konuşabilirim" diye konuştu.

Unakıtan, "İl Özel İdaresi ile ilgili düzenlemede bütçeye 4 milyarlık
bir yük gelecek. Bunun 2 milyarı bu yıl olacaktı. Böyle bir yükü
kaldırabilecek durumda mısınız, yoksa ek bir önlem mi gerekecek"
sorusuna da "Kaldırabilecek durumdayız" yanıtını verdi.

BAKAN ÇELİK SON NOKTAYI KOYDU

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, SSK ve Bağ Kur prim borçlarının yeniden yapılandırılması konusunda bir önerge vereceklerini ve Genel Kurul’da görüşülen İstihdam Paketi’ne düzenlemenin ekleneceğini açıkladı. Çelik, SSK ve Bağ Kur prim affı konusunda düşünülen sistemin ise prim borçlarının 3 aylık bir süre içinde ödenmesi halinde faizin yüzde 85’inin, 1 yıllık süre içinde ödenmesi halinde yüzde 55’inin ve 2 yıllık süre içinde ödenmesi halinde de yüzde 30’unun silineceğini kaydetti.


----------------------------------------------------------------


14 MAYIS 2008 ÇARŞAMBA

Üç kuruş para gibi: Kişi başına ortalama 244 YTL düşecek

Ali Tezel, Akşam gazetesinde KEY hesaplarında kimsenin umduğunu neden bulamayacağını BÖYLE yazdı:

AKŞAM GAZETESİ ALİ TEZEL'İN BU YAZISINI MANŞETİNE TAŞIDI:

9 milyon çalışanın maaşından yıllarca kesilen ‘Konut Edindirme Yardımı’ paraları temmuz başında ödenecek. Ama hüsran kapıda. Kimse umduğunu bulamayacak

Kişi başına 244 YTL

1987’den 1995’e kadar yapılan KEY kesintileri, 6 aylık mevduatlarda değerlendirildi. 1.83 milyar YTL dağıtılacak. Kişi başına ortalama 244 YTL düşecek.

Kayıtlar karmakarışık

BİRKAÇ bin YTL bekleyenler, en fazla 600 YTL alacak. O da kayıtları bulunursa. Listelerde ismi olanın parası, parası olan 1.5 milyon kişinin ise ismi yok.

Kitap gibi Resmi Gazete

HALEN tasfiye halindeki Emlak Bankası’ndan gelen listeler, Resmi Gazete’de yayınlanacak. 7.5 milyon kişinin isminin kaç sayfaya sığdırılacağı merak konusu.

On binlerce dava yolda

EĞER hak sahibi, ismini bulabilirse 3 ay içinde miktara itiraz edebilecek. On binlerce kişi dava açabilir. Devlet, ödediği paradan fazlasını mahkemeye verebilir.

Kime ne kadar ödenecek?

AKŞAM, 9 yıl boyunca yapılan Konut Edindirme Yardımı (KEY) kesintilerinin dökümünü çıkardı.




--------------------------------------------------------------------------------



KEY’de bilinmeyenler bilinenlerden çok

1987 yılında başlamıştı kısa adı KEY olan “Konut Edindirme Yardımı” ve 1995 yılında da sonlandırıldı. Ömrü sadece 9 yıl sürdü ama sorunları hâlâ bitmiyor ve bitecek gibi de değil

1- Kişi başı azami ana para 6 YTL 15 YKR

01.01.1987 günü uygulanmaya başlanılan 3320 sayılı “MEMURLAR VE İŞÇİLER İLE BUNLARIN EMEKLİLERİNE KONUT EDİNDİRME YARDIMI YAPILMASI HAKKINDA KANUN” gereğince 9 kişiden fazla işçi çalıştıran özel sektör işvereni işçileri için ve tüm devlet çalışanları için işverenleri işçi ücretinden kesinti yapmaksızın herkes için eşit tutarda yardım yapacaklardır.

Her bir çalışan için aylık ödeme rakamları da aşağıdaki gibidir ve ilk başladığından bittiği 31.12.1995 gününe kadar aralıksız adına KEY yardımı ödenmiş birisi için ödenen toplam KEY 6 YTL 15 YKR’dir.

2- 1999 yılı sonuna kadar 6 aylık mevduatlarda değerlendirildi

KİŞİ başına azami 110 YTL’ye ulaştı.

3320 sayılı Kanun gereğince çalışanlar için işverenlerince ödenen KEY’ler altışar aylık mevduat faizi ile değerlendirilmekteydi. İlgili 10’uncu maddeye göre;

“Madde 10 - Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı, bu Kanun uyarınca Türkiye Emlak Kredi Bankası’nda açılan hesaplarda toplanan paraları Devlet Tahvili, Hazine Bonosu veya Gelir Ortaklığı Senedi’ne yatırmak sureti ile nemalandırabilir. Türkiye Emlak Kredi Bankası, söz konusu hesaplarda toplanan paraların bakiyesine altı ay vadeli mevduata uygulanan oranda faiz tahakkuk ettirir...” demekteydi. Bu madde gereğince 1987 yılından 1995 yılının sonuna kadar adına aralıksız 9 yıl KEY ödenen kişinin ana parası altı aylık mevduata uygulanan faizler nedeniyle 31.12.1999 günü 110 YTL’ye (110 milyon TL) ulaştı.

Ancak, 1990’lı yıllardaki yüksek enflasyon ve yüksek rakamlı hatta bazı yıllarda yüzde 100 rakamlarını faizler oluştuğu halde KEY için Emlak Bankası yüzde 50’den fazla faiz vermemişti.

3- Paralar EGYO’ya verildi, kişi başı ortalama 244 YTL var

Bilindiği üzere Türkiye Emlak Bankası’nın 1999 yılı sonunda tasfiye edilmesi kararlaştırılınca KEY’de biriken paraların tamamı olan 387 trilyon TL (387 milyon YTL) (Emlak Bankası Ziraat Bankası’na devredilirken) Emlak Konut GYO’na verildi. Verilen paralar o tarihte EGYO’nın yüzde 61’ine tekabül etmekteydi. 2005 yılı sonu itibarıyla da EGYO’nun net aktif değerlerinin toplamı 3 milyar YTL olduğu o tarihte Genel Müdür Feyzullah YETGİN tarafından açıklanmıştı. İşte bu 3 milyar YTL’nin yüzde 61’i olan 1.83 milyar YTL dağıtılacak toplam rakamı oluşturmaktadır. Bu parayı 7.5 milyon olan belirlenen kişi sayısına böldüğümüzde ortalama alınacak rakam 244 YTL’dir.

4- Kişi başına azami alınacak tutar 519-600 YTL’dir

Görüldüğü üzere 1999 yılından 2005 yılı sonuna kadar KEY paraları yaklaşık 4.5 kat artmış ve 395 milyon YTL’den, 1.83 milyar YTL’ye ulaşmıştır. Kişisel bazda ise 9 yıllık KEY süresince adına para ödenen bir çalışanın 6 lira 15 kuruşu altı aylık mevduat ile 31.12.1999 sonu itibarıyla 110 YTL’ye ulaşmıştı. 1999 sonrasında ise bu rakam 4.72 kat arttığına göre kişi başına azami alınabilecek KEY tutarı, 110 X 4,72 = 519 YTL’dir.

Bu arada birden fazla işyerinde çalışmış olanlar için ise bu rakam 600 YTL’ye de çıkabilmektedir.

(EGYO 6 yılda neden 4.72 kat artmış)

Bu soruları siz sorun!!!

2005 yılından sonra EGYO’nun değerinin neden artmadığı sorusu ile diğer şirketlerin, borsaya kote olmuş şirketlerin değerinin 20 kat artışına karşın EGYO’nun değerinin neden bu kadar az arttığı sorularını ise ben sormuyorum, siz sorun.

5- Hak sahiplerinin isimleri eksik

Devlet çalışanı işçi ve memurlar için çalıştıkları kurumlarca, özel sektör çalışanları için de SSK (yeni adıyla SGK) isim listeleri ile bu isimlere göre kaç para KEY ödentisi olduğunu belirten listeleri 28 Şubat 2008 günü Tasfiye Halindeki Türkiye Emlak Bankası’na verdi. Ancak gerek kamu kurumları gerekse SGK isim listelerini muntazam tutmadıkları için isimlerde eksiklikler var.

6- İsimleri olanların da rakamları eksik

Halen Tasfiye Halindeki Türkiye Emlak Bankası’ndaki isim listelerinde bulunanlar için ise KEY rakamlarında eksiklikler var. Hatta bazı devlet kurumları ile belediyelerden hiç KEY ödenmemiş veya bildirilmemiş gibi bildirimler yapılmış durumda.

Eksikliklerin sebebi!!!

1987-1995 yılları arasında KEY ödentileri her ay işveren ve devletçe Emlak Bankası’na yatırılıyordu ve her 3 ayda bir de yatırılan bu paraların kimin adına ödendiğini açıklayan Şahıs İcmal Bordroları’nın verilmesi gerekiyordu. Ancak gerek Emlak Bankası ve gerekse belge tutmak ve geciken ödemeleri tahsil ile görevli olan SSK o yıllarda para almaya gelince alıyorlar ama 3’er aylık Şahıs İcmal Bordroları’na gelince almıyorlardı. İşte bu nedenle de hem isimler eksik hem de isimlere ait tutarlar eksik.

7- Süreç nasıl işleyecek?

22 Mayıs 2007 günü TBMM’de kabul edilip, 30 Mayıs 2007 günü Resmi Gazete’de yayımlanan, “5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanun” gereğince,

A-Ansiklopedi gibi Resmi Gazete geliyor

Halen Tasfiye Halindeki Emlak Bankası’nda olan listeler Kanun gereğince 31 Mayıs 2008 günü EGYO’na gönderilecek ve 5’inci maddesine göre de, “Madde 5 - Hak sahiplerine ilişkin olarak 4’üncü madde uyarınca Bankaca EGYO’ya bildirilen listeler hak sahipliğinin tespitine esas olmak üzere Resmi Gazete’de ilan...” edilecek. İlan tarihinden itibaren de EGYO tarafından paraları Ziraat Bankası’na gönderilip ödemeler başlayacak. Bu arada Hazine’den sorumlu Devlet Bakanı 31 Mayıs 2008 günü sona erecek olan süreyi 2 ay uzatma hakkına da sahip. Açıklanan listeye göre beş yıl içinde alınmayan paralar konusunda bir daha talepte bulunulamayacak.

B-Listeye itirazlar 3 ay içinde

Resmi Gazete’de yayımlanacak 7.5 milyon kişi ile isimleri çıkmayan kişiler gerek isimleri çıkmadığı ve gerekse de açıklanan kişisel KEY rakamlarını yeterli bulmazlarsa 3 ay içinde kendi çalıştıkları kamu kurumlarına, özel sektör çalışanları ise SGK’ya itiraz edebilecekler.

Yasaya göre; “Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketine iletilen listelerde isimleri yer almadığı halde, konut edindirme yardımına müstahak olduğunu ileri sürenler... kurum ve kuruluşlara başvurmaları halinde, adlarına daha önce konut edindirme yardımı yapıldığı hususunun her zaman düzenlenmesi mümkün olmayan nitelikteki belgelerle kanıtlanması veya bu durumun ilgili kurumların kayıtları ile anlaşılması kaydıyla, konut edindirme yardımı tutarları ilgili kurum veya kuruluşlarca hesaplanarak ilgililerin başvurusunu izleyen 2 aylık süre içinde... Bankaya bildirilir...”

C-9 milyon kişi mahkemeye giderse 3.6 milyar YTL gider

Bana göre gerek isimleri olmayanlar ile gerek isimleri olup da rakamları az olanlar ellerinde belge olmadan itiraz ederlerse bu itirazları kamu kurumları veya SGK tarafından reddedilecektir. Bu takdirde de ilgililer mahkemelere başvurabileceklerdir ki işte bu halde devlet en az 3 milyar YTL mahkeme ile avukatlık masrafı ödeyecektir. Zira her kaybedilen dava için 350 YTL avukatlık ücreti ile 50 YTL mahkeme masrafı olmak üzere kişi başına 400 YTL direkt Hazine’ye yük olacaktır

--------------------------------------------------------


13 MAYIS 2008 SALI

Kamyoncular ve çiftçiler, artık depolarını özellikle kış aylarında kullanılan 10 numara yağ ile dolduruyor

Kamyon şoförleri 3 yeni liraya çıkan mazotun yerine alternatif yakıt kullanmaya başladı.

'İnceltilmiş madeni yağ' olarak bilinen 10 numara, sektörde baz yağ olarak kabul ediliyor. Söz konusu yağın litresi 1,2 YTL'den satılıyor. 600 litre hacmindeki bir depo, yağla 720 yeni lira, mazotla ise bin 794 yeni liraya dolduruluyor. Yükünü 'yağ yakarak' taşıyan kamyoncu, bin 74 YTL kâr ediyor. Ancak yağ yakmak, çevreye olduğu kadar aracın motoruna da büyük zarar veriyor.

Mazot yerine kullanılan 10 numaralı yağı, kamyon garajları ve yol kenarlarında sıkça bulmak mümkün. Tenekeler içinde satılan yağlar arasında, büyük firmalara ait olanların yanı sıra özel olarak kurulan rafinerilerde yanık yağlardan üretileni de bulunuyor. 

-----------------------------------------------------------------

12 MAYIS PAZARTESİ

Dünyanın en büyük 5. halka arzı; Özelleştirme'nin müdürü ÖYLE diyor

Özelleştirme İdaresi Başkanı Kilci, Telekom'un halka arzından, 1.9 milyar dolar gelir elde edileceğini bildirdi.

Türk Telekom halka arz sonuçları, Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci, Türk Telekom Yönetim Kurulu Başkanı Paul Doany, Garanti Yatırım İcra Kurulu Başkanı Metin Ar ve Deutsche Bank Murahhas Üyesi Ersin Akyüz'ün katılacağı bir basın toplantısı ile açıklandı.

Yabancı yatırımdan ilgi

Kilci, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de özelleştirmenin sembolü haline gelmiş Türk Telekom'un 2005 yılında gerçekleşen blok satışının ardından, şirkette Hazine'nin mülkiyetinde bulunan yüzde 15 oranındaki hissesinin halka arz çalışmalarının, Bakanlar Kurulu'nun Aralık 2007'de aldığı karar doğrultusunda yürütüldüğünü hatırlattı. Kilci, Türk Telekom'un halka arz işlemi çerçevesinde özellikle yabancı yatırımcılar tarafından gösterilen ilginin ve elde edilen başarının, gelişmiş piyasalarda başlayan ve ardından tüm global piyasaları etkisi altına alan istikrarsızlık ortamında Türkiye'ye yönelik bir 'güvenoyu' olarak nitelendirilebileceğini kaydetti.

Dünyanın en büyük 5. halka arzı

Birçok halka arz işleminin iptal edildiği 2008 yılında, dünyada bugüne kadar yapılan en büyük beşinci halka arz olan Türk Telekom halka arzından, yaklaşık 1.9 milyar dolar (2.4 milyar YTL) gelir elde edileceğini belirten Kilci, "Halka arz aralığı 3,90 YTL-4,70 YTL olarak tespit edilmiş olup, halka arza esas teşkil eden 'kesin hisse fiyatı' 4,60 YTL olarak belirlenmiştir. Bu rakam bazında şirket değeri 15.5 milyar dolara, hisse değeri bazında ise 12.7 milyar dolara tekabül etmektedir.

Hisselerin yüzde 30'u Telekom çalışanına

28,29,30 Nisan 2008 tarihlerinde gerçekleştirilen ön talep döneminde, yurtiçi yatırımcılardan toplam 1.1 milyon lot ve 5.3 milyar YTL tutarında ön talep gelmiştir" diye konuştu. Türkiye dışında Almanya, ABD, İsveç, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere ve Suudi Arabistan olmak üzere 6 ülkede 'yerinde tanıtım toplantısı' gerçekleştirdiklerini bildiren Kilci, şunları kaydetti:

"Hisselerin yüzde 30'u Türk Telekom, PTT çalışanları ve küçük tasarruf sahiplerine, yüzde 3'ü alım gücü yüksek yatırımcılara, yüzde 2'si kurumsal yatırımcılara, yüzde 65'i yurtdışı yerleşik yatırımcılara tahsis edilmiş; ancak kesin talep sonuçlarının değerlendirilmesi ile, yurtiçi yatırımcılara ayrılan pay yüzde 40, yurtdışı kurumsal yatırımcılara ayrılan pay ise yüzde 60 olarak yeniden belirlenmiştir. 7-9 Mayıs 2008 tarihleri arasında gerçekleşen kesin talep döneminde yurtiçi yatırımcılardan 995 milyon lot ve 4.6 milyar YTL, yurtdışı yatırımcılardan ise 1.4 milyar lot ve 6.3 milyar YTL talep gerçekleşmiştir. Yurtiçi yatırımcılardan bu gruba ayrılan hisselerin 4.7 katı, yurtdışı yatırımcılardan ise bu gruba ayrılan hisselerin 4.3 katı talep gelmiştir.

En çok İngilizler ilgi gösterdi

Toplam halka arz büyüklüğü 1.9 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiş, bunun 1.15 milyar dolarlık kısmını, yurtdışında yerleşik kurumsal yatırımcılar oluşturmuştur. Yurtdışı satışın yüzde 30'u İngiltere, yüzde 15'i Birleşik Arap Emirlikleri, yüzde 11'i Amerika Birleşik Devletleri, yüzde 10'u İsviçre, yüzde 9'u Lübnan, yüzde 6'sı Singapur ve yüzde 13'ü ise diğer ülkelere gerçekleşmiştir. Toplam halka arzın yüzde 40'ının ayrıldığı yurtiçi bölümün satışından 966 milyon YTL-767 milyon dolar gelir elde edilmiştir. Bu bölümün dağılımı ise; PTT çalışanlarına yüzde 1.75, Türk Telekom çalışanlarına yüzde 5.6, küçük tasarruf sahiplerine yüzde 15.1, alım gücü yüksek bireysel yatırımcılara yüzde 9.7, kurumsal yatırımcılara yüzde 6.8 oranında gerçekleşmiştir."

PTT çalışanları, Türk Telekom çalışanları ve küçük tasarruf sahiplerinin talep tamamının, kurumsal yatırımcıların yüzde 95'i, alım gücü yüksek yatırımcıların ise yüzde 6 oranında taleplerinin karşılandığını bildiren Kilci, halka arzda yurtiçi yerleşik yatırımcılardan yaklaşık 95 bin talep geldiğini ve bunların 94 bin adedine dağıtım yapıldığını söyledi. Bunun, bugüne kadar gerçekleştirilen halka arzlar arasında, yurtiçine en fazla tahsisat ve satışın yapıldığı işlemlerden biri olacağına işaret eden Kilci, Halkbank'ta yurtiçinde toplam 50 bin 514 kişiye, satış yapıldığını ve tahsisatın yüzde 30.5 olduğunu hatırlattı.

Halka arz sonuçlarının bu sabah itibariyle Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve İMKB'ye bildirildiğini de kaydeden Kilci, "13 Mayıs tarihinde İMKB Yönetim Kurulu işlem görme onayının alınması hedeflenmekte ve şirket hisselerinin 15 Mayıs 2008 tarihinde TTKOM sembolü ile İMKB'de işlem görmeye başlaması planlanmaktadır" dedi. 

-----------------------------------------------------------

11 MAYIS 2008 PAZAR

Belediye otobüslerine kredi kartıyla binme dönemi

Bank Asya Katılım Bankası tarafından geliştirilen AsyaCardDIT, belediye otobüslerinde bilet, akıllı bilet ve para yerine kullanılarak ulaşımda büyük kolaylık sağlıyor.

Kahramanmaraş Belediyesi ile ortaklaşa gerçekleştirilen proje kapsamında belediye toplu taşıma araçlarında kullanılmaya başlanan kart ayrıca 35 yeni liranın altındaki alışverişlerde, kartı kasa görevlisine vermeksizin sadece gösterilerek ödeme imkânı getiriyor. Kahramanmaraş'ta basın toplantısıyla tanıtılan proje kapsamında Kahramanmaraşlılar, belediyenin toplu taşıma araçlarına Bank Asya'nın yeni temassız kartı otobüslerde bulunan kart okuyucu cihazlara okutarak binebilecek. Bank Asya Bireysel Pazarlama Müdürü Semih Alşar, Kahramanmaraş Ulaşım Projesi'nin AsyaCardDIT için bir başlangıç teşkil ettiğini belirterek, Bank Asya'nın günlük hayatı kolaylaştıracak projeleri gerçekleştirmeye devam edeceğini kaydetti. Kahramanmaraş Belediye Başkan Yardımcısı M. Nedim Tepebaşı da, yeni uygulamanın ulaşım araçlarına binerken bekleme ve para üstü alma-verme karmaşasına son vereceğini söyledi.

-------------------------------------------------------------------

10 MAYIS 2008 CUMARTESİ

Etiler TGI Friday’s binası 12.8 milyon $’a Doğuş’un... Doğuş o binayı Porsche’nin showroom’u yapacak

İstanbul emlak piyasasında son günlerde sessiz sedasız ancak rekor düzeyde bir el değiştirme yaşandı.

Astronomik kiraları ile ünlü, İstanbul’un en işlek caddelerinden olan Etiler Nispetiye Caddesi’ndeki TGI Friday’s’in yeri 12.8 milyon dolara Doğuş Grubu’na satıldı. 20 gün sonra restoran kapanacak. Yerinde lüks otomobil markası Porsche’nin showroom’u açılacak.

Bu arada, İstanbul’daki ilk restoranını 1996’da Murat-Bülent Ünlü kardeşlerin yatırımıyla Etiler Nispetiye Caddesi’nde açan TGI Friday’s de şimdilik Türkiye pazarına veda edecek.

Özellikle etleri ve tavuk kanatlarıyla ünlü TGI Friday’s’in Ankara’daki şubesi zaten kapanmıştı. Bağdat Caddesi’ndeki şubenin de önümüzdeki günlerde kapanması bekleniyor. Buradaki mekanın yerine ise Murat ve Bülent Ünlü’nün yarattığı, İstinye Park’ın alt katındaki Juke Box isimli yeni mekanın açılacağı konuşuluyor. İlginç dekorasyonuyla dikkat çeken Juke Box’ın en önemli özelliği ise mekanda i-pod a şarkı yüklenebilmesi.

SEKTÖRDE 43 yılını dolduran New York merkezli TGI Friday’s Türkiye pazarından kolay kolay vazgeçmiyor.

Firmanın dünya CEO’su geçtiğimiz haftalarda Türkiye’ye gelerek, incelemelerde bulundu.

TGI’ın Türkiye temsilciliği için firmaya, Yunanistan ve Rusya’dan iki ayrı teklif geldiği, önümüzdeki günlerde kararın netleşeceği konuşuluyor.

Haber: ŞENAY BÜYÜKHOŞDERE - Akşam gazetesi

------------------------------

9 MAYIS 2008 CUMA


PİYASALARDA DURUM... Borsa endeksi Cuma'nın tamamında 275,67 puan geriledi; Dolar ise günü 1,2660 YTL'den kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) 2. seansında Bileşik Endeks, dünkü kapanışa göre 275,67 puan düşüşle 42.034,70 puandan kapandı.

Hisse senetleri ortalama yüzde 0,65 oranında değer kaybederken, borsada 1 milyar 229 milyon 451 bin 836 YTL'lik işlem hacmi gerçekleşti. Minimum 41.446,46, maksimum 42.181,67 puanlarını gören İMKB Bileşik Endeksi, dün 42.310,37 puandan kapanmıştı.

Borsa kapanışı itibariyle dolar 1,2650 (yüzde 0), euro 1,9510 (yüzde +0,05), euro/dolar paritesi 1,5449 (yüzde +0,29) seviyesinde seyrederken, altın 36,0430 YTL (yüzde +0,25), cumhuriyet altını 245,00 YTL (yüzde +1,24), uluslararası piyasalarda altın 880,85 dolar/ons (yüzde -0,25), gümüş 16,69 dolar (yüzde -0,77) seviyesinde işlem görüyor.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı'nda işlem gören gösterge niteliğindeki 10 Ocak 2010 vadeli Pazartesi valörlü tahvilde ortalama basit faiz 21,03, bileşik faiz yüzde 19,74 iken gecelik repoda faiz oranı yüzde 15,42 seviyesinde bulunuyor. NYMEX ham petrolü 1,73 dolar/varil artarak 125,42 dolar/varil, Brent ham petrolü ise 2,64 dolar/varil yükselerek 125,48 dolar/varil seviyesinde işlem görüyor.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, dün ve bugün itibarıyla alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:


.
. Pedşembe Cuma
-------------- --------------- ---------------
İSTANBUL Alış Satış Alış Satış
-------- ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2620 1,2650 1,2620 1,2660
Avro 1,9460 1,9480 1,9480 1,9520
İng. Sterlini 2,4650 2,4750 2,4550 2,4700
İsviçre Frangı 1,1950 1,2000 1,2070 1,2120

ANKARA Alış Satış Alış Satış
------ ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2630 1,2720 1,2650 1,2730
Avro 1,9460 1,9590 1,9530 1,9650
İng. Sterlini 2,4600 2,5000 2,4480 2,4850

BORSA GÜNLÜK BAZDA YÜZDE 0,65 DEĞER YİTİRDİ

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 0,65 değer yitirdi.
İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 264,29 puan artarak 42.034,70 puandan kapandı.
Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 0,63 değer kazandı.
İlk seanstaki 539,96 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 275,67 puan geriledi.
Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 0,65 oldu.

KAPANIŞTA DOLAR 1,2660 YTL OLDU

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2660 YTL, avronun satış fiyatı 1,9520 YTL oldu.
Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2620 YTL'den alınan dolar 1,2660 YTL'den satılıyor. 1,9480 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,9520 YTL düzeyinde bulunuyor.
Serbest piyasada önceki kapanışta 1,2650 YTL olan dolar güne 1,2700 YTL'den, 1,9480 YTL olan avro 1,9500 YTL'den başlamıştı. 

----------------------------------------------------------------

8 MAYIS 2008 PERŞEMBE

'Tarımda kendi kendine yeterlilik şehir efsanesidir'

Meğer ders kitaplarımızda yazan bu durum, Türk'ün Türk'ü kandırmak için uydurduğu...

Türkiye bir dönem 'tarımda kendi kendine yeten ülkelerden' biri olarak biliniyordu. Bu tespitin objektif ve nesnel bir tanımlamasının olmadığını belirten Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, "Kendi kendine yeterlilik meselesi esasen şehir efsanesidir." dedi.

Eker, "Çünkü 'kendi kendine yeter'in ölçüsü yok. Kişi başına 10 kilo et tüketimi mi, yoksa 50 kilo et tüketimi mi kendi kendine yeterin göstergesidir?" diye konuştu. Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) tarafından hazırlanan "Türkiye'de Tarım ve Gıda" başlıklı raporun açıklandığı toplantıya katılan Eker, tarım ürünlerinde yaşanan son fiyat artışlarının sebeplerini anlattı. Petrol fiyatlarının son beş yılda 30 dolardan 120 dolara fırlamasıyla alternatif enerji kaynaklarına yöneliş başladı ve sadece biyoyakıt için geçen yıl 100 milyon ton hububat kullanıldı. Yine büyüyen Çin ve Hindistan'ın pirinçten hububata yönelmesi, fiyat artışının devam edeceği yönündeki beklentileri güçlendirdi. Hedge fonların da emtia piyasalarına yönelmesiyle, gıda meselesi küresel bir sorun haline gelmeye başladı. Tarım Bakanı Eker, "2007 yılında ne buğday ne de pirinç üretiminde azalma meydana geldi. Bilakis üretim önceki yıla göre artmış, ancak artış talebi karşılayamıyor, dünya stoklardan tüketiyor bu da tehlike çanlarının çalmasını sağlıyor." tespitinde bulundu ve ekledi: "Dünya gıda fiyatları son üç yılda ortalama yüzde 87 arttı. Bu artışlar serbest piyasa ekonomisini olumsuz etkiliyor, müdahale ve korumacılığı geri getiriyor. Bunun sonucunda, yaşanan artışların 30'dan fazla ülkede kitlesel tepkiye yol açtığını görüyoruz." TÜSİAD'ın raporunu kısmen inceleme imkânı bulduğunu belirten Tarım Bakanı, bazı hususlara katılırken bazı konulara da itiraz etti. Eker, büyümeye ilişkin tespitlere de itiraz ederek, bu sektörün son yıllarda ilk defa pozitif yönde büyüme gösterdiğini vurguladı.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ da bugün yaşanan sıkıntıların temelinde Türkiye tarımının uzun yıllardır çözülememiş yapısal sorunlarının yattığını kaydetti. "Öncelikle, geçmişte yapılan hatalardan gerekli dersleri çıkarmak gerekiyor." dedi. Tarım politikası ele alınırken temel alınan değerin 'kendi kendine yeter' olmasına Tarım Bakanı gibi karşı çıkan dernek başkanına göre kendi kendine yeterlilik politikası, uygulamada giderek korumacılık politikasına dönüşüyor.

Toprakların sahibi belli değil

Prof. Dr. Halis Akder, Prof. Dr. Erol Çakmak, Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu ve Doç. Dr. Haluk Levent tarafından hazırlanan rapordaki bazı tespitler şöyle:

Türkiye'de tarıma ilişkin klişeler değişmiyor.

Değişiklikler tartışılıp zamana yayılmıyor, devamlı sürprizler yaşanıyor.

Türkiye, fiyat artışını durduramaz, ancak fiyatları yükseltici her türlü politikadan kaçınılmalı.

Maliyetleri aşağıya çekmek gerekiyor.

Türkiye'de toprakların sahibi belli değil. Tarım işletmeleri tüzel kişiye dönüştürülmeli, arazi sahibi işletmesinden vazgeçilmeli.

Tarıma özgü mutlaka ayrı uzmanlaşmış kredi kuruluşları yok. En büyük yanlışlık hükümetin ucuz kredi vermesi. Hükümet bu konuda uzmanlaşmış kuruluşları desteklemeli.

Tarımda işgücü piyasası yok. Eleman bulmak giderek zorlaşıyor.

Hububat üretimi yüzde 10 artar

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, tüm tarım ürünlerinde artış beklediklerini söylerken, hububatta geçen yıla göre üretim artışı beklentisini yüzde 10 olarak açıkladı. Güneydoğu Anadolu'da ciddi kuraklık beklediklerini ifade eden Eker, 15 Mayıs'tan itibaren bölgede hasat döneminin başlayacağını ve buna göre üreticilere imkânlar ölçüsünde yardımda bulunabileceklerini kaydetti
--------------------------------------------------------------------

7 MAYIS 2008 ÇARŞAMBA

PETROL FİYATLARI 124 DOLARA YAKLAŞTI

Uluslararası piyasalarda petrol fiyatları yükseliş eğilimini sürdürüyor.

ABD ham petrolünün varil fiyatı Haziran ayı teslimi 123,71 dolara yükseldi. ABD ham petrolünün varil fiyatı bir ara 123,93 doları gördü.

Londra Brent tipi ham petrolün varili de 122,65 dolardan işlem görüyor.

Nijerya'nın petrol arzına ilişkin kaygılar ve İran Petrol Bakanı Gulam Hüseyin Nozari'nin açıklaması petrol fiyatlarının yükselmesinde etkili oldu.

Nozari, İran haber ajansına (İRNA) yaptığı açıklamada, mevcut koşulların sürmesi halinde petrolün varil fiyatının 200 dolara ulaşabileceğini söyledi.

-----------------------------------------------------------------


6 MAYIS 2008 SALI

PETROL KUYULARI KURUDU... 
Endonezya OPEC’ten çıkmayı planlıyor

Güneydoğu Asya’nın tek OPEC üyesi Endonezya, petrol üretiminin 
örgütün belirlediği kotanın altına düşmesi ve etkisinin azalması nedeniyle birlikten ayrılmayı düşünüyor.

Devlet Başkanı Susilo Bambang Yudhoyono, televizyondan yayınlanan konuşmasında, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nde (OPEC) kalma ya da ayrılma konusunda çalışıyoruz. Biz şimdi ham petrol ithal ediyoruz ve üretimimiz günlük bir milyon varilin altına geriledi” dedi.

Petrol kuyularının kuruduğunu söyleyen Yudhoyono, ülkenin iç üretimini artırmaya ihtiyacı olduğunu, üretimi artırmanın bir ila üç yılı bulabileceğini vurguladı.

Yudhoyono, ayrıca artan petrol fiyatlarından bütçeyi korumak için, bu hafta akaryakıt fiyatlarının yüzde 20 ile yüzde 30 artabileceğini ifade etti. Endonezya’da tüketiciler bir litre benzine yaklaşık 50 sent ödüyorlar.

Milyonlarca insanın günde 2 dolardan daha az bir parayla yaşadığı ülkede, benzin devlet tarafından sübvanse ediliyor. Ancak benzin ve enerji kalemlerindeki sübvansiyonların bu yıl devlete maliyetinin yaklaşık 20 milyar doları bulacağı sanılıyor.

GÜNEYDOĞU ASYALI TEK ÜYE
Güneydoğu Asya’nın tek OPEC üyesi ve 232 milyon nüfuslu Endonezya’da, geçen ay günlük petrol üretimi 860 bin varil oldu. OPEC daha önce Endonezya için günlük 1,399 milyon varil petrol üretimi kotası belirlemişti.

Petrol kuyularının ömrünü doldurmaya başlaması, petrol ve doğalgaz alanında yatırım yapılmaması ülkenin petrol üretiminin düşmesine yol açtı.

Endonezya’nın petrol ithal eden bir ülke statüsünde bulunması, uzun süredir bu ülkenin OPEC üyeliğinin sorgulanmasına neden olmuştu. Bir grup danışman 2005 yılında hükümete, üyeliğin maliyeti nedeniyle OPEC’den ayrılmasını tavsiye etmişti.

Endonezya, ilk kez 1960 yılında İran, Irak, Kuveyt, Suudi Arabistan ve Venezuella tarafından kurulan 13 üyeli OPEC’e 1962 yılında girmişti.

-------------------------------------------------------------

5 MAYIS 2008 PAZARTESİ

100 bin kişiye istihdam sağlanacak

Yaklaşık 2 milyar YTL'lik yatırımla birlikte istihdam sağlamayı ve vakıfların gelirini artırmayı hedeflediklerini ifade eden Erdoğan...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu vefakar millet, bu sadakatle Türkiye'nin geleceğine istikrarın geleceğine, demokrasinin geleceğine, hukukun geleceğine aynı sadakatle sahip çıkacaktır. Ve inşallah bu milletin boynu yere eğilmeyecektir. Hep birlikte ülkemizi daha iyi yarınlara taşıyacağımıza olan inancım tamdır" dedi.

2008 Vakıf Medeniyeti Su Yılı etkinlikleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla yapılan bir törenle başladı. Altınpark'ta yapılan törene Erdoğan'ın yanı sıra, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt ile davetliler katıldı.

Recep Tayip Erdoğan törende yaptığı konuşmada, vakıfların ve vakıf medeniyeti kavramının önemine değindi. Vatan denilen kutsal toprakların geçmişine, tarihine, mirasına ve eserlerine sahip çıkmadan geleceğe sahip çıkamayacaklarını belirten Erdoğan, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bu yarışı en önde götüren kuruluşlardan birisi olduğunu söyledi. Erdoğan, Müdürlüğün, genel bütçeden para almadan gelirlerini tam 15 kat arttırdığına işaret ederek, "Bu sadece bir rekor değil tarihi bir başarıdır. Bu seneki bütçesi 415 milyon YLT'dir. Bu rakam 2002'de 39 milyon YTL'di. Bütçesinin yarısından fazlasını yatırıma ayıran tek kurumdur" dedi.

Vakıfbank'ın artık zarar eden bir kurum olmadığını söyleyen Erdoğan, bankanın en hızlı büyüyen kurumlar içinde yer aldığını belirtti. Başbakan Erdoğan, atıl durumdaki taşınmazları değerlendirmeye aldıklarını, yap-işlet-devret modeliyle 2 milyar YTL yatırım yaparak 50 bin kişiye istihdam sağladıklarını da ifade etti.

100 bin kişiye istihdam sağlamayı hedeflediklerini açıklayan Erdoğan, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bir üniversite kurması gerekliliğine de değindi.

"ALLAH BİZE O KRİZ ORTAMLARINI BİR DAHA YAŞATMASIN"

Türkiye'nin hızlı bir şekilde değişip geliştiğini söyleyen Erdoğan şöyle konuştu:

"Toplumumuz bizden önceki o karanlık günlerde ayakta kaldıysa yardımlaşma ve dayanışma duygularının üst seviyede olması nedeniyledir. Allah bize o felaket günlerini, kriz ortamlarını bir daha yaşatmasın diyorum. O günler, değil tarihi eserlere sahip çıkmak, insanların ülkelerinden umudu kestiği yıllardı. O günler, değil umutları yeşertmek, bütün toplumun ağır bir ekonomik enkazın altında kalma endişesi duyduğu yıllardı. O yıllar artık geride kaldı. O günlerde gösterilen sabrın, yardımlaşmanın meyvelerini şimdi topluyoruz. Bu günlerde gösterdiğiniz sabrın, metanetin, vakarın izzetin karşılığını da inşallah yarın toplayacağız. Bizim lügatimizde karamsarlık, olumsuzluk ve bedbinlik yoktur. Çünkü inanıyoruz ki her türlü gelişmenin temeli ümit var olmaktır geleceğe dair umutlar beslemektir. Karamsarlık, belirsizlik, umutsuzluk, gelişmenin ve ilerlemenin baş düşmanıdır. Biz ömrümüzün bereketli geçmesini, emaneti devraldığımız süreyi insana ve topluma hizmetle geçirmeyi esas alıyoruz. Sadaka taşlarını bize miras bırakan, kuşlar için bile vakıf eserleri kurmayı bize miras bırakan ecdadımızın izinde yürümek ancak böyle pozitif bir tutum takınmakla mümkün olabilir."

"BUGÜN VARIZ YARIN YOKUZ"

"Bizlere düşen toplumla aynı istikamette olmaktır" diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bize düşen siyaseti yönetimi halka hizmet aracı olarak kullanmaktır. Sadece halka hizmet değil bütün mahlukata hizmet bütün canlılara hizmet. Dolayısıyla çevrenin tabiatın hukukunu özellikle korumak en büyük şiarımızdır. Biliyoruz ki bizler emanet taşıyıcılarız. Bugün varız yarın yokuz. Emanete ne kadar riayet edebilirsek, ne kadar sahip çıkabilirsek, o kadar kendimizi mutlu ve mesut sayacağız. Milletimize, insanlığa ne kadar hizmet edebilirsek o kadar müsterih olacağız baki kalan bu kubbede hoş bir seda imiş meğer diyerek yolumuza devam edeceğiz. Bunun takdir edecek olacak da zaten takdir eden de yüce milletimizdir."

Başbakan Erdoğan, ekonominin, devletin ve toplumun sağlam ve geri dönülemez bir şekilde geliştiğini ifade ederek, devlet ve millet işbirliğiyle bir çok sorunun çözüme kavuştuğunu dile getirdi. Hükümetleri döneminde vakıf eserlerine sahip çıkmalarının medeniyet bilinci kadar Türkiye'ye getirdikleri siyasi ve ekonomik istikrarın bir sonucu olduğunu belirten Erdoğan, "Çünkü hayat bir bütündür. Politikalarımız da bu bütünlüğün eseridir" dedi.

DEMOKRASİNİN, HUKUKUN, İSTİKRARIN GELECEĞİ

Erdoğan, Türkiye'de faal halde bulunan 78 bin 24 adet dernek ve 4 bin 459 adet vakfın toplumun dayanışmaya verdiği önemi gösterdiğini söyleyerek şöyle konuştu:

"Bizim iktidarımızda devlet millete sahip çıkmıştır. Millet de daha büyük bir aşkla devletine sahip çıkmıştır. İstikrara sahip çıkmak budur, güvene sahip çıkmak budur, ülkesinin geleceğine sahip çıkmak budur. Zira o okullarda milyonlarca Anadolu çocuğu aydınlanacaktır. İşte millet devletine devlet de milletine inanıca güvenince böyle güzel eserler de ortaya çıkabiliyor. İnşallah bu vefakar millet, bu sadakatle Türkiye'nin geleceğine istikrarın geleceğine, demokrasinin geleceğine, hukukun geleceğine aynı sadakatle sahip çıkacaktır. Ve inşallah bu milletin boynu yere eğilmeyecektir. Hep birlikte ülkemizi daha iyi yarınlara taşıyacağımıza olan inancım tamdır.

HASAN CELAL GÜZEL'E ÖDÜL

Başbakan Erdoğan daha sonra aralarında eski Devlet Bakanı Hasan Celal Güzel'in de olduğu bir grup kişiye vakıflara yaptıkları katkılardan dolayı ödül verdi. Erdoğan hafta dolayısıyla düzenlenen serginin açılışını da yaptı. 



----------------------------------------------------------

4 MAYIS 2008 PAZAR


İran’da Türk ruju 1 numara

Türkiye'de kozmetik deyince bizim iç pazarımız YABANCILARIN elinde... Ama bazı yabancıların pazarları da BİZİM...

DÜNYA genelinde kozmetik sektörünün hacmi 150 milyar dolar. Türkiye’de pazarın 1.5 - 2 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Bu rakamın yaklaşık yüzde 30’u Türk markaların elinde. Yani pazarda ithal markaların hakimiyeti var. Ancak, iç piyasada hakim olamayan Türk firmaları dış pazarlarda, özellikle de Rusya, Irak, İran, Ukrayna gibi komşu ülkelerde oldukça etkin. 2006’da 278 milyon dolar olan kozmetik ihracatı, 2007 yılında 326 milyon doları buldu. Bu yıl ise yüzde 20 artması bekleniyor. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Arın’ın verdiği bilgilere göre Türk firmaları arasında ihracatta ilk sıraları Evyap, Colgate Palmolive, Erkul Kozmetik, Unilever Türk, Kosan, Tan-Alize, Sora Kozmetik, LM Kozmetik, Akat, Elif Kozmetik, Aromsa ve Hunca paylaşıyor. Yurtdışında etkin olan Türk markaları ise Duru, Arko, Golden Rose, Dalin, Akat, Dalan ve Caldion. Türkiye’nin ihracat yaptığı ülkelerin başında Rusya geliyor. 2007 yılında Rusya’ya yaklaşık 52 milyon dolarlık kozmetik malzemesi ihraç edildi. Rusya’yı Irak ve Ukrayna takip ediyor. İran ise 15.6 milyon dolar ile dördüncü sırada.

----------------------------------------------------------------------

3 MAYIS 2008 CUMARTESİ

ÖNCE KOMİSYONDAN SONRA MECLİSTEN... İşsizlerin maaşına zam yapan yasa, KOMİSYONDAN geçti

İstihdamı teşvik eden, bu yönde işverenin SSK priminde yüzde 5 indirim yapan ve işsizlere ödenen "işsizlik ödeneğini" yüzde 40 oranında artıran yasa tasarısı, komisyonda yapılan bazı değişiklik ve eklemelerle kabul edildi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, tasarının komisyonda görüşülmesine başlanırken tasarı hakkında bilgi verdi ve tasarının işsizliğin çözümüne yönelik olduğunu, bu düzenlemeyle birlikte işsizliğin giderek daha da azalacağını ifade etti.

Türkiye'deki toplam işsiz sayısının 2 milyon 567 kişi, işsizlik oranının ise yüzde 11,3 olduğunu belirten Çelik, işsizliğin daha çok kentlerde ve genç yaş grubunda (15-24) yoğunlaştığını ifade etti.

Bakan Çelik, geçen yıl itibarıyla 15-24 yaş grubunda işsizlik oranının yüzde 19,6 seviyesine çıktığının da altını çizdi. Düzenleme ile ayrıca özürlülere ait SSK işveren primlerinin Hazine tarafından ödenmesi de kabul ediliyor. Tasarının kısa sürede Genel Kurul'da 

-------------------------------------------------------------------

2 MAYIS 2008 CUMA

Yeniden TMSF operasyonuna karuz kalan Cavit Çağlar'ın işçileri 4 aydır maaşlarını ALAMIYOR

İŞADAMI CAVİT ÇAĞLAR'A AİT NERGİS TEKSTİL'DE, İŞ KANUNU'NDA YER ALMAMASINA RAĞMEN 4 AYDIR ÜCRETSİZ İZİNDE BEKLETİLEN BİN İŞÇİ, FABRİKAYA TMSF'NİN EL KOYMASINI İSTİYOR

Bursa'da birçok şirketine ve hisselerine Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el konulan işadamı Cavit Çağlar'a ait Nergis Tekstil'de, 4 aydır ücretsiz izinde tutulan bin kadar işçi, durumlarının netlik kazanmasını istiyor. İş Kanunu'nda yeri olmadığı halde 4 aydır fabrikada çalışma yapılmadığını, maaşlarını alamadıkları gibi kıdem tazminatları ile alakalı belirsizliğin de ortadan kaldırılmadığını belirten işçiler, konuya hükümetin çözüm bulmasını istiyor.

Başbakan Erdoğan'ın, Bursa'da kadın kolları kongresinde kendisiyle görüşen 5 kişilik temsilci grubuna, meselenin çözümü için söz verdiğini hatırlatan işçiler, bugün Şehreküstü Meydanı'nda toplanıp, sloganlar atarak, AK Parti İl Başkanlığı'nın konunun takipçisi olmasını istedi. Devlete olan 1.2 milyar dolarlık borçları sebebiyle birçok şirketine ve otel hisselerine el konulan Cavit Çağlar'ın Bursa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki polyester iplik üreten Nergis firmasına, Çalışma Bakanı Faruk Çelik'in ısrarı
üzerine el konulmadığını ileri süren işçiler, TMSF'nin birçok yerde fabrika işlettiğini, kendi fabrikalarının da fona geçmesi ile yeniden çalışma imkanı bulacaklarını söyledi.
Türkiye Tekstil Örme ve Giyim Sanayi İşçileri Sendikası (TEKSİF) Pilot Sanayi Şube Başkanı Osman Tunalı, AK Parti İl Başkanı Sedat Yalçın ile görüştü. İşçiler, Sedat Yalçın'ın "Ben yetkililerle görüşeceğim" sözü üzerine yatıştı.

Haklarını alana kadar eylemlerini sürdüreceklerini ifade eden Tunalı, "Cavit Çağlar'ı hakkımızı alana kadar rahat bırakmayacağız. Meselemizin çözümü için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile görüştük. TMSF'nin fabrikaya el koyarak, bin kişinin mağduriyetini önlemesini istiyoruz. Buradaki insanlar alınlarının teriyle yıllarca çalışmış ve haklarından başka bir şey de istememektedirler. Biz ekmeğimizin peşindeyiz. Belirsizlik bizi bunalıma sürüklüyor" dedi. 


-----------------------------------------------------------

1 MAYIS 2008 PERŞEMBE

Nisan'ın bittiği gün Türkiye'nin Nisan 2008 ihracat perfıormansı açıklandı... NİSAN 2008 İHRACATI YÜZDE 39,16 ARTTI

TİM verilerine göre Türkiye'nin 2008 Nisan ayı ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 39,16 artışla 11 milyar 390 milyon dolara yükseldi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, TİM'in kayıt rakamlarına göre Nisan ayı ihracat rakamlarını, Kütahya'daki Güral Harlek Otel'de düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.

Satıcı'nın açıkladığı verilere göre, Ocak-Nisan döneminde Türkiye'nin ihracatı yüzde 36,9 artışla 42 milyar 788 milyon dolara ulaştı.

Nisan ayı itibariyle son 1 yıllık ihracat ise yüzde 27,61 artışla 117 milyar 496 milyon dolara çıktı.


30 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA

 

 

 

 

Bütçe gelirleri düşüyor; açığı kapatmak için vergi artırımına gidilecek mi? Unakıtan: Vergi artışı YOK

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, vergi artışının söz konusu olmadığını belirterek, "Ama bu bütçe açıklarını artırmamak için elimizden ne gelirse onu yapacağız" dedi.

Unakıtan, "Global Krizin Türk Kamu Maliyesine Yansımaları; Hedefler ve Beklentiler" konulu panelde yaptığı konuşmada, ABD ekonomisinde yaşanan krize değinerek, dışarıda olanların Türkiye'yi de etkileyeceğini ifade etti.

Unakıtan, şöyle devam etti:

''Dışarıda büyüme oranları düşüyor, enflasyon artıyor, sermaye eskisi gibi bol değil. Bu Türkiye'yi de etkiliyor. Türkiye'de enflasyon hızlı bir şekilde düşüş göstermeyecek. Bunu iyi bilmemez lazım. Belki biraz düşer, biraz artar ama yüzde 4'ler falan hiç kimse beklemesin. Türkiye'deki büyüme eskisi gibi olmayacak. 7, 8, 9 yok öyle şeyler. Bütün dünya gibi bizde etkileniyoruz.''


Unakıtan, Türkiye'nin makul sürdürülebilir büyümeyi devam ettirebilmesinin önemine işaret ederek, ekonomideki küçülmeyi önleyecek tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin mali disiplinde çok önemli yol aldığını, ekonominin korunaklılığının arttığını belirten Unakıtan, "Bütçe açıkları eskisi gibi olsaydı bu kadar türbülans olsaydı, gecelik faizler yüzde 5 binleri görürdü" dedi.

Kemal Unakıtan, mali disipline biraz daha fazla önem verilmesi gerektiğinin altını çizerek, "Vergi artışı falan asla söz konusu değil. Ama bu bütçe açıklarını artırmamak için elimizden ne gelirse onu yapacağız. Yapısal reformlara devam edeceğiz. Bunun başka çaresi yok. Dünyayı sürekli yakından takip edeceğiz. Bunu yapmazsak sonra yaya kalırız" diye konuştu

29 NİSAN 2008 SALI

 

Maliye memurları bakın ne yapıyor? Diyelim kamuya borcunuz var ve 5 yıl kaçmayı başardınız... Tam zaman aşımına gireceksiniz...

Memurlar, ceplerinden 1 YTL sizin adınıza ödeme yapıp, dosyanın kapanmasını önlüyorlar:

Anadolu Ajansı'ndan DİLEK AKIN'ın haberi:

"1 YTL" İLE DEVLETİ BATIKLARDAN KURTARIYORLAR

Maliye memurları, takip ettikleri dosyadaki kamu borçlusunu bulamadıklarında, kendi ceplerinden karşıladıkları "1 YTL'lik" sembolik tahsilatla kamu alacaklarının 5 yıllık zaman aşımına uğramasının önüne geçiyorlar.

Adana Defterdarı Tamer Utkucu, kamu alacaklarının takibini, "6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun" kapsamında gerçekleştirdiklerini ancak bu kanuna göre, amme alacağının, 5 yıl içinde tahsil edilmediği takdirde zaman aşımınına uğradığını ifade ederek, şunları söyledi:

"Aynı kanunun 103. maddesine göre, kamu alacaklarının 5 yıllık zaman aşımına uğramaması için memurlarımız da fedakarlık yapıyor. Memurlarımız, takip ettikleri dosyadaki kamu borçlusunu bulamadıklarında, kendi ceplerinden karşıladıkları 1 YTL'lik sembolik tahsilatla, kamu alacaklarının 5 yıllık zaman aşımına uğramasının önüne geçiyorlar. Yatırılan 1 YTL, o dosya için 5 yıl daha kazandırıyor."

Bir dosyadaki amme alacağının zaman aşımına uğramasının devletin milyonlarca YTL'yi bulabilen alacağının batığına sebep olduğunu belirten Utucu, "İlgili memuru da zor durumda bırakabiliyor. Bu nedenle memurlarımız duyarlı davranışlarıyla hem devletin zarara uğramasını, hem de kendilerinin güç durumda kalmasını önlemiş oluyor" dedi. 


28 NİSAN 2008 PAZARTESİ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Eczacıbaşı Alman banyo devini aldı

Eczacıbaşı, lüks banyo mobilyaları pazarında Avrupa lideri olan Burgbad’ın çoğunluk hisseleri için anlaşmaya vardı. Alımla birlikte Eczacıbaşı’nın Avrupa’daki üretim tesislerinin sayısı dokuza çıkacak

Eczacıbaşı Yapı Gereçleri, lüks banyo mobilyaları pazarında Avrupa lideri Alman Burgbad’ın yüzde 47.16 hissesini 33.4 milyon Euro’ya satın almak üzere anlaşmaya vardı. Toplam 70.8 milyon Euro şirket değeri üzerinden imzalanan ve düzenleyici kuruluşların onayına tabi olan satış işleminin, yılın ikinci yarısında tamamlanması bekleniyor.

Eczacıbaşı, onay ve devir işlemlerinin ardından, halen Frankfurt ve Düsseldorf borsalarında işlem gören hisseler için küçük hissedarlara çağrı yapacak.

ECZACIBAŞI: ULUSLARARASI OYUNCU HALİNE GELDİK
İstanbul’da imzalanan satın alma anlaşmasında konuşan Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Yapı Ürünleri Grubu’nun kapasitesi, ürünlerinin kalitesi, tasarım düzeyi ve coğrafi yaygınlığı ile bugün bir uluslararası oyuncu haline geldiğini belirterek, “Bu niteliğe ulaşmamızda Burgbad’ın topluluğumuza katılmasının da önemli bir katkısı var” dedi.

Burgbad’ın, 40 yılı aşkın geçmişi ile, sektörün en saygın kuruluşları arasında yer aldığını ifade eden Eczacıbaşı, “Biz de, ortaklık görüşmelerimiz sırasında, Burgbad’ın sadece ürün ve hizmetleri ile değil, kurum kültürü ve toplumsal sorumluluk anlayışı ile de seçkin bir kuruluş olduğunu yakından gördük” diye konuştu. Bülent Eczacıbaşı, iki kuruluşun ortaklığının sadece ticari ilgi değil, aynı zamanda kültürel uyum nedeniyle de çok yerinde olduğuna inandıklarını söyledi.

WARWITZ: GÜVENİLİR ELLERE TESLİM EDİYORUZ
Anlaşmayı imzalamak üzere İstanbul’a gelen Burgbad AG ana hissedarı Annelie Ruddies-Warwitz de, Burgbad’ın kurucusu Dieter Ruddies’in banyo mobilyaları üretmeye başladığı 1966 yılında, Eczacıbaşı Topluluğu’nun kurucusu Nejat Eczacıbaşı’nın da VitrA markası ile seramik üretimine başladığını hatırlatarak, “Aradan geçen 40 yılı aşkın sürede; banyo mobilyalarının yanı sıra, korozyona ve suya dayanıklı özel bir malzemeden geliştirdiğimiz banyo ürünleriyle Avrupa’da pazar liderliğine ulaştık. Bugün, Burgbad’ı güvenilir ellere teslim etmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Yapı ürünleri alanında yalnız Türkiye’de değil dünyada da önemli bir yer edinen Eczacıbaşı’nın, Burgbad’ın büyümesinde ve yeni pazarlara açılmasında büyük rol oynayacağına inanıyoruz” dedi.

KARAMERCAN: TOPLAM TESİS SAYIMIZ 19’A ÇIKACAK
Son 1.5 yıllık dönem içinde Almanlar’ın 94 yıllık seramik kuruluşu Engers’i ve ardından da dünyanın en eski ve bilinen seramik markası Villeroy&Boch’un karo bölümünü satın aldıklarını hatırlatan Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Erdal Karamercan ise, “Burgbad’ın dört fabrikasının da eklenmesi sonucunda, yapı ürünleri alanında Avrupa’daki üretim tesislerimizin sayısı dokuza, Türkiye, İrlanda, Almanya ve Fransa olmak üzere dört ülkedeki toplam tesislerimizin sayısı ise 19’a yükselecek” diye konuştu.

Yapı Ürünleri Grubu’ndaki stratejilerini, organik büyümenin yanı sıra, küreselleşmiş markaları bünyelerine katmak üzerine kurduklarını belirten Karamercan, “Hedefimiz, banyo alanında dünyanın en büyük üreticilerinin başında yer almak” dedi.

2007 CİROSU 74 MİLYON EURO
Banyo mobilyalarının yanı sıra, korozyona ve suya dayanıklı özel bir malzemeden geliştirdiği banyo ürünleriyle Avrupa’da pazar liderliğine ulaşan Burgbad, Burgkama GmbH, S.E.P. ve Miral Gmbh adlı iştirakleriyle faaliyet gösteriyor.

Almanya’da üç, Fransa’da bir olmak olmak üzere toplam dört üretim tesisinde 600 çalışanı bulunan Burgbad, net karını yüzde 83 artırarak tarihinin en başarılı performansını sergilediği 2006 yılının ardından, 2007 yılında da başarısını sürdürdü. Kısa ya da uzun vadeli borcu bulunmayan Burgbad, 73.7 milyon Euro’luk cirosunun yüzde 50’ye yakın bölümünü yurtdışı satışlarından elde ediyor. Burgbad’ın İngiltere, Hollanda, Avusturya, Danimarka ve ABD’de satış ofisleri bulunuyor

27 NİSAN 2008 PAZAR

Sabah'ın yeni patron ortağını, 'astığı astık, kestiği kestik; üç eşi olan bir kral' olarak tanıttılar...

Ama o, Arap dünyasının CNN'i EL CEZİRE'nin de gerçek patronu...

VATAN gazetesinin, Sabah gazetesinin yeni ortağına ilişkin portresi:

İşte Sabah'ın yeni ortağı

Taht için darbe yaptı; 3 karısı ve 19 çocuğu var...

Sabah ve atv’nin yüzde 25’ine ortak olarak gündeme oturan Şeyh el Tani’nin yönettiği Katar,
basın özgürlüğü, siyasal ve kişisel haklar konusunda dünya sıralamasında en altlarda yer alıyor

Türkiye günlerdir Sabah-atv’nin yüzde 25’ine ortak olan Katar Emiri Şeyh Hamad bin Halifa el Tani’yi konuşuyor. Peki kim bu Şeyh Hamad? Gelin Emir’in yaşantısına ve yaptıklarına bir göz atalım...

Katar Emiri 1952 doğumlu. 17’sindeyken babası tarafından İngiltere’nin en prestijli okulu Sandhurst Askeri Akademisi’ne gönderildi. Emir okula gittiği dönemde ülkesi halen İngiliz sömürgesiydi. Orada Prens Charles’la birlikte okudu. 1995’te Savunma Bakanlığı görevini yürütürken, babası Şeyh Halifa’nın İsviçre’deki kayak tatilini fırsat bilip, kuzeniyle saray darbesi yaptı. Aldığı ilk karar babasının ülkeye girişini yasaklamaktı.

Hamad üç evlilik yaptı. Ama eşlerinden sadece ikincisinin, Şeyika Mozah’ın görüntülenmesine izin veriyor. Emir 19 çocuklu.. İlk eşi Meryem’den 2 oğlu, Mozahtan 5’i erkek 3’ü kız 8 çocuğu, son eşi Nur’dansa 4 oğlu 5 kızı var.

Tahta çıktığında ifade özgürlüğü, seçme hakkı, basın özgürlüğü gibi konularda vaatlerde bulunan Şeyh Hamad, rekor kıran petrol fiyatları sayesinde halkın refahını artırdı, kişi başına geliri 80 bin dolarlara taşıdı. Hatta 60 milyar dolarlık bağımsız bir “Refah Fonu” bile kuruldu. Katar’ın Londra Borsası’nın bir kısmını satın alması gibi dünya çapındaki stratejik yatırımları, bu fondan karşılandı.

Baskı, sansür, yasak

Ancak Emir, özgürlükler konusunda sınıfta kaldı. Her yıl yayınlanan Dünya Basın Özgürlüğü (Freedom of Press) raporunun 2007 yılı sıralamasında Katar, 195 ülke arasında 140’ıncı gelebildi. Türkiye ise “basının kısmen özgür” olduğu ülkeler kategorisinde, 106’ncıydı.

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın geçen ay açıkladığı “Ülkelerin İnsan Hakları Raporu”na göre Katar’da basın ve ifade özgürlüğü son derece kısıtlı. Hükümetin icraatlerini eleştirmek, Emir ve ailesi hakkında olumsuz haber yapmak, İslam karşıtı yayınlar ve komşu ülkelerle ilişkiler konusunda eleştirel haber yapmak yasak. Bu kanunu çiğneyen gazeteciler hakkında derhal cezai işlem yapılıyor. Devletin kolluk kuvvetlerinin, gazetecileri tehdit ettiği yönünde şikayetler yapılsa da hiçbirinin üzerine gidilmiyor.

Emir’in ülkesinde basılan 7 gazete de devletin kontrolünde... Gazetelerin sahipleri Emir’in yakın akrabaları. Yabancı gazete ve dergiler de denetime tabi.. 

 

 26 NİSAN 2008 CUMARTESİ

BU DURUM PANCARIN ALEYHİNE... Bakanlar Kurulu kararı ile nişasta bazlı şekerde kota yüzde 35 arttı

Sendika, NİŞASTA BAZLI ŞEKER KOTASININ artırılmasını mahkemeye götürüyor.

Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan 'Nişasta bazlı şeker (NBŞ) kotasının yüzde 35 artırılması' kararı NBŞ üreticilerini memnun etmezken, Şeker-İş Sendikası Başkanı İsa Gök, kararı yine Danıştay'a götüreceklerini bildirdi.

Daha önceki iki pazarlama yılında da NBŞ'de yüzde 50 düzeyinde yapılan kota artışlarını Danıştay'a götürdüklerini hatırlatan İsa Gök, "Danıştay ikisinde de yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ancak, yargı kararları pazarlama sezonunun sonuna doğru çıktığı için, pratikte uygulanamadı'' dedi.

Yargının yürütmeyi durdurma kararına karşın hükümetin hâlâ NŞB'de kota artışına gitmesinin iyi niyetli bir uygulama olmadığına işaret eden Gök, şöyle devam etti: "Pazartesi günü avukatlarımızla toplanacağız. Daha önce alınan yürütmeyi durdurma kararları alınmasına karşın, bu kararlar uygulanamadı. Konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürmeyi hedefliyoruz.'' Gök, pazarlama döneminde pancar şekeri pazarlama kotalarının yüzde 10 artırılması, buna bağlı NBŞ kotalarıın da artırılması nedeniyle, NBŞ üreticilerinin, her pazarlama döneminde olduğu gibi bu pazarlama döneminde de toplamda 351 bin ton satış imkânına kavuştuğunu belirterek, "NŞB üreticilerinin hiç bir kaybı yok'' dedi. NBŞ'de yüzde 50'lik kota artışlarının ardından, Şeker-İş Sendikası konuyu iki kez Danıştay'a götürmüş ve Danıştay her ikisinde de yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Hükümetin, yargı kararlarını ve yurtiçi ihtiyacı dikate alarak, kota artışını yüzde 50 yerine yüzde 35'te tuttuğu belirtiliyor.

Nişasta üreticileri de şaşırdı

NİŞASTA ve Glikoz Üreticileri Derneği Başkanı Rint Akyüz de, nişasta bazlı şeker (NBŞ) üretim kotasının yüzde 50 yerine yüzde 35 artırılmasının kendilerini şaşırttığını belirtirken, "Biz, her yıl olduğu gibi yüzde 50 kota artışı olacak diye mısırımızı almıştık, yüzde 35 kota artışı bizi şaşırttı'' dedi. Akyüz, Türkiye'de NBŞ konusunda 600 bin tonluk bir pazar olmasına karşın, sektöre 234 bin ton satış kotası verilmesinin mantıklı bir ekonomik gerekçesinin bulunmadığını söyledi. Akyüz, "Piyasada bu kadar sıkışıklık varken, kota artışının yüzde 50 değil de yüzde 35 yapılmasının mantığı yok" dedi.
25 NİSAN 2008 CUMA 

 

 

ATV-SABAH'IN DEVİR TESLİMİ YAPILDI

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), ATV-Sabah Ticari ve İktisadi Bütünlüğünün dün itibariyle Turkuvaz Radyo ve Televizyon Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş'ye devir ve teslim edildiğini bildirdi.TMSF'den yapılan yazılı açıklamada, ATV-Sabah Ticari İktisadi Bütünlüğünün, Turkuvaz Radyo ve Televizyon Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş'ye 1,1 milyar dolar bedel üzerinden 5 Aralık 2007 tarihinde ihale edildiği, ihalenin, Fon Kurulunun 21 Şubat 2008 tarihli kararı ile onaylandığı hatırlatıldı.

Turkuvaz A.Ş tarafından ihale bedelinin 22 Nisan 2008 tarihinde TMSF hesaplarına ödendiği ve satış işleminin ihale şartnamesine uygun bir biçimde sonuçlandırıldığı belirtilen açıklamada, "Bu kapsamda; ATV-Sabah Ticari ve İktisadi Bütünlüğü 24 Nisan 2008 itibariyle Turkuvaz A.Ş'ye devir ve teslim edilmiştir" denildi.

Açıklamada, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun 27 Ekim 2000 tarih ve 86 sayılı kararıyla Etibank A.Ş'nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin Bankalar Kanunu'nun 14/3 ve 14/4 maddesine istinaden Fona devredildiği, o tarihten bu yana Etibank A.Ş hakim ortağı Medya Grubundan olan Fon alacaklarının tahsiline yönelik çalışmaların çerçevesinde gerçekleştirilen yasal takip işlemleri yanında borçlu grupla ve/veya üçüncü taraflarla muhtelif protokoller düzenlendiği ifade edildi.


28 NİSAN 2008 PERŞEMBE

Bismil'de petrol bulundu

Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde petrol bulunduğu bildirildi. Bismil İlçesi Doruk Köyü yakınlarında Aladdin Middle East firmasının yaklaşık 4 ay önce açtığı ''Arpatepe-1'' kuyusunda 2 bin 400 metrede petrol bulundu.

TPAO Batman Bölge Müdürlüğü yetkilileri, Arpatepe-1 kuyusunda bulunan petrolün 34 graviteli olduğunu belirterek, bu petrolün şimdiye kadar Türkiye'de bulunan en kaliteli petrol olduğunu kaydettiler.

Yaklaşık 80 haneli Doruk Köyü Muhtarı Abdulkadir Azizoğlu da, köylerinin yakınında petrol bulunduğu için çok sevindiklerini belirterek, petrolün bulunmasıyla köylerinin çehresinin değişmesini beklediklerini söyledi.

 

23 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA

Gelişmiş ülkeler arabaları gıdayla beslemek istiyor, adına da biyoyakıt diyor: Bolivya'nın Kızılderili liderinden SONRA, Küba ve Chavez de İSYAN etti

LATİN AMERİKALI LİDERLER, BİYOYAKIT'A KARŞI. TARTIŞMA BOLİVYA'NIN LİDERİ MORALES İLE BAŞLADI. KÜBA VE CHAVEZ İLE DEVAM EDİYOR:

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, artan gıda fiyatlarının dünya yoksulları için katliam olacağını ve küresel çapta bir beslenme krizi yarattığını kaydetti.

Chavez, televizyonda yayınlanan konuşmasında, BM'nin, açlık ve yetersiz beslenmenin neden olduğu ölümlerle ilgili verilerine atıfta bulunarak, "dünyada şu anda olan, gerçek bir katliam" diye konuştu.

Sorunun, gıda üretimi sorunu olmadığını belirten Chavez, "Sorun, dünyanın ekonomik, sosyal ve siyasi modelinden kaynaklanıyor. Kapitalist düzen kriz yaşıyor" dedi.

Chavez'le ve diğer liderlerle görüşmek üzere Caracas'a gelen Küba Devlet Başkanı Yardımcısı Carlos Lage de, gıda fiyatlarının artışından gelişmiş ülkelerin biyoyakıt konusundaki yanlış politikalarını sorumlu tuttu.

Lage, "gelişmiş ülkeler arabaları gıdayla beslemek istiyor, işte bugün yaşadığımız akıldışı dünya bu..." diye konuştu.

 

22 NİSAN 2008 SALI

 

 

 

 

Mersin'e uluslararası havaalanı yapılacak; Adana İSTEMİYOR... MHP'li vekil, SAKIN HA dedi

MHP'Lİ TANKUT: "ADANA'NIN KONUMUNU ZAYIFLATACAK HİÇBİR GİRİŞİMİ MAZUR GÖRMEMİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR" MHP Adana Milletvekili Yılmaz Tankut, Adana Havalimanı'nın konumunu zayıflatacak hiçbir girişimi makul ve mazur göremeyeceklerini bildirdi.

Tankut, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın yazılı olarak cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. Tankut, iklimi, coğrafi konumu, ulaşım imkanları ve yerli ekonomiye önderlik etmiş sanayi kültürü ile diğer illerden ayrı bir yeri ve önemi bulunduğunu bildirdiği Adana'nın, diğer illerin merkezinde bulunduğuna dikkat çekti. Tankut, "Adana'yı devreden çıkartacak şekilde Mersin'e uluslararası havalimanı yapılması, öne sürülen gerekçelerle örtüşmemektedir. Osmaniye'nin Adana'ya uzaklığı 100 kilometre,
Hatay'ın uzaklığı 190, Kahramanmaraş'ın 186, Gaziantep 206, Mersin'in ise 70 kilometre. Görüldüğü üzere Adana 4 ile en yakın olan metropoldür. Mersin ise diğer illere en uzak olanıdır. Üstelik Adana ile Mersin arasındaki mesafe sadece 70 kilometredir" dedi.

Adana'nın devre dışı bırakılamayacağının altını çizen Tankut, şöyle devam etti:

"Yapılması planlanan havalimanlarının gerçek ihtiyaca dayanması, başka illeri mağdur etmemesi gerekirken, aynı zamanda projelerin israfa da kaçmaması elzemdir. Umut ederiz ki, ihtiyaç duyulan her ile bir havaalanı kurulsun. Bundan mutluluk duyarız. Ancak Adana'yı devre dışı bırakacak, konumunu zayıflatacak hiçbir girişimi makul ve mazur görmemiz mümkün değildir. Buna şiddetle karşı çıkılacağının bilinmesini isteriz."

Tankut, önergesinde, Bakan Yıldırım'a şu soruları yöneltti:

"Mersin'e bir havalimanı yapılması düşüncesi var mıdır, varsa hangi aşamadadır? Yine bu safhada Adana Havalimanı ile ilgili bir düşünce ve tasarruf var mıdır, varsa mahiyeti nedir?"

 

21 NİSAN 2008 PAZARTESİ

RİSKLİ EMLAK ALACAKLARINI DEVLET ALACAK; ÜSTE PARA VERECEK... İngiltere Merkez Bankası, piyasaya 100 milyar dolar POMPALAYACAK

İngiltere Merkez Bankası, mali piyasalarda küresel kredi sıkışıklığından kaynaklanan krizin etkilerini hafifletmek için piyasaya en az yüz milyar dolarlık para pompalayacağını açıkladı.

BBC - Bankadan yapılan açıklamaya göre, yüz milyar dolarlık planla, bankaların riskli emlak krizi alacakları, devlet tahviliyle değiştirilecek.

Planla İngiltere Merkez Bankası, interbank piyasasında blokajı açmayı ve yüksek riskli emlak kredi krizinin engellediği normal borçlanma uygulamalarını düzenlemeyi amaçlıyor.

Bankanın, varlık değişimini bir yıl süreyle önerdiği, ancak bu sürenin 3 yıla kadar çıkarılabileceği belirtiliyor.

İngiltere bankaları planı memnuniyetle karşılarlarken, haberin duyulmasının ardından hisse senedi piyasalarında sınırlı bir yükseliş yaşandı.

Öte yandan, devlet tahviliyle takasın, geçen yılın sonuna kadar edinilmiş varlıklar için söz konusu olduğu belirtilirken, takas edilen varlıklardaki kayıpların ticari bankalarda kalacağı ifade ediliyor.

Merkez Bankasının kararını eleştirenler, bankaların geçmişte attıkları dikkatsiz adımların ve yaşadıkları zararların devletin sırtına yıkıldığını savunuyorlar.

İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mervyn King, yaptığı açıklamada, bankanın özel likidite planıyla bankacılık sistemindeki likidite pozisyonlarını geliştirmeyi ve bir yandan da borçlardaki kayıp riskini bankalarda bırakmayı garanti altına alırken, mali piyasalardaki güvenilirliği artırmayı amaçladığını belirtti.

Geçtiğimiz ay ülkenin büyük bankaları, kredi krizinin etkilerini hafifletmek için İngiltere Merkez Bankasının bir acil durum fonu oluşturulmasını talep etmişlerdi.
20 NİSAN 2008 PAZAR

 

GIDA FİYATLARINDA ENFLASYON YÜZDE 15,2

Türkiye Kamu-Sen, ''Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine dayanarak yaptıkları araştırmaya göre, gıda fiyatlarındaki son bir yıllık enflasyonun yüzde 15,2 olduğunu'' savundu.

Türkiye Kamu-Sen'den yapılan yazılı açıklamada, Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi'nin yaptığı araştırmaya göre, açıklanan yıllık enflasyonun yüzde 8-9 olmasına rağmen, vatandaşların gelirlerinden en çok pay ayırmak zorunda olduğu gıda harcamasındaki yıllık artışın yüzde 15,2 olduğu iddia edildi.

Dört kişilik bir ailenin sağlıklı beslenebilmesi için gerekli aylık gıda harcamasının, geçen yıl Mart ayında 498,75 YTL olduğu belirtilen açıklamada, bu yılın aynı ayında ise 574,62 YTL'ye yükseldiği kaydedildi.

Bu dönemde limonun yüzde 158, mercimeğin yüzde 56, ayçiçek yağının yüzde 51, barbunyanın yüzde 40, kuru fasulyenin yüzde 28, ekmeğin yüzde 22, beyaz peynirin yüzde 21, tavuk etinin yüzde 20 ve yoğurdun yüzde 18 zamlandığı ifade edilen açıklamada, şu görüşler yer aldı:

''Bu rakamlara son aylarda özellikle tahıl ürünlerinde yaşanan fiyat artışlarının dahil edilmediği düşünüldüğünde, önümüzdeki aylarda fiyatlara yansıyacak olan artışlarla birlikte gıda harcamalarındaki ortalama enflasyonun yüzde 20-25 olacağı tahmin edilmektedir.

Ücret artışlarında yalnızca enflasyon hedeflerine göre karar verilmesi uygulamasından bir an önce vazgeçilerek, gerçekçi kriterlerin kullanıldığı, asgari geçim endeksinin ve sendikaların taleplerinin temel alındığı toplu sözleşme sistemine geçilmesi, çalışanlarımız açısından artık hayati bir önem kazanmıştır.''
19 NİSAN 2008 CUMARTESİ

 

Kolay emeklilik tarih oldu

Türkiye’nin gündemini son 5 yıldır meşgul eden Sosyal Güvenlik Reformu, nihayet yasalaştı

SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığını tek çatı altında toplayan yasa, toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren önemli değişiklikler getirdi. Dört önemli ayak üzerine oturan sisteme göre, herkes sağlık güvencesi kapsamına alınacak. Emeklilik yaşı ve prim gün sayısı kademeli olarak artacak. Maaş bağlama oranları ise düşecek. Hükümet, reform ile uzun vadede sosyal güvenlik açıklarını azaltmayı ve yeni dönemde sağlık hizmetlerine aktarılan kaynağın artırılmasını hedefliyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onaylamasının ardından 1 Ekim 2008’de yürürlüğe girecek yasanın kanunlaşması sürecinde Türkiye hareketli günler geçirdi. Emek Platformu’nu oluşturan 17 sivil toplum kuruluşu sokağa inince hükümet sendikalarla yeniden masaya oturdu. Varılan anlaşma çerçevesinde yasanın temel maddeleri Genel Kurul’da değiştirildi.

Doğan her bebek güvence kapsamında

Genel Sağlık Sigortası uygulamasıyla birlikte, 18 yaşın altındaki herkes kayıtsız şartsız sağlık güvencesine kavuşacak. Doğan her çocuk sağlık güvencesi kapsamında olacak. Geliri asgari ücretin üçte birinin altında olanların sağlık primlerini devlet ödeyecek. 18 yaşını doldurmayanların yanı sıra tıbben başkasına muhtaç olanlar, acil haller, iş kazası ve meslek hastalığı halleri, bulaşıcı hastalık halleri ve analık hallerinde kişilere prim ödeyip ödemediklerine bakmaksızın sağlık hizmeti verilecek.

Emekli maaşlarında artık hesap değişti

Reformla birlikte emekli maaşlarının hesaplanmasına ilişkin sistem sil baştan düzenlendi. Emeklilik maaşının hesaplanmasında çalışma hayatının bütününde ödenen primler dikkate alınacak. Ayrıca halen 2,6 olan maaş bağlama oranı, sisteme yeni girecekler için her yıl için yüzde 2’ye çekildi. Sistemde olanlar içinse bu oran ilk 3600 günde yüzde 3 uygulanacak. Bu değişiklikle hali hazırda çalışanların kayıplarının önüne geçildi. Emekli maaşlarındaki düşüş, kişilerin sistemde daha uzun kalmasıyla telafi edilebilecek. Reform hali hazırda emekli olanların maaşlarını ise etkilemeyecek.

Emeklilik yaşı 2048’te 65 olacak

Yasa, emeklilik yaşını 65’e yükseltti. Ancak bu hemen olmayacak. 2036 yılından sonra kademeli olarak yükseltilecek emeklilik yaşı, 2048’de 65 olacak. 2036 yılına kadar prim gün sayısını tamamlayan kadınlar 58, erkekler ise 60 yaşında emekli olabilecekler. Reformla birlikte emeklilik için gereken prim gün sayısı ise SSK’lılar için 7 binden 7 bin 200 güne çıkarıldı. Emekli Sandığı ve Bağ- Kur’da ise 9 bin gün korundu.

Ölüm aylığında süre 1800 güne indirildi

Reform, ölüm aylığı, evlenme ve cenaze ödeneklerini de yeniden düzenledi. Emekli Sandığı’na ölüm aylığına hak kazanma koşulları kolaylaştırıldı. Ölüm aylığına hak kazanabilmek için gerekli olan sigortalılık süresi 3 bin 600 günden 1800 güne indirildi. SSK’lılar ise borçlanma hariç 900 gün prim ve 5 yıl sigortalılık süresiyle ölüm aylığı alabilecek. Bağ-Kur’da 1800 gün olan mevcut düzenleme korundu.

Hastaneye gitmek için bir ay sigorta yetecek

Reform, ilk kez işe giren birinin sağlık hizmetlerinden yararlanması için gerekli olan süreyi ise 3 aydan 1 aya indiriyor. Aynı şekilde sigortalını eş ve çocukları için gerekli olan 4 ay bekleme süresi de 1 aya iniyor. Çalışırken işsiz kalanlar da 3 ay boyunca sağlık hizmetlerinden yararlanabilecek. 60 günden az prim borcu bulunan Bağ-Kur’lularda sağlık hizmeti alacak.

Gazeteciye yıpranma yok

Gazeteci, pilot ve sanatçılar başta olmak üzere bazı işkolunda yıpranma payı olarak bilinen fiili hizmet zammı kaldırıldı. Birçok işkoluna ise ilk kez fiil hizmet hakkı verildi. Reformla birlikte kurşun, arsenik, cam, çimento, kok, alüminyum ve döküm fabrikaları ile itfaiye çalışanları her yıl için 60 günlük fiili hizmet zammı alacak.

Dul eşe çeyiz yardımı bitti

Yasa, sigortalıların kız çocuklarına verilecek çeyiz yardımını 24 aylık maaş tutarına çıkardı. Dul eşlere evlenmeleri halinde verilecek olan çeyiz yardımı ise yasadan çıkarıldı. Bağ- Kur’lu esnafın kızlarının da çeyiz yardımı alması ilk kez yasaya girdi.

Banka sandıkları SGK’ya devredildi

Reformla birlikte banka sandıkları Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesine alındı. Kanun yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde banka sandıkları SGK’ya

geçecek. Bu süre bakanlar kurulu kararıyla 2 yıl daha uzatılabilecek. Bankaların çalışanları için kurduğu sandıklar, uzun süredir bazı bankalar için sorun teşkil ediyor.

Emzirmeye bakanlık karar verecek

Çokça tartışma konusu olan emzirme ve cenaze ödeneklerinin ne kadar olacağı ise yasadan çıkarıldı. Bu yardımların miktarı, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun önerisi ve Çalışma Bakanı’nın onayı ile belirlenecek. Ancak halen sadece SSK’lılar için var olan emzirme yardımı, bütün sigortalılara verilecek.

Kadınlara 4 yıl borçlanma hakkı

Kadınlara, doğum yaptıkları tarihten itibaren iki yıl, çalışmadıkları süreleri borçlanma hakkı verildi. Bu hak, 2 çocuk için geçerli olacak. Böylece bayanlara, doğum sonrası dönemi, 4 yılı geçmemek üzere tıpkı askerlikte olduğu gibi borçlanarak emekliliğe saydırma imkanı tanınmış oldu.

Özel hastanede % 20 fark ücreti

Özel hastaneler, hastadan yüzde 20 fark ücreti alabilecek. Ancak bu miktar, Bakanlar Kurulu tarafından iki katına kadar çıkarılabilecek. Daha önce kamu statüsünde kabul edilerek fark ücreti almaları önlenen Vakıf üniversitesi hastaneleri de özel hastaneler gibi fark ücreti alabilecek. Ayaktaki tedavilerde 2 YTL katılım payı ödenecek. Yatan hastalar ise katılım payı ödemeyecek.

Bağ- Kur’da basamak artık yok

BaĞ-Kur’luların primi, kendileri tarafından beyan edilen günlük kazancının 30 katı olacak. Sigortalı aynı zamanda işverense, beyan edeceği aylık kazanç, çalıştırdığı sigortalının kazancından az olamayacak. Ayrıca şirket ortağı olan birisi her ortaklığı için ayrı prim ödeyecek. % 15 sosyal güvenlik destek primi ödeyerek emeklilik aylığı kesilmeden çalışabilecek.

Özel bakıma muhtaç olana yüksek maaş

Malullük aylığı bağlanabilmesi için en az 10 yıl sigortalı olma ve toplam bin 800 gün prim ödeme şartı aranacak. Ancak, başka birinin bakımına muhtaç derecede malul olan sigortalılar bu hüküm dışında tutulacak. Bu kişilerde, bin 800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları bildirilme şartı aranacak.

Gazilere 3 ayrıcalık

Yasa ile gazi ve şehit yakınlarına üç önemli ayrıcalık tanındı. Buna göre gazilerin memur olarak çalışmaya başlamaları durumunda emekli aylıkları kesilmeyecek. Gazilerin ihtiyaç duydukları her türlü protez ve diğer iyileştirici araçları da hiçbir katkı payı ödemeden en iyisinde temin edilecek. Ayrıca özel hastaneler, gazi ve şehit yakınlarından hiçbir fark ücreti alamayacak.

 

18 NİSAN 2008 CUMA

Borsa endeksi Cuma'nın tamamında 1.039,24 puan yükseldi; Dolar 1,3150 YTL'den günü kapattı

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,3150 YTL, avronun satış fiyatı 2,0720 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,3110 YTL'den alınan dolar 1,3150 YTL'den satılıyor. 2,0660 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 2,0720 YTL düzeyinde bulunuyor.

Serbest piyasada önceki kapanışta 1,3300 YTL olan dolar güne 1,3250 YTL'den, 2,1150 YTL olan avro 2,1100 YTL'den başlamıştı.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, önceki gün ve bugün itibarıyla alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:
.
. Perşembe Cuma
--------------- --------------- ---------------
İSTANBUL Alış Satış Alış Satış
-------- ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,3250 1,3300 1,3110 1,3150
Avro 2,1100 2,1150 2,0660 2,0720
İng. Sterlini 2,6200 2,6350 2,6100 2,6200
İsviçre Frangı 1,3150 1,3250 1,2750 1,2850

ANKARA Alış Satış Alış Satış
------ ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,3240 1,3390 1,3110 1,3230
Avro 2,1050 2,1300 2,0670 2,0870
İng. Sterlini 2,6010 2,6600 2,5950 2,6500

BORSA, GÜNLÜK BAZDA YÜZDE 2,50 DEĞER KAZANDI

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 2,50 değer kazandı.

İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 1.099,88 puan artarak 42.641,06 puandan kapandı.

Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 2,65 değer kazandı.

İlk seanstaki 60,64 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 1.039,24 puan yükseldi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer artışı yüzde 2,50 oldu.
17 NİSAN 2008 PERŞEMBE

 

Soros: Euro, doların yerini alamaz

Dünyaca ünlü spekülatör George Soros, Euro’nun dünyanın ana rezerv para birimi olarak doların yerini alamayacağını ve iki rezerv para birimine sahip bir sistemin de istikrarlı olmayacağını söyledi

Finans Piyasaları için Yeni Bir Örnek: 2008 Kredi Krizi ve Anlamı adlı kitabının tanıtımı için Brüksel’de katıldığı bir toplantıda konuşan Soros, “Euro’nun, doların yerine geçebileceğini ve iki ana rezerv para birimiyle oluşan sistemin istikrarlı bir sistem olacağını düşünmüyorum” dedi.

ABD ekonomisinin resesyona gireceğinin düşünülmesiyle, Euro dolar karşısında rekor seviyelere yükseldi.

Süren finans piyasaları krizinden alınacak dersin, sadece para arzının değil, aynı zamanda kredilerin de denetlenmesindeki gerekliliği gösterdiğini söyleyen Soros, piyasalrın henüz rahata ermediğini vurguladı. Soros, “Şu anda istikrarsızlık ve yüksek belirsizliğin olduğu bir dönemi yaşıyoruz” diye konuştu.

 

 

 

16 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA

Türkiye, yatırım çekiciliği sıralamasında ikinci sırada

Birinci sırada Romanya var

ERNST & Young tarafından yapılan Güney Doğu Avrupa Yatırım Çekiciliği Anketinde Türkiye, yatırım çekiciliği sıralamasında ikinci sırada yer alırken, birinci Romanya ile arasındaki fark gittikçe kapanıyor. Anketin 2007 sonuçları, Ernst & Young Türkiye Genel Müdürü Osman Dinçbaş ve Ernst & Young Fransa Kıdemli Müdürü Fabrice Reynaud tarafından açıklandı. Doğrudan yabancı yatırımlar açısından Güney Doğu Avrupa ülkelerini yatırım cazibesi açısından karşılaştırmak, gerçek yatırım ortamı ile yatırımcıların algılamalarını karşılaştırmak ve bölge ülkeler için potansiyel fırsatları belirlemek amacıyla gerçekleştirilen anket kapsamında, 216 üst düzey yönetici ile mülakat yapıldı. Güney Doğu Avrupa ülkelerinin yatırım çekiciliklerinde yüzde 52 ile Romanya yine ilk sırada yer alırken, Türkiye yüzde 50’lik oran ile ikinci sırada bulunuyor. Bu oranın 2006’da Romanya’da yüzde 58 olduğu ve geçen yıl yüzde 52’ye indiği, 2006’da yüzde 49 olan Türkiye’de ise yüzde 1’lik artış yaşandığı belirtiliyor.

 

15 NİSAN 2008 SALI

Bomba yapılmasın diye gübreye şifre koyacaklar

Gübrenin içeriğindeki amonyum nitrat, patlayıcı özellik taşıdığı için teröristler tarafından bombalı eylemlerde sıkça kullanılıyor

Dolayısıyla güvenlik birimleri yurtiçinde ticareti yapılan gübrenin izini takip etmek istiyor. Bu sayede bomba yapımında kullanılan gübrenin üretildiği yerden, son satın alana kadar bütün isimlere ulaşmak mümkün olacak. Bu çerçevede Ankara'da İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve TÜBİTAK'tan üst düzey isimlerin bulunduğu bir ekip oluşturularak, konuyla ilgili proje başlatıldı. Proje, gübreye de mazot ve benzinde olduğu gibi 'marker-işaretleyici' konulmasını içeriyor. Yapılan çalışmaların ardından, ilk deneme yapıldı. TÜBİTAK tarafından DNA markeri olarak da tanımlanan 'özel şifre' konulmuş gübreler patlatıldı. Olay yerinden toplanan numunelerde yapılan incelemelerde gübreye enjekte edilmiş DNA şifresinin herhangi bir bozulmaya maruz kalmadan korunduğu tespit edildi.

Son dönemde başta PKK terör örgütü olmak üzer birçok illegal örgütün patlayıcı olarak amonyum-potasyum nitrat (gübre) kullandığının tespit edilmesi güvenlik birimlerini harekete geçirdi. Bu konudaki en sert çıkış Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'dan geldi. Başbuğ, bir süre önce Eğirdir Dağ Komando Tugayı'nda yaptığı açıklamalarda, terör örgütü PKK'nın patlayıcı olarak amonyum nitrat gübre kullandığını vurgulamış ve tedbir alınması gerektiğini söylemişti.

Gübredeki azot derecesinin yüzde 26-28'e düşürülmesi ve gübrenin kontrollü satılmasını gündeme getirmişti. Ancak Kara Kuvvetleri Komutanı'nın bu isteği, Türkiye'nin toprak yapısına takıldı. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, azot oranının düşürülmesi talebine, "Her ülkenin toprak yapısı ayrıdır. Hatta büyük ülkelerin farklı bölgelerinde, farklı toprak kimyası vardır. Her toprak kimyasının da ihtiyaç hissettiği gübre çeşidi ayrıdır. Ama birçoğunun bünyesinde bir şekilde üre, amonyak, bu tür kimyasal elementler var. Başka ülkeler kendi ihtiyaçlarına, toprak yapılarına göre alıyor. Biz yüzde 26'lık azottan bunu karşılamaya kalkarsak mevcut gübrenin 2 katını kullanmak mecburiyetinde kalacağız. Çünkü neticede toprağın belirli bir azot, amonyak, üre ihtiyacı var." açıklamasını yapmıştı. Türkiye'de yıllık 5 milyon ton civarında gübre tüketiliyor.

Ancak, aradan geçen zamanda Ankara'da, konunun tarafları, güvenlik güçlerinin masasındaki en önemli konular arasında yer alan gübre ticaretinin kontrolüyle ilgili bir araya geldi. Müzakerelerin ardından, en sağlıklı yolun akaryakıtta olduğu gibi ürünün niteliğini bozmayacak bir 'kimyasal mühür'le işaretlenmesinde mutabakata varıldı. Güvenlik birimlerine yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre gübreyi işaretlemek için de bir DNA markeri üretildi. Ardından yapılan testlerde başarı elde edildi. Küçük çaplı deneysel amaçlı patlama deneylerinde, olay mahallindeki kalıntılardan DNA şifresine ulaşılmaya çalışıldı. Araştırmada başarılı sonuçlar alındı. Projenin bütün tarafları geçtiğimiz hafta tekrar Ankara'da bir araya gelerek ayrıntıları konuştu. Söz konusu kimyasal mühür, parmak izinin bile gelişmiş hali' olarak tanımlanıyor. Dolayısıyla gerek yurtiçinde üretim yapan gerekse yurtdışından ithal eden her şirkete özel bir kimyasal mühür verilecek. Her şirket ürettiği ya da ithal ettiği gübreye DNA markerini ekleyecek. Bomba yapımında kullanılan ürünün izi de rahatlıkla sürülebilecek. Söz konusu şifreleme yönteminin, barut, dinamit gibi diğer patlayıcılara eklenmesi de söz konusu.


14 NİSAN 2008 PAZARTESİ

Böyle buyurdu IMF: KÜRESEL MALİ KRİZ UZUN SÜRE DEVAM EDECEK

Uluslararası Para Fonu (IMF) Para ve Sermaye Piyasaları Bölümü Başkanı Jaime Caruana, küresel mali krizin uzun süre devam edeceğini söyledi.

Caruana, Washington'da hafta sonu düzenlenen IMF-Dünya Bankası toplantıları sırasında ''The Financial Times Deutschland''a yaptığı açıklamada, Avrupa ekonomisini uzun dönemli riskler konusunda uyardı.

Jaime Caruana, gerçekçi olarak bakıldığında, krizin sonuna ulaşmak için uzun süre geçmesi gerektiğini ifade etti.

ABD'nin bütün bu ekonomik gelişmelerin merkezi olduğunu, ancak kredi sıkışıklığının dünyanın diğer bölgelerinde hatta Avrupa ve avro bölgesinde görülmesinin olası olduğunu belirten Caruana, Avrupa bankalarının, riskli yatırımlarından sonra baskı altında olduklarını kaydetti.

 

13 NİSAN 2008 PAZAR

İklim değişiklikleri turisti Türkiye'den kuzeye kaçıracak

DÜNYADA her yıl yaklaşık 850 milyon insan uluslararası turizm aktivitelerine katılıyor. 500 milyar dolarlık bir ticaret hacmi gerçekleşiyor. Ancak:

Ancak küresel ısınma ve buna bağlı olarak iklim değişikliklerinin en önemli nedenlerinden biri olarak turizm sektörü gösteriliyor.

En çok turizm sektöründe kullanılan uçakların bıraktığı sera gazları küresel iklim değişikliklerine neden oluyor.

Bunu diğer ulaşım araçları takip ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan Candan Bal ve Pelin Bozoğlu ile İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr Barbars Göçengil, küresel iklim değişliklerinin turizm sektörüne etkilerini araştırdı.

Uzmanların araştırmalarına göre, 2000'li yıllarda sıcaklık ortalama olarak yüzde 0.6 derece yükseldi.

2100 yılında ise yüzde 1,4 ile 5,8 derece arası yükselecek.

Kutuplarda buzulların erimesi deniz seviyesinin yükselmesine neden oluyor. Uzmanlar, küresel ısınma potansiyeli ve etkileri bakımından risk grubunda yer alan Türkiye'nin turizm açısından yaşayabileceği tehlikelere dikkat çekiyorlar ve önlemler almaya çağırıyorlar.

Uzmanların yaptıkları araştırmalara göre, küresel ısınma ve buna bağlı olarak iklim değişikliği dünyadaki turizm akışını da terse çevirecek. Kuzeyden güneye olan turist akışı bu defa aşırı sıcaklar nedeniyle Güneyden Kuzeye doğru yönelecek.

 

12 NİSAN 2008 CUMARTESİ

MALİYEDEN ORGANİK TARIMA SÜPER DESTEK: YÜZDE 50 KİRA İNDİRİMİ

Organik tarım yapacaklara kiralanacak arazilerde kira bedelinde yüzde 50 indirim var...

Maliye Bakanlığı, organik ve teknolojik tarım başta olmak üzere bitkisel üretimde kullanılacak tarım arazileri ile organize hayvancılık yapılmak üzere ihaleye çıkarılacak kamu taşınmazlarının kiralama ve irtifak hakkı bedellerini, yüzde 50 oranında düşürüyor.

Maliye Bakanlığınca hazırlanan ''Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik Taslağı'' Başbakanlığa gönderildi.

Sayıştay'ın görüşü alınarak hazırlanan Taslak ile geçen yıl yürürlüğe giren Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik, daha çok ihracata dönük üretim yapılan organik ve teknolojik tarımı desteklemek amacıyla yeniden düzenlendi.

Hazine taşınmazlarında tahmin edilen bedel tespiti maddesini yeniden düzenleyen Yönetmelik Taslağına göre, ''bitkisel üretimle sınırlı olmak kaydıyla tarım veya organize hayvancılık yapılmak üzere ihaleye çıkarılacak taşınmazlarda kiralama ve irtifak hakkı (29 yıldan 49 yıla kadar üst kullanım hakkı) bedeli, yüzde 50 indirimli uygulanacak.''

Bu şekilde bitkisel üretimle sınırlı olmak kaydıyla tarım ve organize hayvancılık için tahsis edilen Hazine taşınmazları için normal bedelin yarısı ödenecek.

Hazine taşınmazlarındaki normal bedel ise eskisi gibi belirlenecek.

Bu çerçevede, söz konusu bedel, ön izin verilmesinde ilk yıl için varsa taşınmaz üzerinde yapılması öngörülen yatırımın toplam maliyet bedelinin binde birinden veya taşınmazın emlak vergisine esas metre kare birim değerinin binde 5'inden az olamayacak.

Bedel, kullanma izni veya irtifak hakkı kurulmasında ilk yıl için Hazine taşınmazı üzerinde yapılması öngörülen yatırımın toplam maliyet bedelinin binde 5'inden ya da emlak vergisine esas asgari metre kare birim değerin yüzde 1'inin altında tespit edilemeyecek.

Kirada ise ilk yıl için, taşınmazın emlak vergisine esas asgari metrekare birim değerinin yüzde beşinden az olmamak üzere tespit ve takdir işlemi yapılacak.


11 NİSAN 2008 CUMA

Çin'den 2007'de rekor büyüme: Yüzde 11,9

Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisine sahip olan Çin'in 2007'deki büyümesinin yüzde 11,9 olduğu açıklandı. Çin Ulusal İstatistik Bürosu, 2006 ve 2007 yılları ile ilgili büyüme rakamlarını revize etti.

Buna göre, 2007'deki büyüme yüzde 11,4'ten yüzde 11,9'a çıktı. Uzakdoğu'nun dev ülkesinin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'da 24,953 trilyon yuan (Yaklaşık 3,5 trilyon dolar) olarak gerçekleşti.

 


10 NİSAN 2008 PERŞEMBE


Botaş 300 milyon YTL kredi bulamadı

12.3 milyar YTL alacağı olan Botaş'ın gelirlerine de haciz konunca açtığı 300 milyon YTL'lik kredi ihalesine limitleri dolduğu gerekçesiyle hiçbir banka katılmadı

Tahsil edemediği alacaklarının tutarı 12.3 milyar YTL'ye yükselen Botaş'ın, vergi borçlarına da haciz gelince açtığı kredi ihalesinde bankalardan borç alamadığı ortaya çıktı. Bankalar, kredi borçları 1.7 milyar YTL'ye çıkan Botaş'ın limitlerinin dolduğu gerekçesiyle 300 milyon YTL'lik kredi talebine yanıt vermedi.

Başta Enerji Bakanlığı Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) olmak üzere alacaklarının çoğu kamudan kaynaklanan Botaş, tahsilat ve faiz uygulaması konusunda Bakanlık ile Hazine'den destek bulamayınca son çare olarak söz konusu iki makama bir yazı göndererek, nakit ihtiyacının 4.1 milyar YTL'ye çıktığını, bu ihtiyacın kredi kullanarak karşılanmasının da mümkün olmadığını bildirdi.

Botaş'ın içine düştüğü nakit darboğazı Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu (YDK) tarafından belgelendi. YDK'nın 31 Aralık 2007 onayıyla tamamlanarak TBMM'ye sunulan Botaş 2006 Yılı Raporu'nda ticari alacakların zamanında tahsil edilememesi sonucunda, şirketin nakit akışındaki düzensizliğin sürmesi nedeniyle, cari harcamaların, bankalardan temin edilen yüksek maliyetli kredilerle karşılandığı belirtilerek '31 Ekim 2007 tarihi itibarıyla kredi borcu 1.9 milyar YTL'ye, bu kredilere ait faiz gideri de 590.6 milyon YTL'ye ulaşmıştır' denildi.

Haciz için izin gerekmiyor

Vergi borçlarını ödeyemediği için Botaş'ın alacaklarına haciz konulduğu, bu nedenle nakit akışının durma noktasına geldiğini ifade edilen raporda, "Ankara TIR Gümrük Müdürlüğü'ne olan 2.1 milyar YTL vergi borcu ertelenmiş olup, 16 Kasım 2007 itibarıyla tecil faizi tutarı 500 milyon YTL hesaplanmıştır' denildi.

Rapora göre, bu süreçte Botaş kamu kurumlarından kaynaklanan alacakları için haciz uygulamasına geçmek üzere Enerji Bakanlığı'ndan izin istedi. Bakanlık ise bu işlemin izin gerektirmediği yanıtını verdi. Bunun üzerine Botaş, haciz sürecini başlatmak için Yönetim Kurulu kararı aldı. Ancak Botaş, bağlı bulunduğu bakanlığın birimleri için bu kararını uygulayamadı. En büyük borçlu konumundaki EÜAŞ'a borçlarını ödemesi için yazı yazan Botaş'a gönderilen yanıtta, Hazine görüşüne dayanılarak kamunun kamuya faiz uygulayamayacağı bildirildi.

En büyük borçlu EÜAŞ

Rapora göre, 16 Kasım 2007 itibarıyla BOTAŞ'ın birikmiş alacaklarında, anapara ve gecikme zammı tutarı 12.3 milyar YTL'ye ulaştı. Bunun büyük kısmı aynı Bakanlığa bağlı olan EÜAŞ ve Hamitabat Elektrik Üretim Anonim Şirketi'nden (HEAŞ) kaynaklandı. EÜAŞ-HEAŞ'ın borç tutarı 10 milyar 864.8 milyon YTL olurken, bu kuruluşları 679.6 milyon YTL ile EGO, 417.4 milyon YTL ile Yap-İşlet-Devret (YİD) santralları, 119.7 milyon YTL ile İGDAŞ, 73.6 milyon YTL ile İZGAZ, 22.3 milyon YTL ile TÜGSAŞ izledi. Diğer alacakların tutarı da 99.4 milyon YTL olarak belirlendi.

Maaşlar krediyle

Alacaklarını zamanında tahsil edemediği için yüz milyonlarca dolar faiz ödemek zorunda kalan Botaş, personel maaşlarını da kredi ile ödemeye başladı. Botaş'ın çabalarının sonuçsuz kalması raporda, "Mevzuat gereği Botaş faaliyetlerini özerk tarzda sürdürmek zorunda olduğu halde, uygulamada çeşitli nedenlerle bu gereğin yerine getirilmemekte olduğu gözlenmektedir' diye yorumlandı.

Rapora göre, alacaklarını toplayamamasına, vergi borçları içinçeşitli vergi dairelerinin uyguladığı haciz krizi de eklenen Botaş, 300 milyon YTL'lik kredi için ihale açtı. Botaş, 18 Eylül 2007 tarihinde yapılan kredi ihalesinde, limitleri dolduğu için hiçbir bankadan yanıt alamayınca, 11 Ekim 2007'de Hazine Müsteşarlığı ve Enerji Bakanlığı'na bir yazı göndererek, nakit akışının durma noktasına geldiğini bildirdi.

Vergi borcu 2.5 milyar YTL'ye ulaştı

Botaş'ın Enerji Bakanlığı'na gönderdiği ve 2006 Kasımından beri vergilerini (KDV-ÖTV, stopaj) ödeyemediği belirtilen yazıda, Başkent Vergi Dairesi'nin 17 Mayıs 2007'de başlattığı haciz işlemiyle birlikte gerek alacaklı olduğu kamu kuruluşları, gerekse serbest tüketiciler nezdinde 459 milyon 32 bin YTL tahsilat yapıldığı ifade edildi. Böylece zaten sınırlı olan nakit akışının durduğu vurgulanan yazıda, "Girişimler neticesinde serbest tüketiciler üzerindeki haciz işlemi kalkmış olmasına rağmen EÜAŞ-HEAŞ ve EGO üzerindeki haciz işlemi devam etmektedir. Halen gecikme zammı ile birlikte Başkent Vergi Dairesine 424 milyon 92 bin 272.40, Ankara TIR Gümrük Müdürlüğü'ne ise 2 milyar 60 milyon 571 bin 16.29 YTL olmak üzere toplam 2 milyar 484 milyon 663 bin 288,66 YTL vergi borcumuz bulunmaktadır' denildi.

'Kimse bize ödeme yapmıyor'

9 Ekim 2007 itibarıyla kredi stokunun 1 milyar 693 milyon 303 bin 785 YTL'ye yükseldiği bildirilen yazıda, 'Vergi borcumuz ile toplam nakit ihtiyacımız 4 milyar 177 milyon 967 bin YTL'ye ulaşmıştır' bilgisi aktarıldı.

Yap-İşlet, Yap-İşlet-Devret santrallarının da, TETAŞ'ın kendilerine ödeme yapmamasını gerekçe göstererek borçlarını zamanında ödemediği anlatılan yazıda şu bilgiler verildi:

"Taahhütlerimizi aksatmamak için kredi kullanmaya devam ettik. Artık kredi kullanarak doğalgaz borcumuzu ve mali yükümlülüklerimizi ödemek mümkün değildir. Söz konusu santralların zamanında ödeme yapmamaları durumunda ise yaklaşık 470 milyon YTL nakit açığının doğabileceği hesaplanmıştır. Ancak nakit ihtiyacının kredi kullanarak karşılanması mümkün değildir. 18 Eylül 2007'de yapılan 300 milyon YTL'lik kredi ihalesine, limitlerimizin dolu olması nedeniyle hiçbir banka söz konusu tutar için teklif verememiştir.'


9 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA

2007'DE 4,5 BÜYÜMÜŞTÜK... IMF, 2008'de büyümemizin daha da düşüp 4'e inmesini; 2009'da ise 4,3 olmasını bekliyor

IMF'NİN ''DÜNYANIN EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ'' RAPORUNDA TÜRKİYE

Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankasının yıllık Bahar Toplantıları öncesinde yayımlanan IMF'nin ''Dünyanın Ekonomik Görünümü'' başlıklı raporunda, Türkiye'de Gayrisafi Yurtiçi Hasıla büyümesinin bu yıl yüzde 4, 2009'da da yüzde 4,3 olarak gerçekleşmesinin beklendiği belirtildi.

Raporda Türkiye'de tüketici enflasyonu ise 'yıllık ortalamalara göre' bu yıl yüzde 7,5, gelecek yıl için de yüzde 4,5 olarak tahmin edildi.

IMF'nin Dünyanın Ekonomik Görünümü raporlarında enflasyon beklentisi, yılbaşından yıl sonuna göre değil, yıllık ortalamalara göre hesaplanıyor.

Raporda GSYH'ya göre Türkiye'de cari açık beklentisi de, bu yıl için yüzde 6,7, 2009 için de yüzde 6,3 olarak ifade edildi.

Avrupa'da gelişmekte olan piyasalarda büyümenin yavaşladığına işaret edilen raporda, bunun en fazla Macaristan, Türkiye, Estonya ve Letonya'da görüldüğü anlatıldı.

Türkiye'deki büyümenin yavaşlaması, kısmen ''YTL'nin yüksek değerine, 2006 ortalarında gidilen parasal sıkılaştırmanın etkilerinin geç görülmesine ve tarım sektöründe kuraklıktan dolayı meydana gelen üretim kaybına'' bağlandı.

 


8 NİSAN 2008 SALI

Satın almak için verecekleri para, 39 MİLYAR DOLAR

İSVİÇRELİ ilaç firması Novartis, Nestle’nin Amerikalı göz sağlığı şirketi Alcon’da sahip olduğu yüzde 77’lik hisseyi, 39 milyar dolara almak için anlaşmaya vardı.

Novartis öncelikle Alcon’un yüzde 25’lik hissesini 11 milyar dolara alacak ve Nestle’nin kalan yüzde 52’lik hissesini, 2010 Ocak ve 2011 Temmuz ayları arasında 28 milyar dolarlık sabit fiyattan alma seçeneği bulunacak. Novartis CEO’su Daniel Vasella, Alcon’un halka açık olan yüzde 23’lük kısmını satın almayı planlamadıklarını söyledi. Novartis, göz koruması alanında Ciba Vision’un kontakt lens operasyonları ve Lucentis aracılığıyla faaliyet gösteriyor. Novartis, kontak lens ürünlerinin yanı sıra göz için ilaç ve tıbbi cihazlar üreten Alcon firmasının hisselerini satın alarak bu firmayı kendi kontak lens birimi Ciba Vision ile birleştirmeyi planlıyor. Dünyanın en büyük göz sağlığı ürünleri üreticisi Alcon’un satışları 5.6 milyar doları buluyor. Novartis’in kendi kontak lens ve göz ilacı işinden geçen yılki geliri ise, 2.5 milyar dolardı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

7 NİSAN 2008 PAZARTESİ

EMLAK SAHİBİ YABANCI SAYISI 73 BİN... Yabancıların gayrimenkul haritası çıkarıldı: Yunanlıların tercihi Bursa

Türkiye'de yabancılara en fazla gayrimenkul satışı yapılan illerden Antalya'ya Almanlar, Muğla'ya İngilizler rağbet ediyor.

İstanbul ve Bursa'da Yunan, Aydın'da İngiliz, İzmir'de Alman uyruklular ağırlıkta. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü verileri üzerinden yapılan derlemeye göre,

Türkiye'de 73 bin yabancının toplam 38 milyon 419 bin 151 metrekare taşınmazı bulunuyor.

Alan açısından bakıldığında yabancıların en fazla gayrimenkul satın aldığı illerin başında 4 milyon 445 bin 258 metrekare ile Muğla geliyor. Onu, 3 milyon 810 bin 118 metrekare ile Antalya, 3 milyon bin 75 metrekare ile Aydın takip ediyor.

Gayrimenkul edinen yabancı sayısı değerlendirildiğinde ise Antalya 26 bin 31 kişi ile başı çekiyor. Listede sırasıyla Muğla (12 bin 865), İstanbul (8 bin 830), Aydın (7 bin 415), Bursa (5 bin 241), İzmir (4 bin 145) yer alıyor. Ağrı, Bitlis, Hakkari, Muş, Siirt, Urfa, Şırnak, Ardahan ve Iğdır'da yabancılara ait hiç gayrimenkul bulunmuyor. Gümüşhane'de yalnızca 1 Özbek'in, Van'da 1 İngiliz'in, Bayburt'ta 2 Alman'ın, Adıyaman'da 1 Alman ve 1 ABD'linin gayrimenkul sahibi olduğu görülüyor. Yabancılara gayrimenkul satışının durdurulduğu Kilis'e listede yer verilmedi.

Antalya'da yabancılara satılan toplam 3 milyon 810 bin 118 metrekare taşınmazın 1 milyon 254 bin 168'i Almanlara ait. 6 bin 324 Alman vatandaşı, bu kentte 4 bin 890 gayrimenkul edindi. İkinci sırada bulunan İngilizler 777 bin 786, Hollandalılar 351 bin 953, Danimarkalılar 339 bin 874 metrekare alana sahip emlak satın aldı. Muğla'da 12 bin 865 yabancının, 4 milyon 445 bin 258 metrekare taşınmazı bulunuyor. Bu kentte 10 bin 39 İngiliz'in edindiği mülkün toplam alanı 2 milyon 661 bin 624 metrekare olarak ölçüldü. İstanbul'da ise Yunan uyrukluların ağırlığı göze çarptı. 3 bin 807 Yunanlı, kentte 3 bin 804 emlak satın aldı. Bunun toplam alanı da 509 bin 342 metrekare. Yabancılara ait 8 bin 830 gayrimenkulün bulunduğu İstanbul'da, 1.699 Alman, 391 İtalyan, 350 İngiliz, 345 KKTC'li, 319 ABD'li, 290 Avusturyalı, 266 Fransız'ın taşınmazı yer alıyor. Yunan uyrukluların İstanbul'dan daha fazla Bursa'da gayrimenkulü bulunuyor. Bursa'da 5 bin 241 yabancının satın aldığı 1,5 milyon metrekare taşınmazın 1 milyon 158 bin 940 metrekaresi Yunanlara ait. 4 bin 819 Yunan vatandaşı Bursa'da 4 bin 347 emlak edindi. 239 Alman, 43 Kuzey Kıbrıslı, 34 Avusturyalı, 22 Amerikalı da bu listenin üst sıralarında yer aldı. Aydın da İngilizlerin tercih ettiği iller arasında. Aydın'da 7 bin 415 yabancı, toplam alanı 3 milyon hektarı aşan 5 bin 413 emlak satın aldı. Bunun 3 bin 271'i İngilizlere ait. 4 bin 824 İngiliz'in sahip olduğu gayrimenkulün toplam alanı da 1 milyon metrekare.

İzmir'de 4 bin 145 yabancıya 2,3 milyon hektarın üzerinde gayrimenkul satıldı. 1.496 Alman'ın 1 milyon 95 bin 418 metrekare, 1.144 Yunanlıların 284 bin 801 metrekare gayrimenkulü bulunan kentte, 344 İngiliz 166 bin 156 metrekare, 256 İtalyan 92 bin 538 metrekare, 154 Fransız 220 bin 347 metrekare gayrimenkul satın aldı.


6 NİSAN 2008 PAZAR

Dünyanın ilk hidrojenle çalışan yolcu uçağı, İspanya semalarında denendi: Küçük, pervaneli, hidrojenle çalışan uçak, atık olarak ısı ve su üretiyor

Gökyüzünde çevreci dönem başlıyor: Boeing üretimi hidrojenle çalışan ilk yolcu uçağı test uçuşlarını başarıyla tamamladı.

Havacılık devi Boeing'in geliştirdiği küçük, pervaneli ve hidrojenle çalışan, atık olarak da sadece ısı ve su üreten uçak, üç test uçuşunu da başarıyla tamamladı. Boeing Teknoloji Bölümü Başkanı John Tracy, başarılı testin, yeni yeşil uçakların yolunu açabileceğini belirterek, bunun tarihi bir teknolojik başarı olduğunu ve yeşil bir gelecek için büyük umut verdiğini söyledi. Şubat ve mart aylarında deneme uçuşları yapılan iki kişilik uçak, İngiliz Intelligent Energy firması tarafından geliştirilen, bir melez batarya ve yakıt hücre sistemiyle donatıldı. Oksijen ve hidrojeni birleştirerek elektrik üreten yakıt hücreleri, pervaneyi çeviren elektrik motorunun beslenmesi için kullanıldı.

 

5 NİSAN 2008 CUMARTESİ

Zarar'daki Motorola, cep telefonu birimini ayırıp satmak üzere hazırlık yapıyor

SATIŞ, 2009'DA OLACAK

Telekomünikasyon alanında önemli başarılara imza atan ABD kökenli Motorola, Startac, Rockr ve Razr modelleriyle yakaladığı ilgiye rağmen uzun süredir içinden çıkamadığı ekonomik krizde malum rotaya girdi.

2005 yılında mobil kısmını Tayvanlı BenQ'ya satarak zarardan dönen Alman elektronik devi Siemens gibi, Motorola da aldığı kararla cep telefonu birimini şirketten ayırmaya karar verdiğini açıkladı.

2009'da tamamlanacak bu operasyonun haberi bile şirketin ABD borsasındaki değerini yüzde 10 artırdı.

Geçen sene 181 milyon zarar açıklayan firmanın İcra Kurulu Başkanı Edward Zander bu yılın başında görevinden ayrılarak yerini Greg Brown'a bırakmıştı. Nokia'nın liderliğini yıllardır koruduğu cep telefonu pazarında Motorola üçüncü sırada yer alıyor.


4 NİSAN 2008 CUMA

PİYASALARDA DURUM... Borsa endeksi Cuma'nın tamamında 1202 puan YÜKSELDİ; Dolar ise günü 1,2940 ytl'den kapattı

BORSA KAPANIŞI İTİBARİYLE DOLAR 1,2930, EURO 2,0310 DÜZEYİNDE

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) 2. seansında Bileşik Endeks, dünkü kapanışa göre 1202,58 puan artışla 41.362,71 puandan kapandı.

Hisse senetleri ortalama yüzde 2,99 oranında değer kazanırken, borsada 1 milyar 738 milyon 468 bin 701 YTL'lik işlem hacmi gerçekleşti. Minimum 40.312,59, maksimum 41.362,71 puanlarını gören İMKB Bileşik Endeksi, dün 40.160,13 puandan kapanmıştı.

Borsa kapanışı itibariyle dolar 1,2930 (yüzde -0,92), euro 2,0310 (yüzde -0,25), euro/dolar paritesi 1,5739 (yüzde +0.37) seviyesinde seyrederken, altın 37,5945 YTL (yüzde -0,71), cumhuriyet altını 253,00 YTL (yüzde 0), uluslararası piyasalarda altın 906,35 dolar/ons (yüzde +0,35), gümüş 17,51 dolar (yüzde +1,00) seviyesinde işlem görüyor.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı'nda işlem gören gösterge niteliğindeki 7 Ekim 2009 vadeli Pazartesi valörlü tahvilde ortalama basit faiz 19,35; bileşik faiz yüzde 18,52 iken gecelik repoda faiz oranı yüzde 15,75 seviyesinde bulunuyor. NYMEX ham petrolü 0,22 dolar/varil artarak 105,40 dolar/varil, Brent ham petrolü ise 0,19 dolar/varil azalarak 103,80 dolar/varil seviyesinde işlem görüyor.

DOLAR 1,2940 YTL

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2940 YTL, avronun satış fiyatı 2,0320 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2900 YTL'den alınan dolar 1,2940 YTL'den satılıyor. 2,0260 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 2,0320 YTL oldu.

Serbest piyasada önceki kapanışta 1,3000 YTL olan dolar güne 1,3050 YTL'den, 2,0200 YTL olan avro ise 2,0400 YTL'den başlamıştı.

 

3 NİSAN 2008 PERŞEMBE

1994'te kredi notumuzu düşürerek ekonomik krize girmemizi tetikleyen derecelendirme kuruluşu, yine bir İNDİRİM yaptı...

AMA BU KEZ DİYORLAR Kİ... S AND P: TÜRKİYE'NİN GÖRÜNÜMÜ YENİDEN DURAĞANA DÖNEBİLİR

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's (S and P), hükümetin, küresel ortamdaki bozulmayı ve siyasi belirsizlikleri başarıyla yönetebileceğini göstermesi halinde, Türkiye'nin ekonomik görünümünün yeniden negatiften durağana dönebileceğini bildirdi.

S and P'den yapılan açıklamada, uzun dönemli döviz cinsinden BB(-) ve uzun dönemli yerel para birimi cinsinden BB olan kredi notlarında herhangi bir bozulma riski görülmemekle birlikte, 'siyasi belirsizlikler ile küresel ekonomik ortamdaki bozulmanın' başarıyla yönetilmesi gerektiği vurgulandı.

Kredi derecelendirme kuruluşu, bozulan makroekonomik ortamın, Türkiye'nin dış kırılganlığını daha da artırabileceği ve mali ve ekonomik riskleri yükseltebileceğine de dikkati çekti.
Sıkı para ve maliye politikasının sürdürüleceği inancının güçlü olduğu belirtilirken, mali disiplindeki ciddi bir bozulma ya da finansman koşullarındaki kötüleşmenin devam etmesi durumunun, mevcut kredi notu üzerinde baskı yaratabileceği vurgulandı.


2 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA

Elektrikte olağanüstü hal... Peki elektrikte OHAL ne anlama geliyor? Söyleyelim: Yatırım yapacak olanlara çok ucuza Hazine arazisi ya da orman...

Elektrikte net arz açığı görününce Enerji Bakanlığı olağanüstü hal ilan etme kararı aldı.

Bu çerçevede, yeni yatırımlara, yüzde 85 indirimle ya da ücretsiz olarak Hazine veya orman arazisi, vergi teşviği, yan anlaşmalar çerçevesinde satış garantisi sağlanacak.

Özel sektörden, teklif edilen en yüksek bedelle elektrik alma sisteminin süresi iki yıla kadar uzatılacak. Kamunun yatırım yapma yasağı kaldırılacak. Üretim özelleştirmesinden elde edilecek gelir Özelleştirme İdaresi'nden alınarak yeni yatırımlara harcanacak. TRT payı düşürülecek. Lisans aldığı halde yatırım yapmayanın lisansı iptal edilecek, yeni lisans da verilmeyecek.

TBMM Başkanlığı'na sunulan Elektrik Piyasası Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile, elektrik üretim yatırımlarının elektrik enerjisi talebini karşılayamaması ve/veya puant gücün belirli bir yedekle karşılanmasında yetersiz kalınacağının tespiti halinde, tedarikçilerin talebini karşılamak üzere Bakanlar Kurulu Kararıyla merkezi bir yarışma düzenlenecek.

KAMU YATIRIM YAPABİLECEK

Öngörülen tedbirlerle arz güvenliğinin sağlanamayacağının Bakanlık tarafından tespit edilmesi halinde, kamu elektrik üretim şirketlerine gerekli üretim tesisi yapma görevi de dahil arz güvenliği bakımından gerekli görülen tedbirleri almaya Bakanlar Kurulu yetkili olacak. Böylece, 2001 yılında çıkan Elektrik piyasası Kanunu'nda yer alan kamunun yatırım yapması yasağı arz güvenliği gerekçesiyle kalkacak.

YENİ YATIRIMLARA TEŞVİK

Üretim ve otoprodüktör lisansı sahibi tüzel kişilere teşvikler sağlanacak. Bu kapsamda; üretim tesislerinin işletmeye giriş tarihlerinden itibaren 2012 yılı sonuna kadar iletim sistemi sistem kullanım bedellerinden yüzde 50 indirim yapılacak. Ayrıca, 2012 yılı sonuna kadar işletmeye girecek üretim tesislerinin yatırım döneminde, üretim tesisleriyle ilgili yapılan işlemler ve düzenlenen kağıtlar damga vergisi ve harçtan müstesna olacak.

Düzenleme ile ayrıca, 2013 yılına kadar arz güvenliğinin sağlanması amacıyla, mevcut kapasitenin en üst düzeyde kullanılabilmesini teminen sıvı yakıtlı elektrik üretim santrallarında kullanılan yakıtlara vergi muafiyeti getiriliyor.

ORMAN ARAZİLERİ YENİLENEBİLİR YATIRIMLARINA AÇILIYOR

Orman vasıflı olan veya Hazine'nin özel mülkiyetinde ya da devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlardan bu Kanun kapsamındaki yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik enerjisi üretimi yapılmak amacıyla kullanılacak olanlar hakkında bedeli karşılığında izin verilecek, kiralama yapılacak, irtifak hakkı tesis edilecek veya kullanma izni verilecek.

Arazilerin mera, yaylak, kışlak ile kamuya ait otlak ve çayır olması halinde, bu taşınmazlar, tahsis amacı değiştirilerek Hazine adına tescil edilecek. Bu taşınmazlara ilişkin olarak, Maliye Bakanlığı tarafından bedeli karşılığında kiralama yapılacak veya irtifak hakkı tesis edilecek.

BEDELSİZ ARAZİ

2011 yılı sonuna kadar devreye alınacak bu tesislerden, ulaşım yollarından ve şebekeye bağlantı noktasına kadarki enerji nakil hatlarından yatırım ve işletme dönemlerinin ilk 10 yılında izin, kira, irtifak hakkı ve kullanma izni bedellerine yüzde 85 indirim uygulanacak. Orman Köylüleri Kalkındırma Geliri, Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Geliri alınmayacak.

Hidroelektrik üretim tesislerinin rezervuar alanında bulunan Hazine'nin özel mülkiyetindeki ve devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz mallar için Maliye Bakanlığı tarafından bedelsiz olarak kullanma izni verilecek.

Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı, kurulu gücü azami 200 kilovatlık üretim tesisi ile mikro kojenerasyon tesisi kuran gerçek ve tüzel kişiler, lisans alma ve şirket kurma yükümlülüğünden muaf olacak.

FAHİŞ FİYATLA ELEKTRİK ALIMINA UZATMA

Tasarı ile elektrikte arz krizi çıktığı için, özel sektörden pahalı da olsa ihtiyaç duyulduğunda elektrik alımını kolaylaştıran Fiyat Eşitleme Mekanizması sisteminin süresi uzatılıyor. 31 Aralık 2010'da bitecek uygulama 31 Aralık 2011'e uzatılırken, ayrıca Bakanlar Kuruluna bir yıl uzatma yetkisi veriliyor. Böylece, teklif edilen en yüksek fiyatlardan alıma neden olan sistem kamuya milyarlarca YTL yük getirecek.

Elektrik piyasasında yapılacak beş yıllık geçiş dönemi anlaşmaları için sürenin iki yıl daha uzatılabilmesi değişikliği yapılıyor.

OTOPRODÜKTÖRLER DAHA ÇOK ELEKTRİK SATACAK

Özel sektör şirketlerinin ulaşabileceği pazar payının yüzde 10 olan sınırı yüzde 20'ye çıkarılacak.

Kendi kullanacağı elektriği üreten otoprodüktörlerin yüzde 20 olan piyasaya elektrik satış sınırı artırılabilecek.

Arz güvenliği önlemleri kapsamında, Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi'nin (TEİAŞ), yan hizmet anlaşmaları yoluyla elektrik alımı düzenlendi.

TRT PAYI TUTARI AZALIYOR

Düzenleme ile TRT payı da azaltılıyor. Mevcut uygulamada enerji bedelinin yanı sıra vergiler, harçlar ve fonlar da eklendikten sonra oluşan sistem kullanım bedeli üzerinden yüzde 2 TRT payı alınıyor. Yeni düzenleme ile yüzde 2'lik pay yalnızca enerji bedeli üzerinden alınacak. Bu durumda yüzde 30 civarında daha az tutar üzerinden yüzde 2 pay alınacak. Bu durumda hem elektrik üreticisi üzerindeki hem tüketici üzerindeki yük azalırken; TRT'nin aldığı miktarda düşüş olacak.

YATIRIMI GERÇEKLEŞTİRMEYENİN LİSANSI İPTAL EDİLECEK

Lisans aldığı halde haklı gerekçesi olmadan yatırım yapmayanın lisansmı iptal edilecek. Lisansı iptal edilen şirkette yüzde 10 ve daha üzeri doğrudan pay sahibi olanlar ve ortaklık yapısı itibarıyla yüzde 10 (halka açık şirketlerde yüzde 5) veya daha fazla pay sahibi bulunanlar, lisans iptalini takip eden üç yıl süreyle lisans başvurusunda bulunamayacak, lisans başvurusu yapan tüzel kişiliklerde doğrudan veya dolaylı pay sahibi olamayacak.

RÜZGAR İÇİN İHALE YAPILACAK

Rüzgarda 156 milyar YTL'ye ulaşan, mevcut kurulu gücün iki katına yakın başvuru yapılması üzerine, şirketlerin kamuya vereceği katkı payı üzerinden yarışacağı ihaleler yapılması kararlaştırıldı. Tasarıda yer alan düzenleme ile, aynı bölgede rüzgar enerjisi santrali kurmak için başvuruda bulunan şirketler ihaleye girecek. En fazla parayı veren santrali kurmaya hak kazanacak.

ÖİB'NİN YETKİLERİ ENERJİ BAKANLIĞI'NA

Düzenleme ile enerji üretim özelleştirmelerinde temel yetkiler Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'ndan (ÖİB) alınıp Bakanlığa veriliyor. Elektrik Üretim Anonim Şirketi'nin işletmeleri veya varlıkları özelleştirme programına alınsa bile Bakanlığa bağlı mevcut statüleri sürecek. Özelleştirme Kanunu çerçevesinde mevcut uygulamada, "özelleştirme kapsamı' ilgili idarenin yetkisinin sürmesi, "özelleştirme programı' ise tüm yetkinin ÖİB'ye geçmesini gerektiriyor. Yeni düzende özelleştirme, Özelleştirme Kanunu çerçevesinde yapılacak ancak yetki Enerji Bakanlığı'nda kalacak.

ÖZELLEŞTİRME GELİRİ DE ÖİB'DEN ALINIYOR

Bu kuruluşların özelleştirilmelerinden elde edilen gelirlerin ÖİB tarafından yapılan masraflar düşüldükten sonra kalan kısmı izleyen 15 gün içinde ÖİB tarafından Enerji Bakanlığı merkez ödemelerini yapan muhasebe birimi hesaplarına aktarılacak. Mevcut uygulamada ise özelleştirme gelirleri Özelleştirme Fonu'na, oradan da Hazine'ye aktarılıyor. Yeni uygulama ile enerji özelleştirme gelirleri enerji altyapı yatırımlarında kullanılacak.

BOTAŞ'IN LNG ALIMI KOLAYLAŞTIRILIYOR

Özellikle İran'dan gelen doğal gazın kesilmesiyle her yıl sıkıntı yaşayan BOTAŞ'ın sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) alımı kolaylaştırılıyor. LNG alımı, Kamu İhale Kanunu'ndan istisna ediliyor. LNG alımlarının istisna kapsamına alınması ile, sıkıntılı dönemlerde başvurulan pahalı LNG alımı artacak.


1 NİSAN 2008 SALI

Expo hakkında bilmek istediğiniz HER ŞEY: 1906 yılında Expo fuarını düzenleyen Milan, ondan sonra tam 13 kez daha aday oldu ama...

MİLAN, 1906'DAN BU YANA 14 KEZ ADAY OLUP 14'ÜNCÜDE FUARI ALDI. İŞTE FUARIN YILLIĞI:

Expo, dünya kupası ve olimpiyatlardan sonra dünyadaki en büyük üçüncü organizasyon.

Tam 6 ay sürüyor ve neredeyse olimpiyatlara katılanlardan daha fazla sayıda insan, bu fuara katılıyor.

İlk olarak, 1851 yılında Londra'da düzenlendi. Ünlü crystal palace binası expo için özel olarak inşa edildi.

Ayrıca, Paris'teki Eiffel kulesi de 1889'da expo fuari icin yapilmisti.

Bildiğimiz dönme dolap da 1893 yılında Chicago'da bu fuar için geliştirildi ve tüm dünyaya böylece yayıldı.

EXPO 1851'DEN BU YANA ŞU ÜLKELERDE YAPILDI

1851 LONDON – Great Britain

1855 PARIS - France

1862 LONDON - Great Britain

1867 PARIS - France

1873 VIENNA - Austria

1876 PHILADELPHIA - USA

1878 PARIS - France

1880 MELBOURNE - Australia

1888 BARCELONA - Spain

1889 PARIS - France

1893 CHICAGO - USA

1897 BRUSSELS - Belgium

1900 PARIS - France

1904 SAINT LOUIS - USA

1905 LIEGE - Belgium

1906 MILAN - Italia

1910 BRUSSELS - Belgium

1913 GHENT - Belgium

1915 SAN FRANCISCO - USA

1929 BARCELONA - Spain

1933 CHICAGO - USA

1935 BRUSSELS – Belgium

1936 Stockholm - Sweden

1937 PARIS – France

1938 HELSINKI – Finland

1939 LIEGE - Belgium

1939 NEW YORK – USA

1947 PARIS - France

1949 STOCKHOLM – Sweden

1949 PORT-AU-PRINCE – Haiti

1949 LYON - France

1951 LILLE – France

1953 JERUSALEM – Israel

1953 ROME – Italia

1954 NAPLES – Italia

1955 TURIN – Italia

1955 HELSINGBORG - Sweden

1956 BEIT DAGON - Israel

1957 BERLIN - Germany

1958 BRUSSELS – Belgium

1961 TURIN - Italia

1962 SEATTLE – USA

1965 MUNICH - Germany

1967 MONTREAL – Canada

1968 SAN ANTONIO - USA

1970 OSAKA – Japan

1971 Budapest – Hungry

1974 SPOKANE - USA

1975 OKINAWA – Japan

1981 PLOVDIV – Bulgaria

1982 KNOXVILLE – USA

1984 NEW Orléans – USA

1985 Tsukuba – Japan

1985 plovdiv – Bulgaria

1986 VANCOUVER – Canada

1988 BRISBANE – Australia

1991 PLOVDIV - Bulgaria

1992 GENOA - Italia

1992 SEVILLE - Spain

1993 TAEJON - Korea

1998 LISBON - Portugal

2000 HANNOVER – Germany


2005 AICHI – Japan

GELECEKTE YAPILACAĞI ÜLKELER

2008 ZARAGOZA - Spain

2010 SHANGHAI – China

2012 YEOSU - Korea

2015 Milan İtalya


31 MART 2008 PAZARTESİ

 

25 MART 2008 SALI

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

PİYASALARDA DURUM... Borsa endeksi Salı'nın tamamında 151,18 puan geriledi; Dolar günü 1,2500 YTL'den kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) 2. seansında Bileşik Endeks, dünkü kapanışa göre 151,18 puan düşüşle 40.992,42 puandan kapandı.

Hisse senetleri ortalama yüzde 0,37 oranında değer kaybederken, borsada 1 milyar 296 milyon 505 bin 221 YTL'lik işlem hacmi gerçekleşti. Minimum 40.739,26, maksimum 41.641,92 puanlarını gören İMKB Bileşik Endeksi, dün 41.143,60 puandan kapanmıştı.

Borsa kapanışı itibariyle dolar 1,2490 (yüzde -0,32), euro 1,9440 (yüzde -0.82), euro/dolar paritesi 1,5587 (yüzde -0.98) seviyesinde seyrederken, altın 37,2692 YTL (yüzde -6,87), cumhuriyet altını 249,00 YTL (yüzde -7,09), uluslararası piyasalarda altın 927,90 dolar/ons (yüzde +0,61), gümüş 17,47 dolar (yüzde +2,51) seviyesinde işlem görüyor.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı'nda işlem gören gösterge niteliğindeki 7 Ekim 2009 vadeli yarın valörlü tahvilde ortalama basit faiz 19,13; bileşik faiz yüzde 18,26 iken gecelik repoda faiz oranı yüzde 15,25 seviyesinde bulunuyor. NYMEX ham petrolü 1,56 dolar/varil düşerek 99,30 dolar/varil, Brent ham petrolü ise 0,79 dolar/varil azalarak 99,07 dolar/varil seviyesinde işlem görüyor.

SERBET PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, dün ve bugün itibarıyla alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:
.
. Pazartesi Salı
--------------- --------------- ---------------
İSTANBUL Alış Satış Alış Satış
-------- ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2360 1,2390 1,2470 1,2500
Avro 1,9040 1,9080 1,9420 1,9480
İng. Sterlini 2,4400 2,4630 2,4800 2,5000
İsviçre Frangı 1,2000 1,2120 1,2300 1,2400

ANKARA Alış Satış Alış Satış
------ ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2330 1,2450 1,2400 1,2550
Avro 1,8960 1,9160 1,9320 1,9580
İng. Sterlini 2,4290 2,4800 2,4630 2,5150

DOLAR 1,2500 YTL, AVRO 1,9480 YTL OLDU

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2500 YTL, avronun satış fiyatı 1,9480 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2470 YTL'den alınan dolar 1,2500 YTL'den satılıyor. 1,9420 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,9480 YTL oldu.

Serbest piyasada önceki kapanışta 1,2390 YTL olan dolar güne 1,2350 YTL'den, 1,9080 YTL olan avro ise 1,9160 YTL'den başlamıştı.

BORSA YÜZDE 0,37 DÜŞÜŞLE KAPANDI

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Ulusal 100 Endeksi, günlük bazda yüzde 0,37 düşüşle kapandı.

Endeks ikinci seansta 130,73 puan düşerek 40.992,42 puandan kapandı. Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 0,32 oranında değer yitirdi.

İlk seanstaki 20,45 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 151,18 puan geriledi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 0,37 oldu.

 

24 MART 2008 PAZARTESİ

NÜKLEER SANTRALDE İHALE SÜRECİ BAŞLADI... Bakan: 'Bugün ihaleyi, yarışmayı resmen başlatmış bulunuyorum'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, nükleer güç santrallerinin kurulması hakkında yasanın bütün adımlarını yerine getirerek ihale sürecini veya özel adıyla ''yarışma sürecini'' başlattıklarını bildirdi.

Bakan Güler, bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, nükleer güç santrali kurup işletecek ve Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş'ye (TETAŞ) elektrik satacak şirketin belirlenmesi için açılan yarışmayla ilgili bilgi verdi.

Bugünün, Türkiye için ''tarihi ve önemli bir an'' olduğunu ifade eden Bakan Güler, şöyle konuştu:

''Bugün ihaleyi, yarışmayı resmen başlatmış bulunuyorum. 6 ay sonra sonuçlarını inşallah bu salonda değerlendiririz. Ülkemizin geleceğine dönük çok önemli ve olumlu bir süreci başlatmış olduk. Türk tipi çok önemli bir modeli de başlatıyoruz. Santral yapımında kamuya yük olmayacak bir modeli başlatıyoruz. Açılışına belki yetişemeyeceğiz ama bu Cumhuriyet tarihinin en önemli ekonomik yatırımıdır.''



23 MART 2008 PAZAR

The New York Times, Garanti Bankası'nı övdü

ABD’nin önde gelen gazetelerinden The New York Times (NYT), Garanti Bankası’nın Migros’un 3.3 milyar dolarlık satınalımı için verdiği finansmanı haber yaptı.

Gazete, Garanti Bankası için ‘Küresel devlerin bugünlerde cesaret edemediği bir iş yaptı’ tanımını kullandı. The New York Times, Türkiye’nin en büyük perakende zinciri Migros’un Koç’tan BC Partners’ın iştiraki Moonlight Capital’e satışının finansmanının, likidite sıkışıklığı yaşayan küresel ekonomide istisnai bir durum olduğunu yazdı. NYT, bu satın alma için ABD’li dev yatırım bankalarının cesaret edemediğini ve finansman işinin Garanti Bankası tarafından üstlenildiğini vurguladı. Gazete haberinde, ‘Doğu Avrupa ve Akdeniz bölgesinin lokal bankası’ olarak nitelediği Garanti’nin küresel kriz ortamında dev bankaların faaliyet alanlarına doğru genişleme fırsatı bulduğunu belirtti. Migros’u satın alan Bain Capital’in büyük ortağı Nikos Stathopoulos, NYT’ye konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Önce Wall Street devlerinin kapısını çaldık ancak bize istediğimiz koşulları öneremediler, ABD’li devlerin büyük projelere cesareti kalmadı, biz de Türk bankalarına döndük” dedi.

 


22 MART 2008 CUMARTESİ

Kosova’yı ilk tanıyan banka TEB oldu

Türk Ekonomi Bankası, Fransız ortağı BNP Paribas ile evlilik sonrası ilk yurtdışı atağını Kosova’da gerçekleştirdi. Kosova’daki ilk Türk bankası TEB Sh. A, iki şubeyle faaliyette

Fransız BNP Paribas ile 3 yıl önce yüzde 50-50 ortaklığa imza atan TEB, Balkanlar ve Türki Cumhuriyetleri’nde büyüme stratejisi doğrultusunda ilk adımı Kosova’da attı. Kosova’nın başkenti Priştina ve Prezen’de 2 şube ile Balkanlara açılan TEB, Kosova’nın bağımsızlığının ilan etmesinin ardından bölgeye gelen ilk Türk bankası oldu. TEB Genel Müdürü Varol Civil ve TEB Sh.A’nın CEO’su Patrich Rene Pitton Kosova’nın başkenti Priştine’de bankanın açılışını birlikte gerçekleştirdi.

TÜRKİ CUMHURİYETLER

TEB Genel Müdürü Varol Civil 80 yıllık bankacaılık tecrübelerini dünyanın en genç Cumhuriyeti Kosova’ya taşıyacaklarını söyledi. Türkiye ile Kosova arasında tarihi, kültürel ve beşeri bağlar bulunduğunu belirten Civil, son yıllarda buna ekonomik ilişkilerin de eklendiğini aktardı. Civil, bölgede ilk olarak Kosova’yı seçmelerinin sebeplerini şöyle açıkladı:

LİSANSLARA SAHİBİZ

“Ortağımız BNP Paribas yaklaşık 90 ülkede faaliyet gösteriyor ve gelişen pazarlarda büyümek istiyor. Zaten kendisinin büyümek istediği bazı yerler var ki bunu TEB’le yapmak istiyor. Kültürel, sosyal, etnik ve dinsel bağlarımızın olduğu Balkan ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri bunlar arasında. Bu bölgelerde TEB ile hareket etmek avantajlı olabilir. Yakın coğrafyada ilk tecrübesini nispeten küçük bir bölge olan Kosova’da yapmak istedik. Türkiye’ye yakın ve aslında bir Avrupa ülkesi. Parası euro ve Avrupa ve ABD destekliyor. Türki Cumhuriyetler daha riskli. Buranın statüsü hâlâ tartışılabilir ancak bir gün AB’ye üye olacak ülkelerden biri.” Açılışta basın mensuplarının sorularını da cevaplayan TEB yöneticileri en çok faiz oranlarıyla ilgili sorularla karşılaştı. Kosovalı gazeteciler TEB’in piyasaya hangi faiz oranlarıyla girip farklılık yaratacağını sordular. Faiz oranları hakkında bilgi vermekten kaçınan Varol Civil, “Kaynak maliyetlerine göre faizler değişiklik gösterebilir. Biz TEB olarak burada en iyi hizmet ve en uygun şartlarda kredi veren banka olacağız. Beklentilerinizi anladık. Burada kredi faizlerinin ne kadar önemli olduğunu gördük. Rekabet arttıkça faiz Kosovalıların lehine gelişecektir” dedi.

2.5 yılda 30 şubeye ulaşacak

TEB Sh.A Genel Müdürü Alp Yılmaz Kosova’da bankacılık sektörünün büyüklüğünün 1,3 milyar euro civarında olduğunu ve bu ülkedeki 7. banka olarak yola çıktıklarını söyledi. Yılmaz, bu ülkedeki en önemli iki rakiplerinin Alman ProCredit Bank ve Avusturyalı Raiffesien olduğunu belirtirken iki buçuk yıl içinde 30 şubeye ulaşmayı planladıklarını bildirdi. Yılmaz, Kosova’da özellikle bireysel bankacılık alanında boşluk olduğunu dile getirdi.

Dünyanın en büyük 5. linyit rezervine sahip

GEÇEN ay bağımsızlığını ilan eden Kosova, 2,1 milyon nüfusu sahip. Nüfusun yüzde 81,6’sı Arnavutlardan, yüzde 9,9’u Sırplardan geri kalanı ise Türkler ve Boşnaklar gibi değişik etnik gruplardan oluşuyor. Nüfusun çoğunu gençlerin oluşturduğu Kosova’da işsizlik oranı bazı bölgelerde yüzde 70’i buluyor. Kosova, dünyanın ne büyük 5. linyit rezervine sahip. Geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan Kosova’nın resmi para birimi ise euro.



21 MART 2008 CUMA

1.4 litrelik Passat'lar Türkiye'de de SATIŞTA

Volkswagen'in "küçük ama güçlü" sloganıyla tanıttığı ve global çapta önemli teknoloji ödüllerine layık görülen yeni nesil 1.4 litrelik motor serisinin 122 HP'lik versiyonuyla donatılan VW Passat model ailesi Türkiye'de de satışa sunuldu.

Doğuş Otomotiv-VW Binek Araç, sedan karoserli Passat 1.4 TSI'ın Trendline başlangıç donanım paketli versiyonunu 49 bin 750 YTL'den başlayan anahtar teslim satış fiyatıyla pazara sunarken, Comfortline başlangıç donanım paketi seviyesindeki VW Passat Variant 1.4 TSI'ı ise 52 bin 580 YTL'lik anahtar teslim satış fiyatıyla müşterilerin ilgisine sunuyor.

GÜVENLİK DONANIMLARI

VW Passat 1.4 TSI; ABS, ESP, EBD, EDL, ASR ve MSR gibi aktif güvenlik sistemlerinin yanı sıra 6 hava yastığı, lastik basınç kontrol sistemi, MP3 çalar özellikle Radyo CD çalar müzik sistemi, Klimatronik (tam otomatik klima), hız sabitleyici, Auto Hold sistemi, elektro mekanik park freni, yüksekli ayarlı ön koltuklar, renkli ön, arka ve yan camlar gibi standart donanım özelliklerine sahip bulunuyor. Sedan karoserli VW Passat 1.4 TSI, Trendline, Comfortline ve iş adamlarına yönelik özel unsurlarıyla dikkat
çeken Exclusive donanım paketleriyle tercih edilebilirken, VW Passat Variant 1.4 TSI ise Comfortline ve Exclusive donanım paketleriyle satın alınabiliyor.

PERFORMANS VE YAKIT EKONOMİSİ

Kompresor ve turbo teknolojilerini tek bir yapı altında buluşturan 1.4 litre hacimli TSI motor, doğrudan püskürtme ile birlikte turbo şarj teknolojisini kullanarak 122 HP güç ve 1500-4000 d/d aralığında 200 Nm tork üretiyor. 6 ileri manuel şanzımanla kombine edilen VW Passat 1.4 TSI, 0-100 km/s hızlanması 10.5 sn.de tamamlarken; 203 km/s'lik son hıza erişebiliyor. Dizel motor ayrıca 6.6 lt/100 km.lik ortalama yakıt tüketim değerine sahip bulunuyor.

 



20 MART 2008 PERŞEMBE

1 Ytl limitli kredi kartı Yaşar'ı yaktı

Nevşehir'de sanayide işçilik yapan Yaşar Sert isimli kişiye, müracaat ettiği banka tarafından 1 YTL limiti bulunan bir kredi kartı gönderildi. Arkadaşlarının '1 YTL Değerinde İnsansın' diye alay ettiği Yaşar Sert, bu sebeple tartıştığı eşinden ayrıldı.

1 Ytl'lik kredi kartı

Nevşehir'de kasa imalatı yapan bir işyerinde kaynakçı olarak çalışan Yaşar Sert (28), daha önce bir çok bankadan yüksek limitleri olan kredi kartları kullandığını ve son olarak bir başka bankaya müracaat edip kredi kartı almak istediğini söyledi. Yaptığı müracaatın kısa sürede olumlu sonuçlanarak banka tarafından kendisine kredi kartı gönderildiğini belirten Yaşar Sert, gönderilen kredi kartının limitinin 1 YTL olduğunu öğrendiğinde ise büyük bir şaşkınlık yaşadığını ifade etti.

Kartın aidatı senelik 30 Ytl

Bunun bir hatadan kaynaklandığını düşünerek banka müşteri hizmetlerine müracaat ettiğini ifade eden Sert, "Banka görevlileri bana başka bankalardan da kredi kartı sahibi olduğumu ve bu yüzden bana verebilecekleri limitin 1 YTL olduğunu söylediler. Ben limitimin yükseltilmesini istediğimde ise bunun ancak bende bulunan diğer bankaların kredi kartlarını iptal etmem halinde mümkün olabileceğini açıkladılar. Defalarca yaptığım telefon görüşmelerine karşın sonuç değişmedi. Şu anda 1 YTL limiti bulunan kart için 30 YTL kart aidatı ödemek zorundayım" dedi.

"Alay konusu oldum eşim evi terk etti"

Banka tarafından kendisine verilen 1 YTL limitli kredi kartının çevresinde kendisinin alay konusu olmasına sebep olduğunu ifade eden Yaşar Sert, bu nedenle eşi Hafize Sert'ten de ayrıldığını açıkladı. Arkadaşlarının '1 YTL Değerinde İnsansın' diye kendisiyle dalga geçtiklerini belirten Sert, bu nedenle eşiyle girdiği tartışma sonucu eşinin evi terk ettiğini söyledi. Sert, "Artık iş ve arkadaş çevremde alay konusu oldum. İnsanlar benle dalga geçiyorlar ama verecek cevabım yok. Beni sürekli kızdırıyorlar bu artık aile ortamıma da taşındı. Bu nedenle eşimle de tartıştım. 1 yıllık evliyim ve eşim yaklaşık 1 ay önce evi terk etti. Şu anda babasının evinde" diye konuştu.

"Herkesin gözünde 1Ytl'lik adamım"

Kendisine 1 YTL limiti bulunan kredi kartı gönderen banka hakkında dava açmaya hazırlandığını ifade eden Yaşar Sert, bankanın kendisine yaptığını hakaret olarak kabul ettiğini kaydetti. Sert, "Ben şu anda bankanın ve çevremin gözünde 1 YTL'lik adam gözüküyor. Bence banka böyle yaparak bana hakaret etti. Hakkımı sonuna kadar arayacağım" diyerek sözlerini tamamladı. 


19 MART 2008 ÇARŞAMBA

Amerika 'benim yeterince STOĞUM VAR' deyince petrol fiyatları DÜŞTÜ

Uluslararası piyasalarda petrol fiyatları, ABD'de ham petrol stoklarının arttığı açıklanmasının ardından düştü.

New York Borsası'nda ABD ham petrolünün varil fiyatı nisan teslimi 4,82 dolar düşüşle, 104,60 dolara geriledi.

Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı ise mayıs teslimi 4,49 dolar azalışla, 101,07 dolara düştü.

ABD Enerji Enformasyon İdaresi'nin (EIA) bugün açıkladığı haftalık raporuna göre, haftalık ham petrol stokları 200 bin varil arttı. Ham petrol stoklarının 2,3 milyon artması bekleniyordu.
Rapor, petrol ve işlenmiş petrol ürünleri tüketiminin, son bir ayda geçen yılın aynı dönemine yüzde 3,2'den fazla azaldığını da ortaya koydu.

EIA'nın açıklaması, yüksek petrol ve benzin fiyatlarının petrol ürünlerine talebi düşüreceği yönünde tahminlere yol açtı.

Petrol fiyatları pazartesi günü varil başına 111,80 doları görmüştü.

 


18 MART 2008 SALI

Kredi kartında yıllık ücrete son veriliyor

Sanayi Bakanlığı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'u değiştiriyor. Düzenleme ile bankaların kredi kartında yıllık ücret alması yasaklanıyor.

Bankalar, kredi kartı ücretini bir kereye mahsus alabilecekler. Kartın ilk verilişi dışında ücret alınmasına izin vermeyecek olan düzenleme, yasa yürürlüğe girmeden önce verilen kredi kartları için de geçerli olacak. Kartın ilk verilişinde alınacak ücretin de, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından belirlenecek azami sınırı olacak.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın hazırladığı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da değişiklik yapan kanun tasarısı taslağı görüşe açıldı. ANKA'nın ulaştığı düzenleme ile kredi kartı yıllık ücreti ile ilgili tartışmaya nokta koyuluyor. Bankalar, yeni düzenleme yürürlüğe girdikten önce de sonra da olsa verdikleri tüm kredi kartları için yalnızca bir kez ücret alabilecekler.

ESKİ KARTLARDAN DA ÜCRET ALINAMAYACAK

Alacağın takibine ilişkin masraflar hariç olmak üzere kredi veren, kredi kartı sözleşmesinde belirlenen faiz dışında tüketiciden herhangi bir ödemede bulunmasını isteyemeyecek. Kredi kartı üyelik ücreti ise bir kereye mahsus olmak üzere ve ancak kredi kartı sözleşmesi imzalanırken alınabilecek. Kredi kartı üyelik ücretinin azami tutarı BDDK tarafından belirlenecek. Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce verilen kredi kartlarından üyelik ücreti alınmayacak.

Kredi kartından yıllık ücret alınmasını yasaklayan hükmün gerekçesinde, 1 Kasım 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun, bankaların ödünç para verme işlemlerinde uygulanacak faiz ve ücretlerin azami miktar ya da oranlarını tespit etme, bunları kısmen yada tamamen serbest bırakma yetkisini Bakanlar Kuruluna verdiği, aynı zamanda bu yetkinin Merkez Bankasına devredilebileceğini de hükme bağladığı anımsatıldı.

BANKALARA SINIRSIZ SERBESTLİĞE SON

Bu yetkiye dayanarak, Merkez Bankasınca çıkarılan tebliğ uyarınca, bankalara söz konusu ücretlerin belirlenmesinde herhangi bir üst sınır getirilmediği kaydedilen gerekçede şu değerlendirmede bulunuldu:

"Aksine faiz dışındaki diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların bankalar tarafından serbestçe belirlenmesine izin verilmiştir. Anılan düzenleme nedeniyle, bankalar, önceden standart olarak hazırladıkları sözleşmeye istedikleri masraf kalemlerini herhangi bir miktarla sınırlı tutmaksızın eklemektedir. Tüketici, kredi kartlarına ilişkin sözleşmelerin standart sözleşme olmaları nedeniyle içeriğine etki edememekte, bankanın öngördüğü miktarı ödemek zorunda kalmaktadır. Bankalar tarafından 2 lira ile 30 lira arasında değişen miktarda kredi kartı üyelik ücreti alınmaktadır."

Gerekçede, bankalar tarafından alınan kredi kartı üyelik ücreti veya benzeri isimler altında alınan ücretler konusunda tüketici mağduriyetinin bertaraf edilmesi nedeniyle söz konusu düzenlemenin yapıldığının altı çizildi.

Düzenleme ile ayrıca mal veya hizmetin kredi kartı ile satın alındığı durumlarda, satıcı veya sağlayıcı, tüketiciden komisyon veya benzeri bir isim altında ilave ödemede bulunmasını isteyemeyecek.

Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'na göre kart çıkaran kuruluşlar, kredi kartı sözleşmesinin feshedilmesi ile ilgili bildirim ve taleplere ilişkin işlemleri yerine getirmek üzere gerekli tedbirleri almaya yönelik sistemi kurmak ve kesintisiz olarak açık tutmakla yükümlü tutulacaklar.

KREDİ KARTI YILLIK ÜCRETLERİ*

Kart ücreti(YTL)

Ziraat 3

Halkbank 5

Vakıfbank 5

TEB 20

Akbank 30

Şekerbank 10

Garanti 35

İşbank 25

Yapı Kredi 30

Fortis 25

Citibank 20

Turkisbank 20

Oyakbank 25

Millennium 20

Turkland Bank 10

Tekstil 30

Finans 30

HSBC 30

Eurobank Tekfen 10

Denizbank 30

Anadolu 15

Albaraka 9

Kuveyt Türk 10

TürkiyeFinans 10



17 MART 2008 PAZARTESİ

ABD'DE SANAYİ ÜRETİMİ SON 4 AYIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE

ABD'de sanayi üretimi geçen ay, son 4 ayın en düşük seviyesine indi.

Amerikan Merkez Bankasının (FED) açıkladığı verilere göre, ABD'deki fabrikaların üretimi Şubat ayında yüzde 0,5 oranında düştü.

Böylece, Ekim ayından bu yana kaydedilen en düşük seviyeye inmiş oldu.

Ekonomistler, sanayi üretiminde yüzde 0,1 oranında düşüş bekliyorlardı

16 MART 2008 PAZAR

Altın fiyatlarının son aylarda neredeyse kesintisiz yükselmesi tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de altına olan talebi artırdı

Son aylarda altın fiyatlarındaki hızlı yükseliş kış aylarında zaten artan altın satışını rekor seviyelere taşıdı.

Her kış para ihtiyacının artması yüzünden altında rutin olarak satış baskısı yaşandığını hatırlatan İstanbul Altın Borsası'nın Başkanı Osman Saraç, bu yıl ise buna son dönemde altın fiyatlarındaki hızlı tırmanış yüzünden vatandaşın gözünde fiyatların satış için makul seviyeye gelmesi ve piyasadaki artan likidite sıkışıklığının da eklendiğini söyledi.

Son yıllarda zayıf düzeltme hareketleri dışında yükselişini sürdüren altın fiyatlarındaki çıkış hızı son aylarda hızlanarak ve artık neredeyse kesintisiz olarak sürüyor. Geçen hafta hedef olarak gösterilen 1000 doları da aşan altın fiyatlarındaki tırmanışın nedenlerini ise İstanbul Altın Borsası Başkanı Saraç şöyle sıralıyor:

"Altın dünyada dolar üzerinden alınıp satılan bir yatırım aracı. Bu yüzden dolardaki düşüş altın fiyatlarını yükseltiyor. Bu arada son dönemde koruma amaçlı olarak özellikle de enerji fiyatlarına karşı koruma amaçlı olarak alınıyor. Tabii bu arada spekülatif alımlar da var. Kim talep ediyor diye baktığımızda kuyum sektörünün talebindeki artışın yanı sıra bazı ülke merkez bankalarının da taleplerinde ciddi artış görüyoruz.

Ülke bazında bakarsak geçen yıl Hindistan ve Çin'in altın talebinde artış oldu. Geçen yıl Hindistan'da altına olan talepte yüzde 5'lik, Çin'de ise binde 25'lik artış yaşandı. Türkiye'de ise bu yüzde 20 gibi yüksek bir düzeyde gerçekleşti. Türkiye'de ağırlıklı yatırım amaçlı altın alındı.

Son 3-4 yılda Merkez bankaları da rezervlerine ciddi oranda altın aldı. Özellikle Çin, Tayland altın rezervini artıran ülkeler oldu. Yatırım fonlarının yanı sıra kurumsal yatırımcıların da son dönemde ciddi miktarda altın aldıkları görülüyor. Tüm bu alıcılar ise altın fiyatlarını yukarı çekti."

 

15 MART 2008 CUMARTESİ

Kayıtdışı ekonominin online olanı da varmış

ATO'DAN ''ONLİNE KAYITDIŞI EKONOMİ'' RAPORU

Türkiye'de, ayakkabıdan çantaya, bebek eşyalarından kitaba kadar çok sayıda ürünü faturasız ve belgesiz satan yurtdışı menşeli internet sitelerindeki sanal alışveriş nedeniyle devletin sadece KDV ve ÖTV'den yüzde 41 vergi kaybına uğradığı bildirildi.

Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) hazırladığı ''Online Kayıtdışı Ekonomi'' başlıklı raporuna göre, internet üzerinden faaliyet gösteren çok sayıda sitede, ayakkabıdan çantaya, bebek eşyalarından kitaba, bilgisayardan DVD oynatıcısına, parfümden makyaj malzemesine kadar birçok ürün ürün satışa sunuluyor. Faturasız satılmaları nedeniyle Türkiye'deki fiyatlara göre daha ucuz olan bu sitelerin vatandaşlarca da cazip görülmesi, kayıtdışı ekonomiyi körüklüyor.

Başta Uzakdoğu olmak üzere yurtdışı menşeli bu sitelerin, vatandaşların kredi kartı ya da online bankacılık sistemiyle yaptığı alışverişleri istediklere adrese postayla ''hediye'' altında gönderdiği ifade edilen raporda, vatandaşın verdiği siparişlerin fazla olması durumunda, Türkiye gümrüklerinde şüphe uyandırmaması için birden fazla pakete bölünerek gönderildiğine dikkat çekildi.

Uluslararası taşımacılık yapan kargo şirketleriyle gelen ürünlerin 100 doların üzerinde olması durumunda vergiye tabi olması nedeniyle birçok ürüne, yurtdışındaki bir Türk şirket tarafından 100 dolarlık fatura kesildiği belirtilen raporda, ''Örneğin, tıbbi malzeme bulunan paket, telefon kulaklığı adı altında hediye paketi olarak gönderiliyor ve gümrük vergisi ödemeden, Türkiye'ye sokulabiliyor. Bu şekilde, kargo şirketi, yurtdışından getirilen malı sorunsuz biçimde alıcısına teslim ediyor'' denildi.

Vatandaşlar, internet üzerinden sanal alışverişe yönelirken devletin bu alışverişten, gümrük vergisi, KDV, ÖTV, gelir, kurumlar, çevre ve emlak vergisi, SSK ve Bağ-Kur primlerinden kaynaklanan önemli vergi kayıplarına uğradığı vurgulanan raporda, şunlar kaydedildi:

''Bu yolla satın alınan ürünlerin büyük bölümü lüks tüketim malı olduğu için devlet yüzde 6,7 ile yüzde 20 arasında değişen oranlarda ÖTV ve yüzde 18 oranındaki KDV'yi alamıyor. Buna göre, yapılan her 100 dolarlık alışverişten, devlet 26 dolardan 41,6 dolarla kadar KDV ve ÖTV kaybına uğruyor.''

Raporda, bu alışverişler nedeniyle iç piyasada yaşanan daralmanın etkisiyle, yerli firmalar önemli bir gelir kaybına uğradığı için devletin gelir, kurumlar vergisi gibi vergiler ile istihdam vergilerinden de mahrum kaldığına işaret edildi.

 

 

 


14 MART 2008 CUMA

Başkent'in doğalgaz ihalesi sonuçlandı: 1 milyar 610 milyon dolar

İHALEYİ GLOBAL - ENERGAZ KONSORSİYUMU KAZANDI

BAŞKENT DOĞALGAZ A.Ş.'NİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ

- İHALEYİ 1 MİLYAR 610 MİLYON DOLARLA GLOBAL YATIRIM-ENERGAZ KAZANDI

Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş.'nin özelleştirilmesi ihalesini 1 milyar 610 milyon dolarla Global Yatırım-Energaz ortaklığı kazandı.

İhalede elemesiz ilk turda en yüksek teklifin 1 milyar 601 milyon dolara çıkmasının ardından, 6 firmadan revize teklifler istendi. Bu turda en düşük teklif veren 3 firma Aksan Holding, Gaz Natural-Nurol ortak girişim grubu ve Limak İnşaat elendi. İhale, en yüksek teklif veren Çalık Enerji, Elektromed A.Ş. ve Global Yatırım-Energaz firmaları arasında sürdü. Açık arttırmaya en yüksek teklif olan 1 milyar 606 milyon dolar ve 1 milyon dolar açık arttırma aralığıyla başlandı. Açık arttırmada Çalık Enerji ve
Elektromed A.Ş.'nin çekilmesi üzerine ihale, Global Yatırım-Energaz üzerinde kaldı.

İhale Komisyonu Başkanı Zübeyir Arık'ın teklifin 1 milyar 610 milyon dolara çıkarılması isteği kabul edildi. İhaleyi böylece Global Yatırım-Energaz ortaklığı kazanmış oldu.

 



13 MART 2008 PERŞEMBE

Tüm kararlar Şevket Demirel lehine: Egebank'ın zararları Şevket Demirel'den TAHSİL EDİLEMEYECEK

DANIŞTAY'DAN ŞEVKET DEMİREL LEHİNE KARARA ONAMA

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, TMSF'nin el koyduğu Egebank'tan doğan zararların, Şevket Demirel ile 5 kişiden tahsiline ilişkin TMSF Fon Kurulu kararının Şevket Demirel yönünden iptal eden Danıştay 13. Dairesi'nin kararını onadı.

Şevket Demirel söz konusu Fon Kurul kararının iptali istemiyle dava açmıştı.Danıştay 13. Dairesi, TMSF Fon Kurulu kararını Şevket Demirel yönünden iptal etmişti. Davalı TMSF, kararı temyiz ederek, bozulmasını istedi.

Temyiz istemini görüşen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 13. Daire'nin kararını usul ve yasaya uygun bularak onadı.

Neslihan Demirel de Fon Kurulu'nun aynı kararındaki kendisine yönelik Egebank'tan doğan zararların tahsiline, ödeme emri ile yurt dışına çıkış yasağının iptal istemiyle dava açmıştı.

13. Daire, Fon Kurulu kararının iptal istemini reddetmiş, dava konusu ödeme emri ile yurt dışına çıkış yasağını ise iptal etmişti.

Davalı TMSF, bu kararın iptale ilişkin bölümünü temyiz ederek, bozulmasını istedi. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, TMSF'nin temyiz gerekçelerini yerinde görmeyerek, 13. Daire'nin kararını onadı.

 

12 MART 2008 ÇARŞAMBA

PİYASALARDA DURUM... Borsa endeksi Çarşamba'nın tamamında 930 puan yükseldi

BORSA KAPANIŞI İTİBARİYLE DOLAR 1.2220, EURO 1.8910 DÜZEYİNDE SEYREDİYOR

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) 2. seansında Bileşik Endeks, dünkü kapanışa göre 930.12 puan artışla 44.248,15 puandan kapandı.

Hisse senetleri ortalama yüzde 2.15 oranında değer kazanırken, borsada 2 milyar 167 milyon 397 bin 134 YTL'lik işlem hacmi gerçekleşti. Minimum 43.919,39, maksimum 44.627,68 puanlarını gören İMKB Bileşik Endeksi, dün 43.318,03 puandan kapanmıştı.

Borsa kapanışı itibariyle dolar 1.2220 (yüzde -0.97), euro 1.8910 (yüzde +0.05), euro/dolar paritesi 1.5466 (yüzde +0.82), altın 38.1952 (yüzde -0.84), cumhuriyet altını 255.00 (yüzde +2.30), uluslararası piyasalarda altın 976.70 dolar/ons (yüzde +0.36), gümüş 19.85 (yüzde +0.92) düzeyinde seyrediyor.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı'nda işlem gören gösterge niteliğindeki 7 Ekim 2009 vadeli yarın valörlü tahvilde ortalama basit faiz 18.50, bileşik faiz yüzde 17.63. Gecelik repoda faiz oranı yüzde 15.64 seviyesinde. NYMEX ham petrolü 0.22 dolar/varil yükselerek 108.97 dolar/varil, Brent ham petrolü ise 0.19 dolar/varil artarak 105.44 dolar/varil seviyesinde işlem görüyor


11 MART 2008 SALI

Moskova ve İstanbul, Avrupa'daki 27 şehir içinde en sıcak gayrimenkul piyasaları oldu

Urban Land Institute ve PricewaterhouseCoopers'ın birlikte yaptığı araştırmaya göre, Hamburg, Münih ve Paris de Moskova ve İstanbul'un ardından ilk beşte yer aldı.

Londra, 5 yıldır ilk kez yeni satın almalar için ''çok pahalı'' olması nedeniyle ilk 10 şehir içinde yer alamazken, Moskova, tüm gayrimenkul satın alımları için birinci ya da ikinci sırada yer aldı.

Araştırmaya göre, Lyon, Stockholm ve Helksinki de güçlü satın alma piyasaları olarak değerlendirilirken, Lyon, Prag, Varşova, Stockholm ve Helsinki gelişen piyasalar oldu. 

10 MART 2008 PAZARTESİ

SANAYİ ÜRETİMİ OCAKTA YÜZDE 11,7 ARTTI

Sanayi üretimi, bu yılın Ocak ayında, 2007'nin aynı ayına kıyasla yüzde 11,7 artış gösterdi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2008 Ocak ayı Sanayi Üretim Endeksi sonuçlarını açıkladı.

İmalat sanayi alt sektörleri itibarıyla değerlendirildiğinde ise Ocakta, geçen yılın aynı ayına göre en fazla üretim, yüzde 78,8'lik artışla diğer ulaşım araçları imalatında gerçekleşti.

Söz konusu ayda üretim, taşıt araçları ve karoseri imalatı yüzde 46,4, büro muhasebe bilgi işlem makine imalatı yüzde 45,1, kağıt ve kağıt ürünleri imalatı yüzde 26,9 arttı.

Ocakta, elektrikli makine cihazları imalatı yüzde 26,1, metal cevheri madenciliği yüzde 21,8, maden kömürü linyit ve turba sanayi üretimi ile kimyasal madde ürünleri imalatı yüzde 19,9'ar, mobilya imalatı yüzde 17,6 yükseldi.

 

9 MART 2008 PAZAR

‘Otoyol ve köprülerin satışı yazın’

UNAKITAN, SATIŞLARA ZAMAN VERDİ

Malİye Bakanı Kemal Unakıtan, otoyolların ve köprülerin özelleştirilmesinin bu yıl mayıs ya da haziran ayında başlayacağını söyledi.

Londra’da, Financial Times grubu tarafından yayımlanan The Banker Dergisi’nin ‘2007 yılı Avrupa’da Yılın Maliye Bakanı’ ödülünü alan Unakıtan, Reuters’e verdiği demeçte, “Otoyolların ve köprülerin özelleştirilmesi mayıs ya da haziran ayında başlayacak” dedi.

Unakıtan, otoyollar ya da köprülerin ayrı mı ya da tek paket halinde mi satılıp satılmayacağı konusunda bilgi vermedi.

Türk Telekom’un yüzde 15’inin satışının da mayıs ayı ortasında olacağını ifade eden Unakıtan, Tekel’in 1 milyar 720 milyon dolar ile British American Tobacco’ya (BAT) ve elektrik santrallarının 510 milyon dolarla Zorlu Enerji’ye satılmasının, Türkiye’nin özelleştirme programının başarılı örnekleri olduğunu vurguladı. Sosyal Güvenlik Reformu’nun, yakında tamamlanacağını söyleyen Unakıtan, “(Sosyal Güvenlik Reformu’nun) bir-iki hafta içerisinde yasalaştırılmasını bekliyoruz” dedi. Türk hükümetinin mali disipline bağlı olduğunu belirten Unakıtan, büyüme hedefinden bahsetmedi


8 MART 2008 CUMARTESİ

Ülker, Çikolata'sını BU YIL halka açacak

Öncelikle gruptaki şirketler kademeli bir şekilde halka arz etmeyi planlıyorlar, daha sonraki bir aşama olarak da Yıldız Holding'in halka arzını düşünüyor. Yıldız Holding, Ülker grubunun şemsiyesi...

Dünyaca ünlü çikolata markası Godiva'yı satın alarak küresel marka olma yönünde önemli bir adım atan Ülker, 2008 yılında 10 milyar doların üzerinde ciro hedefliyor.

Ülker Grubu'nun ana şirketi Yıldız Holding'in Yurtdışı Yatırımlar, İş Geliştirme ve Ar-Ge Grup Başkanı Zeki Ziya Sözen, "Bizce 10 milyar dolar sınırını geçmek, dünyada büyük bir şirket algısı oluşturmak için çok önemli. Bunu başaracağız." dedi. Sözen, basınla sohbet toplantısında Yıldız Holding'in 2007 malî sonuçlarını ve 2008 hedeflerini anlattı. Yıldız Holding'in son zamanlarda hep satın almalarla gündeme geldiğini ifade eden Sözen, "Oysa iç büyüme ve sıfırdan yaptığımız yatırımlar, toplam büyümemizin yüzde 90'ını oluşturuyor." diye konuştu.

Bisküvi, çikolata, süt, yağ, içecek, bebek maması ve kahve başta olmak üzere birçok sektörde faaliyet gösteren holdingin 2007'de Godiva hariç, satışlarını bir önceki yıla göre yüzde 21 artışla 10,9 milyar yeni liraya çıkardığını vurgulayan Sözen, aynı dönemde vergi sonrası kârın ise 635 milyon yeni lira olarak gerçekleştiğini kaydetti.

Sözen'in verdiği bilgiye göre, grup 2007'de 664 milyon YTL'lik ihracat ve 427 milyon YTL'lik yatırım yaparken, çalışan sayısı 25 binin üzerine çıktı. Ülker, kurulduğu 1944 ile 1989 yılları arasında yüzde 8, 1990-1999 arasında yüzde 13, 2000-2007 arasında yüzde 24 büyüdü. 2006-2007 döneminde ise büyüme oranı yüzde 51 gibi rekor bir seviyeye çıktı.

Sözen, iç büyüme, ortaklıklar ve yeni satın almalarla hızla büyümeye devam edeceklerini belirterek, "İtibarı yüksek ve büyümeye açık firmalarla ortaklık kurmak isteriz." dedi. Sözen, 'sağlıklı gıda' olarak tanımlanan her kategoride yatırım yapabileceklerini, ev ve kişisel bakım alanında da yavaş ama sağlam adımlarla ilerleyeceklerini dile getirdi. Sözen, öncelikle gruptaki şirketlerin kademeli bir şekilde halka arz edilmesinin planlandığını, daha sonraki bir aşama olarak da Yıldız Holding'in halka arzını düşündüklerini söyledi. Sözen, "Ülker Çikolata'yı 2008 yılında halka arz edeceğimizi söylemiştik, ilk yarısında belki olabilir demiştik, bu planımız devam etmekte." şeklinde konuştu. Yıldız Holding'in çoğunluk hisselerine sahip olduğu şirketlerden sadece Ülker Bisküvi halen Borsa'da işlem görüyor. Yıldız Holding'in hedeflediği faaliyet alanları konusunda ise Sözen, işlerinin yüzde 80'inin gıda sektörlerinden oluştuğunu belirterek, "Uzun veya yakın gelecekte Ülker, sağlıklı olarak tanımladığınız her gıda kategorisine girmeyi düşünebilir. Bunun dışında ev ve kişisel bakım kategorisi oluyor. Orada ayağı yere basan bir şekilde yavaş bir gelişimle o sektörlere de girebiliriz." dedi.

Zeki Ziya Sözen, "Perakende sektörüne girmeyi düşünüyor musunuz?" sorusuna ise, "Perakendecilik eskiden beri pek olmadı. Sadece bazı küçük ortaklıklar söz konusuydu. Bizim toplu tüketim (cash and carry) şirketimiz var; ama o da zaten müşterilerimize hizmet veriyor yalnızca. Yani bunu farklı bir konseptte görüyoruz." cevabını verdi. Sözen, Godiva'nın satın alımında öz sermaye mi yoksa kredi mi kullanacaklarına ilişkin bir soruya karşılık ise, "Godiva'nın satın alımını 3 ay içerisinde yaparız demiştik. İnşallah 3 ay içinde de bitirmiş olacağız. Böyle bir satın almayı hiçbir şirket sadece öz sermayesi ile yapamaz, verimli olmaz." dedi.

 

7 MART 2008 CUMA

Türk İş de EYLEM KARARI aldı

Türk-İş Başkanlar Kurulunda, sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası yasa tasarısına ilişkin taleplerinin dikkate alınmaması üzerine iş bırakmayı da içeren bir dizi eylem kararı alındı.

Alınan bilgiye göre, Türk-İş Başkanlar Kurulu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası yasa tasarısına ilişkin yaptığı toplantıda bir dizi eylem yapılmasını kararlaştırdı.

Buna göre, bütün illerde basın açıklamaları yapılacak. İş bırakma eylemi de gerçekleştirecek olan Türk-İş ayrıca tasarının TBMM Genel Kurulu'na indirildiği gün tüm sendika yönetici ve temsilcilerini Ankara'ya çağıracak.

Türk-iş Başkanlar Kurulu'nun aldığı eylem kararlarının günleri ''Emek Platformu'' ile birlikte belirlenecek. Bu amaçla ''Emek Platformu'' Pazartesi günü toplantıya çağrılacak



6 MART 2008 PERŞEMBE

Borsa endeksi Perşembe'nin tamamında 944,18 puan geriledi; Dolar günü 1,2190 YTL'den kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Ulusal 100 Endeksi, günlük bazda yüzde 2,17 düşüşle kapandı.

Endeks İkinci seansta 446,55 puan düşerek 42.523,85 puandan kapandı. Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 1,04 oranında değer yitirdi.

İlk seanstaki 497,63 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 944,18 puan geriledi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 2,17 oldu.

DOLAR 1,2190 YTL, AVRO 1,8680 YTL OLDU

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2190 YTL, avronun satış fiyatı 1,8680 YTL oldu.

Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2150 YTL'den alınan dolar 1,2190 YTL'den satılıyor. 1,8650 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,8680 YTL oldu.

Serbest piyasada önceki kapanışta 1,2080 YTL olan dolar güne 1,2070 YTL'den, 1,8380 YTL olan avro ise 1,8440 YTL'den başlamıştı.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, dün ve bugün itibarıyla, alış, satış ve kapanış fiyatları şöyle:


.
. Çarşamba Perşembe
. --------------- ---------------
İSTANBUL Alış Satış Alış Satış
-------- ------ ------ ------ ------
ABD Doları 1,2060 1,2080 1,2150 1,2190
Avro 1,8360 1,8380 1,8650 1,8680
İng. Sterlini 2,3880 2,3980 2,4300 2,4500
İsviçre Frangı 1,1580 1,1650 1,1750 1,1830

ANKARA
------
ABD Doları 1,2060 1,2160 1,2100 1,2230
Avro 1,8360 1,8520 1,8570 1,8770
İng. Sterlini 2,3760 2,4200 2,4110 2,4600

BORSA, GÜNÜ YÜZDE 2.17 DÜŞÜŞLE 42.523,85 PUANDAN TAMAMLADI

- BORSA KAPANIŞI İTİBARİYLE DOLAR, 1.2180 EURO 1.8670 DÜZEYİNDE SEYREDİYOR

- GÖSTERGE NİTELİĞİNDEKİ 7 EKİM 2009 VADELİ YARIN VALÖRLÜ TAHVİLDE BİLEŞİK FAİZ YÜZDE 17.43

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) 2. seansında Bileşik Endeks, dünkü kapanışa göre 944.18 puan düşüşle 42.523,85 puandan kapandı.

Hisse senetleri ortalama yüzde 2.17 oranında değer kaybederken, borsada 1 milyar 43 milyon 295 bin 769 YTL'lik işlem hacmi gerçekleşti. Minimum 42.334,00, maksimum 43.736,21 puanlarını gören İMKB Bileşik Endeksi, dün 43.468,03 puandan kapanmıştı.

Borsa kapanışı itibariyle dolar 1.2180 (yüzde +1.00), euro 1.8670 (yüzde +1.52), euro/dolar paritesi 1.5341 (yüzde +0.52), altın 38.0769 (yüzde +0.24), cumhuriyet altını 258.00 (yüzde +1.57), uluslararası piyasalarda altın 976.15 dolar/ons (yüzde -1.37), gümüş 20.36 (yüzde -2.24) düzeyinde seyrediyor.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı'nda işlem gören gösterge niteliğindeki 7 Ekim 2009 vadeli yarın valörlü tahvilde ortalama basit faiz 18.30, bileşik faiz yüzde 17.43. Gecelik repoda faiz oranı yüzde 15.65 seviyesinde. NYMEX ham petrolü 0.02 dolar/varil düşerek 104.53 dolar/varil, Brent ham petrolü ise 0.18 dolar/varil azalarak 101.46 dolar/varil seviyesinde işlem görüyor.

 

5 MART 2008 ÇARŞAMBA

ADSL abonelerine bedava internet

TTNet ADSL aboneleri, TTNet WiFi Kablosuz İnternet servisinden ücretsiz yararlanabiliyor.

Shiftdelete.net'in haberine göre, TTNet WiFi Kablosuz İnternet servisi ile internete artık sadece ev veya işyerlerinde değil, yoğun ziyaret edilen alışveriş merkezi, hava alanı, kafe ve restoran gibi birçok noktada da erişilebiliyor.

TTNet WiFi Kablosuz İnternet servisi sayesinde, taşınabilir bilgisayarlar veya Wi-Fi uyumlu cep telefonları ile kafeler, restoranlar, hava alanları, terminaller, üniversiteler, oteller gibi pek çok sosyal alandaki TTNet WiFi servis noktasından hızla ve güvenle internete erişilebiliyor.

31 Mayıs'a Kadar Ücretsiz

31 Mayıs'a kadar tüm TTNet ADSL aboneleri, TTNet WiFi Kablosuz İnternet servis noktalarından internete ücretsiz olarak bağlanabilecek. Bunun için müşterilerin, TTNet WiFi servis noktalarında web tarayıcılarını açtıklarında karşılarına çıkan web sayfasına ADSL hizmet numaralarını, kullanıcı adlarını ve şifrelerini girmeleri yeterli.

TTNet ADSL Abonesi Değilseniz Ne Olacak?

TTNet ADSL abonesi olmayan İnternet kullanıcıları da TTNet WiFi servis noktaları veya Türk Telekom ofislerinden satın alabilecekleri TTNet WiFi kartlarıyla bu hizmetten yararlanabiliyor.

Günlük 30, 60 ve 150 dakika; haftalık 300 dakika ve aylık 1800 dakika şeklinde 5 ayrı seçenekte satışa sunulan bu kartlarla, TTNet ADSL abonesi olsun veya olmasın tüm tüketiciler TTNet WiFi servis noktalarında kablosuz İnternet erişimi servisinden yararlanabiliyor.

Ayrıca TTNet, sayıları Türkiye genelinde her geçen gün artan TTNet WiFi servis noktalarında açılan web sayfasından kredi kartı ile ödeme yaparak TTNet WiFi dakikası satın alma imkanını da sunuyor.

Şimdi merak edilen 31 Mayıs'tan sonra bu servisin hangi fiyattan sunulacağı, bu uygulamanın diğer servis sağlayıcılarıyla olan rekabete ne derece uygun olduğu...

TTNet WiFi Servisi nedir?

TTTNet WiFi, TTNet'in, kablosuz, hızlı internet erişimidir. TTNet WiFi ile, havaalanları, oteller, alışveriş merkezleri, konferans merkezleri, marinalar, kafeler, fuar alanları gibi yerlerde, taşınabilir bilgisayarınız (dizüstü bilgisayar, el bilgisayarı-PDA), veya Wi-Fi uyumlu cep telefonunuz* üzerinden internete bağlanabilirsiniz.

500'ü aşkın TTNet WiFi servis noktasında TTNet WiFi kartı satın alarak ya da kredi kartınızla ödeme yaparak kablosuz özgür internetin keyfini çıkarabilirsiniz.

* Telefon ve bilgisayarlarınızın wi-fi özelliği olup olmadığını, cihaz satış temsilcinize danışabilirsiniz.

TTNet WiFi kullanımı için gerekenler,

Dizüstü, avuç içi bilgisayar, ya da wi-fi özellikli cep telefonu

IEEE802.11b/g ve wi-fi uyumlu WLAN kartı (wlan özellikli bilgisayalarda bu karta ihtiyaç duyulmaktadır)

Kullanıcı adı ve şifre (Daha önceden satın aldığınız TTNet WiFi kartlarınızın üzerindeki kullanıcı adı ve şifreyi kullanabilir ya da TTNet WiFi sitesi üzerinden kredi kartınızla ödeme yaparak kullanıcı adı ve şifrenizi alabilirsiniz).
TTNet WiFi kullanımı

TTNet WiFi logosunu göreceğiniz erişim noktalarında, taşınabilir bilgisayarınıza WLAN karınızı takın, veya el bilgisayarı ya da wifi uyumlu cep telefonunuzda wifi bağlantısını aktive edin
Şebeke adını (SSID) 'TTNet WiFi' olarak seçin
Bilgisayarınızda yüklü olan internet tarayıcınızı (Internet Explorer, Netscape Navigator vb.) açtığınızda karşınıza gelen sayfada (herhangi bir sayfaya girmeye çalıştığınızda otomatik olarak TTNet WiFi web adresine yönlendirileceksiniz) "kullanıcı adı" ve "şifre" girerek internete bağlanın.
Kullanıcı adı ve şifrenizi nasıl temin edebilirsiniz?

İki çeşit ödeme yöntemi ile kullanıcı adı ve şifrenizi alabilirsiniz:

TTNet WiFi kartı satın alarak: TTNet WiFi kartınızı, Türk Telekom Ofisleri, Türk Telekom bayileri ve TTNet WiFi servis noktalarından alabilirsiniz.
Kredi Kartı ile ödeyerek: Kullanıcı adı ve şifrenizi TTNet WiFi servis alanlarındayken web tarayıcınızı açtığınızda karışınıza çıkan TTNet WiFi sayfasından kredi kartınızla ödeme yaparak alabilirsiniz.


4 MART 2008 SALI



3 MART 2008 PAZARTESİ

Hipermarket taslağı devlet sırrı gibi saklanıyor

Bakkal ve marketler kadar yabancı perakende devlerinin de merakla beklediği, 'Alışveriş Merkezleri, Büyük Mağazalar ve Zincir Mağazalar Kanunu Tasarı Taslağı' Başbakanlık'ta inceleniyor

Ancak önceki hazırlıkların aksine bu kez taslağın kamuoyu ile paylaşılmaması endişe ile karşılanıyor. Her ne kadar düzenlemeye son şekli verilmeden tarafların görüşü alınsa da, taslağın 'devlet sırrı' gibi gizli tutulması eleştiriliyor. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan taslak isteklerine, "Bakan bey izin verirse.." şerhi düşüldüğünü aktaran Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, metnin kamuoyundan saklanmasını anlamakta güçlük çektiklerini söylüyor. Kaya, "İlgili genel müdürden, taslağı tüketiciler açısından incelemek üzere bir nüsha istedik. Cevap ilginçti: Bakan beyden izin alın, bir nüsha verelim. Marketler kadar vatandaşı da yakından ilgilendiren böyle çalışmanın gizlenmesine bir anlam vermek mümkün değil." siteminde bulunuyor. Bakanlık da konuyla ilgili sessiz kalmayı tercih ediyor.

 


2 MART 2008 PAZAR

Bodrum Guleti ve Trandil'in tescillenmesi için çalışmalar başlatıldı: Guletler de FİBER ya da EPOKSİ olabilir mi?

Bir bilen diyor ki: Ahşap uzun dönemde bir fantezi olarak kalmalıdır. Gövdelerin fiber, epoksi gibi daha modern, daha doğru alternatiflere doğru gitmesi gerekir.

Ege Yat Yapım A.Ş. yöneticisi Sinan Özer ahşap yatların bölgeye özgü bir dizaynları olduğunu ifade ederek, "1500-2000 sene boyunca gelişmiş bir dizayndır. Biliyorsunuz son 50 senede turizme dönük bir şekle geldi. Guletler balıkçı tekneleriydi. Trandiller de aynı şekilde. İkisi de egenin dizaynıdır. Ama Bodrum bu işi çok ilerletti. Yani Yunanlılar da yapardı eskiden ama Yunanistan'da çok azaldı. 2-3 tane ahşap tersanesi kaldı. Artık "Bodrum'a malolmuş" diyebiliriz Son 25 yılda Bodrum'a malolmuş iki dizayn. İkisinin de muhakkak tescil edilmesinde yarar var" dedi.

Gulet ile ilgili daha önce yapılan bazı teknelerden dolayı sıkıntılar yaşandığını söyleyen Özer, "Ahşap uzun dönemde bir fantezi olarak kalmalıdır. Gövdelerin fiber, epoksi gibi daha modern, daha doğru alternatiflere doğru gitmesi gerekir. Dünya piyasasında aslında guletin çok büyük bir tercih edilirliği yok. Guleti ancak tanıyanlar, bilenler, keyfini yaşayanlar tercih ediyor. Kaldı ki; Avrupa piyasasında guletin, şimdiye kadar yaptığımız kötü örneklerden dolayı, kötü de bir ismi var, özellikle teknoloji açısından, yani mekaniği, elektriği, donanımı açısından çok kötü guletler yaptık sattık geçmişte Avrupa'ya hepimiz. Biraz bunun cezasını çekiyoruz, hatta ben birkaç dizaynımda İtalya'da "aman adını gulet deme, başka bir şey de" diyen kişilerle de karşılaştım" şeklinde konuştu.

Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon'un söyledikleri ise şunlar: Biliyorsunuz trandil Yunanca "üçe bir" demek. Ege denizi teknesidir. Dünyada hiçbir yerde ne gulet görebilirsiniz, ne de trandil görürsünüz. Şu anda Türkiye'de sadece orjinaline özgü olarak, yani Ege denizinin dalga boyuna özgü en iyi tekne trandil teknesidir. Onun için Bodrum'da yapılıyor. Bunun da isminin yine Bodrum imalatçıları adına, halkın adına, Bodrum Ticaret Odası olarak biz müracaat ettik. Amacımız hem guleti, hem trandili korumak. Çünkü Türkiye'nin her yerinde tersaneler var.

Kocadon, "Bodrum Guleti" diye, Bodrum guletinin özelliklerine benzemeyen, denizde yüzen nesneler üretiyorlar" ifadelerini de kullandı.



1 MART 2008 CUMARTESİ

İnternetten yurtdışına 5 kat daha hızlı çıkılacak

Türk Telekom, 2005 yılı sonunda 33 Gbps olan yurtdışı çıkış hızını 157 Gbps'ye yükseltti. Böylece son üç yılda internetten yurtdışına çıkış hızı 5 kat artmış oldu.

Bundan böyle sanal âlemin en çok tercih edilen sitelerine, internetin en yoğun kullanıldığı dönemlerde bile kolayca erişim sağlanacak. Yüksek trafik alan Google, Yahoo, MSN, Facebook ve Youtube gibi sitelere erişimde problem yaşanmayacak. Türk Telekom, 2008 yılı sonuna kadar yurtdışı çıkış hızını 350 Gbps'ye çıkarmayı planlıyor.

Konuyla ilgili açıklama yapan Türk Telekom Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Paul Doany, Türk Telekom olarak hıza ve teknolojiye yatırım yapmaya devam ettiklerini, internet çıkış hızındaki artışın 5 kat ile sınırlı kalmayacağını belirtti. Doany, "Yıl sonunda hızı 350 Gbps'ye yükseltmeyi planlıyoruz. Böylece 2005 yılı sonunda 33 Gbps olan internet yurtdışı çıkış hızını 10 kat artırmış olacağız." ifadelerini kullandı. İnternet erişiminin daha da kolaylaşacağı vurgulanan açıklamaya göre birbirinden farklı güzergâhlardan alınan internet bağlantısı ile yedeklemeler yapılarak internet kesintileri de engellenecek.

Ayrıca, bağlantı hızını yükseltmenin yanı sıra, yine aynı amaçla 2007 yılında Londra, Amsterdam ve Frankfurt'ta ses ve veri iletimi kapasitesini artırarak uluslararası ara bağlantılarını hızlandırıp daha kaliteli hale getiren POP (Point of Presence) noktaları da açıldı. New York ve Uzakdoğu'da da POP noktaları kurmak amacıyla yürütülen görüşmelerin de devam ettiği kaydedilen açıklamada, "Kurduğu bu network sayesinde Türk Telekom dünyada internet trafiğinin buluştuğu ve değiştiği noktalarda faaliyet gösteren şirketlerle anlaşmalar yaparak, müşterilerinin yurtdışı merkezli internet sitelerine daha hızlı, kolay ve güvenli şekilde erişmesini sağlıyor." denildi.

 

Memura zam ne zaman, diye soruldu

CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, memur ve emekli maaşlarına ilk 6 ay için yapılan yüzde 2'lik zammın, gerçekleşen enflasyon karşısında 2. ayda eridiğini belirterek, ''Memur ve emekli maaşlarına bundan sonraki her ay için enflasyon oranında zam yapacak mısınız?'' diye sordu.

Ersin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu önergesinde, Hükümetin 2008 yılı enflasyonunu yüzde 4 olarak tahmin ederek, memur ve emekli maaşlarına ilk 6 ay için yüzde 2 zam yaptığını anımsattı.

Bu yılın ilk 2 ayının enflasyon toplamının yüzde 2,11 olduğuna işaret eden Ersin, ''AKP Hükümetinin 2008'in ilk 6 ayı için, memur ve emekli maaşlarına yaptığı zam, gerçekleşen enflasyon karşısında daha 2. ayda erimiştir. Enflasyonun önümüzdeki aylarda artarak devam edeceği anlaşılmaktadır'' dedi.

Ersin, ''Önümüzdeki 4 ay için nasıl bir tedbir düşünüyorsunuz? Memur ve emekli maaşlarına bundan sonraki her ay için enflasyon oranında zam yapacak mısınız? 'Memur ve emekliyi enflasyona ezdirmeyeceğiz' sözünüzü tutacak mısınız?'' sorularını yöneltti.

 

 

 

İHRACAT YÜZDE 52,2 , İTHALAT YÜZDE 46,9 ARTTI

Türkiye bu yılın Ocak-Şubat döneminde, 21 milyar 643 milyon dolarlık ihracat, 32 milyar 279 milyon dolarlık ithalat yaptı.Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Şubat ayına ilişkin dış ticaret verilerini açıkladı.

Verilere göre, Ocak-Şubat döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre ihracat yüzde 52,2 , ithalat yüzde 46,9 arttı.

İki aylık dönemde, 10 milyar 636 milyon dolarlık dış ticaret açığı verilirken, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 67'ye yükseldi.

Geçen yılın Ocak-Şubat döneminde, 14 milyar 221 milyon dolarlık ihracat, 21 milyar 975 milyon dolarlık ithalat yapılırken, 7 milyar 754 milyon dolarlık dış ticaret açığı verilmiş, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 64,7 olmuştu.

Ocak-Şubat döneminde, dış ticaret açığı, geçen yıla göre yüzde 37,2 arttı.

TÜİK verilerine göre Şubatta ise ihracat, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 43,9 artarak 11 milyar dolar, ithalat yüzde 40,1 artarak 15,9 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Şubat ayında dış ticaret açığı yüzde 32,2 artarak 4 milyar 927 milyon dolara çıkarken, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 67,3'ten yüzde 69,1'e çıktı.


30 MART 2008 PAZAR

Türkiye 1 milyon araç üretimi barajını aştı

Otomotiv sektöründe her geçen yıl büyüyen Türkiye, geçen yıl ürettiği 1 milyon 99 bin 414 araç ile dünya genelinde 16. sırada yer aldı.

Uluslararası Motorlu Taşıt Üreticileri Derneği (OICA) 2007 yılı verilerini açıkladı. Buna göre, geçen yıl dünya genelinde 73 milyon 101 bin motorlu taşıt üretildi. Söz konusu araçların 53 milyon 41 binini otomobiller, geri kalan 20 milyon 59 binini ticari araçlar oluşturdu.

Dünya genelindeki motorlu taşıtlar üretimi ise 2007 yılında önceki yıla göre yüzde 7,8 artış gösterdi.

Türkiye'de 1950'li yıllarda ordu için jip ve kamyon montajı ile başlayan otomotiv sektörü, bugün geldiği noktada ülke sanayisinin gelişmesinde ve kalkınmasında önemli rol oynuyor. 1963'te 11 bin adet araç üretilirken, bu sayı geçen yıl OICA verilerine göre 1 milyon 99 bin 414'e ulaştı.

Otomotiv sektöründe her geçen yıl büyüyen Türkiye, geçen yıl ürettiği araç sayısı ile dünya genelinde 16. sırada yer aldı.

Türkiye'deki araç üretimi, geçen yıl, 2006 yılına göre (987 bin 780) yüzde 11,3 arttı.

Buna göre Türkiye, 2007 yılında tüm dünyada üretilen araçların yüzde 1,5'lik payına sahip oldu.

Türkiye'de üretilen araçların 634 bin 833'ünü otomobiller, 413 bin 736'sını hafif ticari araçlar, 34 bin 544'ünü ağır vasıta araçlar, 16 bin 251'ini ise otobüs ve minibüsler oluşturdu.

Geçen yıl otomobil, hafif ticari araç, otobüs ve minibüs üretim sayısında bir önceki yıla göre artış olurken ağır vasıta araçların üretiminde ise azalma yaşandı. 2006 yılında 37 bin adet ağır vasıta üretilirken bu sayı 2007'de 34 bine düştü.

-LİDER JAPONYA-

Japonya, dünya otomotiv sektöründeki liderliğini geçen yıl da korudu. 2007 verilerine göre Japonya'da 11 milyon 596 bin araç üretildi. Bu ülkeyi, 10 milyon 787 bin araç ile ABD, 8 milyon 882 bin araç ile Çin izledi.

Dünya motorlu taşıt aracı üretiminde 2006 yılında da Japonya 11 milyon 484 bin adet araçla birinci, ABD 11 milyon 263 bin adetlik üretimi ile ikinci, Çin 7 milyon 188 bin adetlik üretimiyle 3. sırada yer almıştı.

OICA'nın 2007 yılı verilerine göre, dünya motorlu taşıt aracı üretiminde ilk 20 sırada yer alan ülkeler ve üretim adetleri sırasıyla şöyle oldu:

ÜLKE ARAÇ SAYISI

----- -----------

JAPONYA 11,596,327

ABD 10,780,729

ÇİN 8,882,456

ALMANYA 6,213,460

GÜNEY KORE 4,086,308

FRANSA 3,019,144

BREZİLYA 2,970,818

İSPANYA 2,889,703

KANADA 2,578,238

HİNDİSTAN 2,306,768

MEKSİKA 2,095,245

İNGİLTERE 1,750,253

RUSYA 1,660,120

İTALYA 1,284,312

TAYLAND 1,238,460

TÜRKİYE 1,099,414

İRAN 997,240

ÇEK CUMHURİYETİ 938,527

BELÇİKA 844,030

POLONYA 784,700

 

29 MART 2008 CUMARTESİ


TEKEL'e Rekabet'ten izin çıktı; sırada ÖYK'nın onayı var

Rekabet Kurulu, Tekel Sigara'nın British American Tobacco'ya (BAT) satışına izin verdi.

Kararda, Tekel Sigara'ya ait tütün mamulü üretim işiyle ilgili varlıkların, BAT ve Strand Investments S.A.R.L. teşebbüslerinden herhangi biri tarafından bir bütün halinde devralınmasının, hâkim durum yaratılması veya mevcut bir hâkim durumun güçlendirilmesi yoluyla ilgili pazarda rekabetin önemli ölçüde azalması sonucuna yol açmayacağına yer verildi. Kararda, "Bu nedenle bildirim konusu işleme izin verilmesine karar verilmiştir" denildi. Öte yandan, varlık satışı yöntemiyle gerçekleştirilen ihalede, en yüksek teklifi, 1 milyar 720 milyon dolar ile BAT vermişti. Tekel ihalesinde en yüksek teklifi veren BAT, 2002'den beri Türkiye pazarında faaliyet gösteriyor.


28 MART 2008 CUMA

Tamirci esnaf ve berbere KDV indirimi

UNAKITAN, VEKİLİ OLDUĞU ESKİŞEHİRLİ ESNAFA BU MÜJDEYİ VERDİ

Eskişehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Birsen, bazı esnaf odaları başkanlarıyla ziyaret ettikleri Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın, el emeğiyle çalışan esnaftan alınan KDV’nin yüzde 18’den yüzde 8’e indirileceğini açıkladığını söyledi.

Eskişehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (EESOB) Başkanı Ekrem Birsen, düzenlediği basın toplantısında, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile görüştüklerini belirterek, Unakıtan ile karşılıklı fikir alışverişinde bulundukları ziyaretin son derece verimli geçtiğini kaydetti.

Birsen, şöyle konuştu: “Sorunlarımızı Unakıtan’a uzun uzun anlatma fırsatı bulduk. Toplantıdan elde ettiğimiz sonuçlar yüz binlerce esnafın derdine çare olacak. Dosyaları titizlikle inceleyen Bakan Unakıtan EESOB’un ortaya koyduğu sorunları haklı ve isabetli buldu. Sorunları çözmek isteyen Bakan Unakıtan telefonlara sarıldı. Makamına çağırdığı müsteşar ve genel müdürleriyle mini bir ekonomi zirvesi oluşturarak 2 yeni yasa önerisinin alt yapısını hazırladı.

Buna göre tamirci esnafından alınan KDV yüzde 18’den yüzde 8’e indirilecek. Sadece el emeği ile çalışan ayakkabı, saat, her türlü oto tamiri, elektrik, elektronik ve ev eşyaları tamiriyle geçimlerini kazanan küçük esnaf ve sanatkarlar ile saç, sakal tıraşı yapan erkek berberleri bundan böyle yüzde 18 yerine yüzde 8 KDV ödeyecek. Bunun yanında Bakan Unakıtan, kaybolmakta olan küçük el sanatlarıyla uğraşanlara vergiden muafiyet getirileceğini de bildirdi.”

 


27 MART 2008 PERŞEMBE

Irak'ta direnişçiler petrol boru hattını patlatınca... PETROL FİYATLARI 107 DOLARI GEÇTİ

Irak'ın güneyindeki Basra kentinde bir petrol boru hattının bombalanması ve ABD'de yakıt stoklarının düşük olması nedeniyle petrolün varil fiyatı bugün 107 doların üzerine çıktı.

ABD hafif ham petrolünün varil fiyatı Mayıs teslimi öğle saatlerinde 1,11 dolar artarak, 107,01 dolara yükseldi.

Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı ise 87 sent yükselişle 104,86 dolara çıktı.

Irak Petrol Bakanı Hüseyin El Şehristani, Basra kentinde güvenlik güçleri ile Şii milisler arasında devam eden çatışmaların petrol ihracatını etkilemeyeceğini söyledi.

Ancak adının açıklanmasını istemeyen başka bir yetkili, petrol boru hattının bombalanmasının ham petrol satışını etkileyebileceğini belirtti.

Basra'da Rumalia Güney ve Kuzey petrol sahalarında günde 1,3 milyon varil petrol üretiliyor.

26 MART 2008 ÇARŞAMBA

TÜİK, 2007 yılı için milli gelir rakamlarını Pazartesi günü açıklayacak, AMA...

BAKAN, DAYANAMADI AÇIKLADI: Kişi başına 9 bin dolar

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, Pazartesi günü açıklanacak 2007 yıl sonu gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) rakamının yaklaşık 650 milyar dolar, kişi başına düşen gelirin de ortalama 9 bin dolar olarak tahmin edildiğini açıkladı.

Ekren, Rekabet Kurumunun 11. kuruluş yıldönümü nedeniyle ''Makro Ekonomik Hedeflere Ulaşmada Rekabet Politikası ve Uygulamalarının Rolü'' konulu toplantıda konuştu.

2013 yılı hedeflerinin tümünün bileşkesi ve nihai sonucu olan kişi başına düşen gelir hedefinin 10 bin dolar olduğunu hatırlatan Başbakan Yardımcısı Ekren, ''Dolayısıyla 2007 yılı verileri önümüzdeki hafta yayımlandığında, muhtemelen bu veriyi de (2013'te 10 bin dolarlık kişi başına gelir) artırma yönünde yeniden gözden geçirmek gerekebilir'' dedi.

Ekren, Türk ekonomisinin 2002-2007 döneminde normalleşme sürecine girdiğini de kaydetti.


 

 

 

 

 

 

 

SERDAR ÖZTÜRK
 





 
NTV - Ekonomi Haberleri
 
 
Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol